hesabın var mı? giriş yap

  • 7 sene geçmiş... ben hala

    ceset kokusunu
    insanların çaresizliğini
    apartmanların üzerinde kazarak geçirdiğim saatleri
    yan apartmanın kazdığımız apartmana iskambil destesi gibi girmiş mutfağını
    belki sahibi canlı çıkar diye bulup atmadığımız resimleri
    yüzümden çıkartmadığım maskemin suratımda yaptığı izi ve rahatsızlığını (o maske hala duruyo istanbulda)
    apartmanların içine girerek canlı biri var mı diye bağırdığımızı
    birbirine girmiş evleri, caddeleri sokakları
    birisine yardım edebilme umudu ile koşturan insanları
    kargaşayı... gürültüyü...
    ceset kokusunu

    hatırlıyorum... çok kötü idi... 1 değil 1000 tane şey yazsam yine anlatamam o zamanı...

  • ertem: rasim seyircimiz demiş ki "rasim öyle esnedi ki, o esneyince cama baktım. camdan bir şey geldi sanıp korktum."
    rasim: öyle miiiii? (telefonunu kurcalıyor, ertem'in ne dediğini duymuyor bile)
    ertem: evet öyle yazmış.
    rasim: saağ olsunlaaar. (hiç anlamadı, dinlemedi bile...)

  • "sözlükte format var mı yok mu lan" şeklinde histeri krizine girmiş yazar sorusu. garip garip başlıklar, eskiden olsa direk uçurulmaya sebep olacak entryler falan. anlamıyorum ben. hayır ben mağaradayken bir şey oldu da ben mi kaçırdım. neyse.

  • ilk aşk gibi bir şey lan.

    bilgisayardan internetten önce bu vardı hayatımızda. gerçi tam olarak vardı diyemem kendi adıma, zira bizim televizyonun böyle über bir özelliği yoktu ve fakat akraba evlerinde denk geldiğimde saatlerimi geçirirdim başında. hava durumu desen var, fikstür desen var, güncel haberler desen var. internete ilk girdiğimde hissetiklerimi belki bir kademe düşüğüyle yıllar önce hissettirdi bu meret bana. sosyal statü belirleyicisiydi gözümde resmen. gerçi öyle hala, nerde teletext seven bir insan var, işte orada güzel bir insan vardır.

    şimdilerde boşladık biraz elbet ama yeri ayrıdır kalbimizde.
    unutulmadın teletext.

  • --- spoiler ---

    rita bennett'in öldürüldüğü küvet sahnesi. daha doğrusu dexter'in onu bulma anı. çok etkilenmiştim ve baya üzülmüştüm. 2 duyguyu zirvede yaşatan bir sahne idi.

    --- spoiler ---

  • adalet bakanı bekir bozdağ'ın kardeşi ünal bozdağ'ı, adelet bakanlığı yüksek müşavirliğine ataması olayıdır.

    "resmi gazete’de yayımlanan karara göre, “açık bulunan bakanlık yüksek müşavirliğine, personel genel müdür yardımcısı ünal bozdağ’ın atanması, 2802 sayılı hâkimler ve savcılar kanunu’nun değişik 37. maddesi gereğince uygun görülmüştür” denildi."

    (bkz: abiden kardeşe nesil bunlar)

    "açık bulunan bakanlık yüksek müşavirliğine" bakanlıkta böyle bir kadro varmış ve ne tesadüf ki bu kadroda hiç kimse çalışmıyor ve yine ne tesadüf ki bu kadroya en uygun kişi bekir bozdağ'ın kardeşi. tesadüf işte hep bunlar...

    serdar akınan'ın konu ile ilgili tespiti;

    "bakan olarak koltuğa oturtulan zat devlette liyakata bakamayacak kadar ekibinden korkuyorsa ne yapar? tam da bunu!"

  • -ciddi kol ve bacak yaralanmalarında kanamayı azaltmak ve durdurmak için yara üzerinde baskı sağlamanızı sağlar (yaranın konumuna göre, yukarısından bağlamayı ve arada gevşetmeyi unutmayın. (bkz: turnike))
    -saldıran sokak köpeklerine karşı kendinizi korumanızı sağlar (parlak metal tokalısı x2 point alır ki, onları korkutmak için hayvanlara vurmak zorunda değilsiniz)
    -her hangi bir kırılma durumunda kemiğinizi desteğe sabitlemenizi sağlar.
    -koli ambalajlamada ve taşımada kullanılabilir (aşti'ye bırakırken kız arkadaşınıza hava yapabilirsiniz)
    -kemer tokası, saat ve rozetten sonra en dikkat çekici erkek aksesuarıdır.
    -yakın dövüş silahı olarak kullanılabilir (sadece silahsız ve/veya bıçaklı saldırganlara karşı işe yarar)
    -saldırganı etkisiz hale getirdikten sonra plastik kelepçe yerine kullanabilirsiniz (sentetik materyal deri olandan daha avantajlıdır)
    -saldırganın nefesini kesmek için kullanabilirsiniz (nefsi müdafaada, saldırganı boğarak öldürmek pek tavsiye/tercih edilen bir durum değildir)
    -tasması koparsa köpeğinizi kontrol etmek için tasma olarak kullanabilir, uygun cinslerde ağzını havlamaması veya ısırmaması için bağlayabilirsiniz.

    kürdanla adam öldürme tekniklerinin geliştirilmiş olduğu bir dünyada yaşadığınızı düşünürseniz; kemer taşımak, isviçre çakısı taşımak gibidir.

    edit: tümünü olmasa da, kemerle yapabildiğiniz çoğu şeyi sentetik ham maddeden yapılmış kravatla da yapabilirsiniz; tabi ki hiçbir kravatın bir kemer kadar dayanıklı olamayacağını unutmadan.

  • muhtemelen şu diyalog yaşanacaktır.

    fenerbahçeli : biz sizi bir kere 6 sıfır yenmiştik.
    galatasaraylı : olsun. bizim de uefa kupamız var.
    fenerbahçeli : bizim de uefa kupamız var.
    galatasaraylı : siz bizi bir kere 6 sıfır yenmiştiniz.

    beşiktaşlı : biri şunları siksin
    trabzonsporlu : bu sene ne hamsi yedik arkadaş.
    beşiktaşlı : oha şiven kaybolmuş.