ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hayat felsefesi yapılabilecek en güzel söz
-
"kimse sınanmadığı günahın masumu değildir"
debe: biryudumkitap.com e-posta kutunuza her sabah 5 dakikada okuyabileceğiniz, en iyi hikâye ve roman pasajlarını gönderir. abonelik için adınızı ve e-postanızı bırakmanız yeterli. her sabah saat 08:00'de e-postanızı kontrol edin. üstelik ücretsiz
konfor alanından çıkmaya cesaret edemeyen insan
-
insanı gelişmiş ülkede hissettiren tanımlar vardır. bunlardan birisi de "konfor alanı".
evine 2 ay maaş girmediğinde aç kalacak, bakın sıkıntı çekecek sorunlar yaşayacak demiyoruz burada "aç kalacak" diyoruz, kişilere hangi konfor alanından bahsediyorsunuz.
sevdiğim işi yaptım para kazandım, hobimi mesleğe çevirdim, birikimle bir start-up'a yatırım yaptım, sıkıcı 9-6 işimi bıraktım freelance çalışmaya başladım, memurluğu bıraktım küçük bir yerde kafe açtım falan fıstık... bunlar bu ülkede azınlık. yok mu? var ama senin aileden durumun yoksa kusura bakma da bokumu yaparsın bunları.
hepimiz diken üstündeyiz, hepimiz. diken üstünde olmadığımız bir gelecekte konuşuruz bu konfor alanından çıkmayı.
iş emaillerindeki vahim klavye hataları
-
"evet silindirik sizde, daha oval olan parca bizde olacak." bu yazmam gerekendi. gelin görün ki sikindirik yazmistim ve cc'ye aldigim kisi de özelden kahkahalar atarak gün boyu dalga gecmisti. allahtan maili yine ekipten bi arkadasa atmistim da babalara gelmedik
şafak pavey iticiliği
-
iticiliğini göremedik ama sokuculuğu 10 numaradır. şahane laf sokar.
yakışıklı güvenlik
-
eleman kendi hayatını nasıl daha iyi bir hale getirebilirim umuduyla yola çıkıp kendimi rezil eder miyim, bu işin işin sonu ne olur vs demeden hayat kalitesini, gelirini arttırmak için elinden geleni yapıyor. ben veya buradaki insanların yüzde 90 ı bunu yapabilir miydi ? hayır. adam ben ve buradaki insanların büyük bir çoğunluğundan daha iyi bir gelire hayat standartına kavuştu mu ?bence kavuştu. o zaman ben bu adamı yargılamam. saygı duyarım. benim yapamadığım ve asla yapamayacağım bir yöntemle kendi hayatının kalitesini arttırıyor. devam.
cileklicikolata
-
çaylaklık entryleri şöyle olan yazar;
kot pantolonunu çizmesinin içine sokan kadın; ''ıykkk iğrenc ya seen nasıl böyle birseyi begenebiliyosun ya nerde kaldı öyle bir moda. ''
the sims 3 ; ''seni anlıyorum.''
ben bilmem eşim bilir; '' ilker ayrıkolmasa bende hayatta izlemem hayranım ona''
metrobüste koltuğa oturunca suratın aldığı şekil ; ''o rahatlığın ve mutluluğun ifadesiii''
cenazeye check-in yapmak ; ''yok artık.sastım kaldım su anda ya.bizim ülkemiz nereye gidiyor......''
vs.. vs..
aferin ssg, sevgiler...
liseyi de geçtim, ortaokullu .
edit: yazar artık yok.
michael jackson'a sorulacak tek soru
-
öbür tarafta görürsek:
-gerçekten ereğliye gelecek miydin?
kediyi balkonda kucağa almak
-
elleri kıyma makinesine sokmaya yakın sonuçlar doğurabiliyor.
kuzum ben seni niye atayım aşağı ki?
nereden girdi aklına bu düşünce?
kediyi ensesinden tutmak
trabzon'da portekizli turiste sözlü saldırı
-
kadın normal pantolonlu ya da eşofmanlı öyle bir şey, herif diyor ki “bacaklarını açarak oturmuş merdivenden kaldırdık, erkek insanlarımız rahatsız oluyor.”
ulan siz insan mısınız be şerefsiz?
arkadaş ben bu insanlarla aynı tarafta değilim ben bunlar gibi değilim nasıl bir yere dönüşüyor lan memleket?
çaydanlık kelimesindeki dan
-
gereksiz bir dan.
çaylık de geç amua goyim.