hesabın var mı? giriş yap

  • -alo
    -yavruum, nasılsıın?
    -iyiyim sağolun, siz nasılsınız?
    -ben de iyiyim canım kızım sağol. tanıdın mı beni?
    -ehem. şey hayır.
    -kadriye teyzen ben.
    (bilindiği kadarıyla annenin 3 adet kadriye isminde arkadaşı vardır.)
    -ay evet, kusura bakmayın çıkaramadım sesinizden.
    -ne demek canım, nasılsın bakayım okul nasıl? abin nasıl?
    (evet, 1 adet abi de mevcuttur evimizde)
    -iyiii naaapsın. ben de okul, sınavlar filan işte eki eki.
    -iyidiiiir iyidiiiir. gitmiyor musunuz bu yaz antalya'ya?
    (neredeyse her yaz antalya'ya gideriz, evet.)
    -yani bakalım. benim sınavlar biterse işte.
    -biter biter güneş'cim, güzel kızım benim.
    -(hö?) güneş mi?
    -yavrum güneş değil misin sen?
    -yok hayır değilim.
    -ay yanlış aramış olamam ben, nevin hanım'ın kızı değil misin sen çocuğum?
    -yok yok, yanlış aramışsınız.
    -ayyy hah hah haaay... yavrum seninle de sohbet etmiş olduk fena mı?
    -ehi ehi doğru haklısınız.
    -hadi bakalım güzel kızım kendine iyi bak.
    -ehi ehi. teşekkür ederim siz de.

  • e kardeşine verin o parayı o baksın o zaman?

    edit: şu kısım silinmiş: "kardeşim ileri seviye ingilizcesi olan mühendis, bu paraya her sabah 6 da kalkıp 2 saatte işe gidiyor, akşam 8 de dönüyor, cumartesi yeri gelince ücretsiz mesai yapıyor."

  • - bak satış elemanı olmak öyle bir şeydir ki ; şu elimde görmüş olduğun kalemin bir armut olduğunu; insanları inandırabileceksin . yapabilirmisin ?
    - o elindeki armut zaten.

  • aydın 1. sulh ceza mahkemesi kararıdır.

    aydın’da gezi parkı gösterileri sırasında “katil erdoğan” sloganı atan cem türkoğlu ve zafer kasap, suçsuz bulundu. aydın 1. sulh ceza mahkemesi hakimi fethiye bilici, gezi parkı gösterilerinde çok sayıda kişinin polis şiddetiyle öldürüldüğünü ve yaralandığını, sanıkların bunun üzüntüsüyle hareket ettiğini belirterek, “katil erdoğan’ sözünün provokatif olduğu kabul edilse bile bunların gezi olayları olgusuna dayandığı, bu sözlerin slogan şeklinde yaygın olarak kitleler tarafından söylenmesi için yeterli ölçüde olgusal dayanağın bulunduğunu” gerekçesiyle beraat kararı verdi.

  • fakir adama kredi vermezler, daha doğrusu kaçabilecek kadar kredi vermezler. sürünecek kadar kredi verirler.

    baştan sıçmış yani plan.
    üzgünüm.

  • 9 haziran'da istanbul'da doğdu. necla ve fikret erkoç'un tek çocuğudur. melahat pars ve rıdvan aytan'dan özel dersler aldı. istanbul belediye konservatuarını bitirdi. 1971 yılında ilk 45'liğini çıkardı. 1974 yılında ilk kez bebek maksim gazinosu'nda assolist olarak sahne aldı.
    sahne ve plak çalışmalarında icra ettiği ağır musiki eserleriyle dikkat çekti. o dönem çoluk çocuk, "tut-i mucize guyem" isimli ıtri'nin segah yörük semaisi'ni öğrendi ve ezbere söyledi.
    1980 yılında italya'da cinsiyet ameliyatı oldu. aynı yıl london palladium´da konser verdi. 1981 yılında dönemin yönetimince konser ve plak okuma yasağı getirildi. 1983 yılında madison square garden´da konser verdi. 1986 yılında mahkeme kararıyla kimlik değişimi onaylandı ve nüfus kağıdı aldı. 8 ocak 1988 yılında sahne yasağı kaldırıldı. 1991 yılında adana'da bir konser esnasında sahnede vuruldu. yapılan ameliyat sonrasında tek böbreği alındı. 1997 yılında etnik müzik sazlarıyla paris olympia müzikholü'nde sahne aldı. aynı yıl 6 ay süren bir evlilik yaptı.
    1997 yılında uluslararası mont- merid müzik doktoru ünvanıyla ödüllendirildi. müzik çalışmalarının yanısıra; "sıralardaki heyecan", "ölmeyen şarkı", "işte bizim hikayemiz" adında 3 sinema filmi ve yasaklı döneminde almanya'dayken oynadığı 20'yi aşkın video filmi vardır.

