saplanmak
-
. batma sonucu hareket edemez olmak, batıp kalmak: bataklık gazisi.
. bir şeye karşı ilgisini kesmemek*, takılıp kalmak: saplantı. -
-
hesap odemek.
- dun yemege gittik 4. levent'te... guzel bir yerdi.
- kac lira saplandi?
- iyi saplandi abi. hic sorma. -
saplandım, düşüncelerine, aklına, sana...
her nefes alıp verişimde adının heceleri dudaklarımda, iç çekişlerin kulaklarımda.*
zehir gibi damarlarıma yayılıyorsun. yaşadıklarımız, sözlerin içimi acıtıyor.
atamıyorum seni aklımdan, çıkaramıyorum. aklıma taht kurdun, önüne gelene emirler yağdırıyorsun sanki. organlarıma sen mi hükmediyorsun ben mi hükmediyorum belirli değil. bir an hatırladığım bir anınla, akciğerlerim nefes alıp vermeyi bırakabilir mesela. bir an aklımdan geçen bir lafınla, kalbim atmayı unutabilir.
çık git, çek git diye haykırsam neye yarar, kime dinletebilirim ki kendimi.
var olmayan birine saplandım, var olmayan birinin esiri oldum, var olmayan birini unutamıyorum.
var olmayan biriyle tanıştım, kafamda yazdım, çizdim, sınırlarını şeklini belirledim, bir de bu eksize aşık oldum- desem aşka hakaret olur- saplandım*
kısacası beyninde dönüp duran sinema seansıdır. bir gece star wars serisini izlemek üzere sabahlarsın ama hiç sabah olmaz ya öyle bir şey...
(bkz: aynı şarkıyı arka arkaya dinlemek)
(bkz: blue) -
hele iki boyut -bir yüzey- olan fotoğraftan, orada tutulu insanın bakışının kağıdın içinden, selofandan kurtulup, boşluğu delip, bakan gözümün içine saplanması, daha içeriye ve diplere tutkulu olması var ya... (bkz: dik dik bakan fotoğraf)
(ilk giri tarihi: 30.1.2017)
(bkz: saplamak/@ibisile), saplantı
(bkz: sançmak)
(bkz: ziplenmek/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap