hesabın var mı? giriş yap

  • 'sizin önünüzde açılmamızın nedeni, gördüğünüz halde kendinizi tutmayı öğrenesiniz diyedir. çünkü ulaşamazsınız; böyle olması, gizli olup da elde edilebilir olmasından daha iyidir.'

    hahaha fadlan abi gözlem diye yazmışsın ama reis bilezik gibi geçirmiş haberin yok sanırım.

    güzel anekdotlar barındıran gözlemlerdir. daha detaylı gerçek başlığında görülebilir.

    edit: anektod değil, anekdot

  • atm'ler parayı bazen eksik verebiliyor.

    daha önce başıma geldi. akabinde bankanın müşteri hizmetlerini arayıp durum hakkında bilgi verdim. eksik parayı anında hesabıma gönderdiler.

    konu hakkında bilgisi olmayan sığırları dikkate almayınız.

    iyi günler efenim.

  • -boşver abi o kaybetti
    -hatasını anladığında çok ağlıycak
    -allah onun belasını versin

    sevgili iyi niyetli ama dallama arkadaşlar. bu ve benzeri sözlerin tümü canımızı acıtan kişinin daha beter olacağı ve bundan sadist bir zevk almamız gerektiği mesajını içerir. ama ne alakası vardır ki. acıyı veren kaybetmektir, bizim içine düştüğümüz durumdur. ondan iyi durumda olmak çözüm değil. ama aslında bu tesellilerin iyi tarafı artan sinir katsayısının acıyı biraz olsun bastırması hatta unutturmasıdır. aslında belki de asıl amaç budur. biraz dolaylı ve kazayla da olsa sonuca ulaşır.

  • istanbul'da bir fabrikada çalışmaktayım burada yaklaşık 10 beyaz yakalı olarak çalışıyoruz. ben işe gireli 8 ay oldu ve ben yeni mezun bir mühendisim. 19 mayıs günü resmi tatil olduğu için bu hakkımı kullandım ve işe gelmedim. işverenimin bu konuyla ilgili bir şikayeti olmadı bana karşı fakat başka beyaz yakalı bir arkadaş kendi işini yetiştiremediği için 19 mayıs günüde işe gelmiş. şimdi bu arkadaş güya benden rütbeliymiş 5 yıldır çalıştığı için ve o geliyorken ben niye gelmemişim diye beni şikayet etmiş.

    işte tam olarak sorun bu. işverenine ben niye geliyorum diye şikayet edemeyip başkasını o niye gelmiyor diye şikayet ediyor. bütün beyaz yakalılar birbirinden içten içe nefret ediyor fakat kimse yüzlerine karşı söyleyemiyor bunu. iki yüzlüler.

  • duygu sömrüsü sevmeyen yazarlardır. fragmanına bile dayanamadım. duygu sömrüsünden ibaret bir film olduğu çok belli. tek amaç ağlatmak. bunun üzerine kurulu bir filme benziyor. hayatta izlemem.

    edit: ne çok mesaj geldi. arkadaş yönetmen bu kadar savunmamıştır. filmin nasıl bir film olduğunu anlatmaya çalışanları anlarım da sırf filmi sevmedim diye küfredenleri anlamıyorum. sanki filmi beğenenlere küfretmişim gibi davranmışlar. arkadaş bir filmin fragmanının bende uyandırdığı izlenimi yazdım. tümüyle kişisel bir tercih. sen beğenebilirsin. içtenlikle saygı duyarım. siz de beğenmeyenlere saygı duyun.

  • italya'da domates ezmesi reklamında oynayan fransız oyuncu.
    reklamda bir italyan gibi arkadaşlarına makarna sosu hazırlıyor, tripler falan bir hayli komik. en son yine italyan tripleriyle ve napoli aksanıyla ,italyanca olarak "benim kalbim italyan" diyor.yarım yarım yarıyor insanları.

    e şimdi siz buna hiç gülmediniz hakılsınız.ama şöyle düşünün, türk televizyonlarında al pacino bağdat ince bulgur reklamında oynuyor,bir yandan çiğ köfte yığırıken bir yandan "entep in hememleri...." türkü çığırıyor.sonra birden kameraya donerek,"bagdat ince bılgırları,çig köftede dammok dadıniz...şereffsiz ogiliyim..kendim entepli kimin hissedirem..."

    sanırım şimdi biraz anlatabildim.

  • ertelendikçe artan , arttıkça ertelenen kısır döngüye ramak kalmışken duşa sokan strestir.
    lakin duşa girdikten sonra enteresan bir şekilde anlamsızlaşır ,bu muydu dedirtir.
    kendini duştan çıkınca üşüme stresine bırakır.

  • arkadaşlık denen naneye inanmayan adamdır. takdir ederim böyle adamları. derdini başkasına anlatınca karşı tarafın samimi olmayan tesellilerine karnı toktur. hem acılarınızı başkalarına anlatırsanız başkalarının gözünden de düşersiniz. tıpkı samimi zannetiğin arkadaştan borç istemek gibi. acılar bireysel yaşanmalı. hep söylerim insan tek doğar tek ölür. gerisi hikaye.