  • "formamız bayrağımızdır !" diyenlerin kulübü, athletic bilbao'nun kısa hikayesi

    1898 yılında kurulan athletic bilbao, bir asırdan uzun bir süredir sadece bask kökenli futbolcular ile yeşil sahalarda.

    real madrid ve barcelona ile birlikte, la liga'da hiç küme düşmeyen 3 takımdan biri olan bilbao'nun bask kökenli futbolcular ile oynama geleneğinin arkasında ise beklenmedik bir hikaye yatıyor.

    kulüp, kurulduğu ilk yıllarda sadece ingiliz futbolcular ile sahada yer alıyordu. takvimler 1911 yılını gösterdiğinde bilbao, oynadığı bir copa del reymücadelesinde kural dışı yabancı futbolcu oynatmak ile suçlandı. bunun üzerine kulüp, suçlamaya bir tepki olarak, daha sonraki maçlarına sadece bask kökenli futbolcular ile çıkmaya karar verdi.
    bu yaklaşıma sahip tek kulüp yalnız bilbao değildi. bilbao'nun ezeli rakibi real sociedad da bir süredir sadece bask kökenli futbolcuları oynatıyordu ancak ilerleyen yıllarda bu şekilde yeterince rekabetçi olamayacağını düşünen kulüp zaman içerisinde bu politikayı terk etti.

    1898'den beri forma sponsoru kullanmayan ve "formamız bayrağımızdır." mottosuyla hareket eden bilbao, 2008 yılında bir ilke imza atarak petronor adlı bask kökenli bir petrol şirketi ile göğüs sponsorluğu için anlaştı. ancak bu anlaşma da ancak 2011 yılına kadar devam etti ve taraftarlarının da baskısıyla athletic tekrar sponsorsuz formalarına geri döndü.

    125 yıllık tarihinde yalnızca 3 kez yabancı oyunculara kapılarını açan kulüp, yine de bu oyuncuların yabancı olmalarına rağmen bask bölgesi doğumlu olmalarına dikkat etti. (bkz: bixente lizarazu), (bkz: aymeric laporte) ve (bkz: inaki williams).

    modern futbolun gereklilikleri doğrultusunda her ne kadar eskisi kadar benimsenmesi söz konusu olmasa da başlangıç noktasında athletic bilbao’nun oyun stili fiziki mücadelenin teknik mücadelenin önüne geçtiği ingiliz sunderland takımından gelmekte.

    bunun hikayesi ise; ingiltere’ye eğitim için giden basklı bir öğrencinin memleketine gönderdiği sunderland forması, aynı zamanda athletic bilbao’nun da renklerini oluşturmasıyla başlıyor. aynı renkleri sahiplenen iki kulüp arasında ise herhangi bir bağ bulunmuyor.

  • ünlü değilim, oyuncu şarkıcı vs değilim ve ben bile sosyal medyada görüşlerimi belirtirken çekiniyorum başıma bir şey gelir diye. bir şey olursa devlet memuru olan aile bireylerim etkilenir diye. üstü kapalı belirtiyorum, direkt isim vermiyorum vs. böyle bir ülkede böyle bir atmosferde bu ve bu gibi adamlar değerlidir arkadaşım. geçtim değerli olmayı birer 'değer'dir. bak bu adam daha genç, karısı var iki küçük çocuğu var. tiyatrocu belki ama para tv'den kazanılıyor geleceğini düşünmesi gereken bir ailesi var. ama ailesinin maddi geleceğinden çok onurunu düşünüyor, içine sindiremiyor olanları ve 'sinmiyor'. işsiz kalacağını bin tane tehdit alacağını bilerek susmuyor. ben iki gerizekalı yorumda delirirken senin benim gibi eşe dosta birkaç yüz insandan oluşan sosyal medya çevremize karşı değil milyonlar karşısında muhalif. sultanın sofrasında bir yavşak olup milyonluk reklam, dizi anlaşmaları yapabilirdi ama kendi doğrusu yolunda yaşıyor. bu güzel adamların değerini bilin.

    edit: twitter'da levent üzümcü bu enrty'i kendisine gönderen bi vatandaşı rt'leyince favlar almış başını gitmiş. ne görüşler belirttik bu mecrada kimse bakmadı bile, peeh.