hesabın var mı? giriş yap

  • işte komşu ne bilsin, karşıdaki kişiyi insan sanıp veriyorlar.

    bizim ülkede iyilik yaparsın arkandan enayi derler, salak derler, gelip burada veya çeşitli yerlerde dalga geçer laf söylerler.

    yakında iyilik içeren bir tane bile geleneğimiz kalmaz. gelenek dışı da iyilik kalmaz. siz iyi niyetli insanları salak yerine koyarsanız günün sonunda kimseden destek bulamayınca kimin salak olduğunu anlarsınız.

  • fatih sultan mehmet köprüsünde motosikletinin ön tekerini kaldırıp gitmeye çalışırken köprü korkulukları ile bariyer arasına savurulup olay yerinde hayatını kaybetmiş sürücüdür. motosiklet kazadan sonra tam 250 metre sürüklenmiş.
    böyle insanlara üzülemiyorum, hiçbir trafik canavarının ölümüne üzülemiyorum elimde değil.
    neyse ki, başka birine sebep olmadan sadece kendi gitmiş. allah rahmet eylesin ne diyelim.

    kaynak

    ek: instagram hesabı tespit edilmiş, paylaşımları zaten fazla söze yer bırakmıyor. adam bildiğin elinde bombayla yaşıyormuş, neyse ki başkasına atamadan üstünde patlamış: https://www.instagram.com/bygastroo/

    not: çok bilmişlere ithafen. çocukken ailesinin yarısını bir trafik magandası yüzünden kaybetmiş insanım. nefret de kusarım içimi de kusarım. gram acımam böylelerine. ondan ne farkın kaldı demiş, kimsenin hayatını tehlikeye atmamak olabilir mi mesela? bu magandalar sizin ailenize de dokunsun da sonra sevgi pıtırcığı olun.

  • gencecik cumhuriyetimizin güzel insanlarını yansıtan fotoğraftır. bugün çoğu kesimden farklı olarak kadınlar ön plana çıkartılmış, geride bırakılmamıştır. genci, yaşlısı, engellisi herkes birarada poz vermiştir. fotoğraftaki insanların gözlerinden umut ve yorgunluk akmaktadır. aralarında yaralı görülenlerin de olduğu düşünülürse belki de milli mücadele sırasında savaşmış insanların da yer aldığı fotoğraftır. arasıra da olsa yapılan savaş çağrılarına inat ille de barış diyelim. birbirimize sahip çıkalım.

    manisa 1923

  • muazzez ersoy'un kendisine ithafen seslendirdigi parcadan bir kisim..

    ...
    sakın bir söz söyleme,
    yüzüme bakma sakın
    sesini duyan olur...

  • hayata çoook önde başlayandır. sen otuz üçünde karakter oturtmaya, kendinde bir şeyleri düzelltmeye, içinde 1001 türlü savaş verirken o on sekizinde ayakları yere basan, sosyal, dinamik, özgüvenli, ne istediğini bilendir.

  • cihan reisin üzerinden atıp rte'nin önemli yerlerini ezdiğini daha yeni fark ettiğim video. kafalara "lan yoksa? acaba?" şeklinde sorular getirip cb'nin şuan ki ruh hali, devamlı iktidar olmak istemesi, maskulen ve huysuz tavırları beni garip garip düşündürmüyor değil.

  • çoğumuzu irkilten (ben dahil) ama ona bakmaktan, tenimizdeki sürünüşünü merak etmekten kendimizi alamadığımız hayvan yılanla betimlenen, adeta başlı başına bir öğreti, hayat görüşü ouroboros.
    tüm kadim kültürlerde bir anlamı var, bu bakımdan biraz güle benzetiyorum: bu çiçek tüm kültürlerde zarafet, güzellik, gençlik, tazelik, aşk ile ilgili, erken ortaçağ avrupa edebiyatınta da arap edebiyatında da az çok benzer duyguları uyandırır ve benzer şekillerde bahsedilir. ouroboros da böyledir. yunan, fenike, mısır, hint, uzakdoğu kültür/mitolojilerinde görülen kendi kuyruğunu yiyen yılan tabii ki en başta apaçık anlamıyla sonsuz döngüyü sembolize eder, bu mevsimlerin birbiri ardına dizilmesi, her kışın bahar umudu taşıması her baharın kaçınılmaz kışa kavuşması ile örneklenebilir, fakat leyla navaro' nun da değindiği gibi sembol çoğu kültürde görülmekle birlikte anlamı evrensel değildir: tezatlıkların birbirlerinin tamamlayıcısı olmaları, kendini tüketme, aydınlık-karanlık dikotomisi gibi değerlerle de özdeşleştirilir, ayrıca rönesans simyacıları oluşturdukları "eserin" döngüsünü bu sembolle betimlerler, jung ouroboros'un insan doğasında arketip olarak bir önemi olduğunu söyler. norveç mitolojisinde yılan jörmungandr dünyayı kendi kuyruğunu ağzına alarak çepeçevre sarar, orta amerika tanrısı quetzalcoatl bu yılan şeklinde betimlenir.
    konunun cazibesinin film ve dizi endüstrisinin dikkatini çekmemesi de imkansız doğal olarak, kaldı ki başarılı senaryo yazarları için mitoloji en zengin referans kaynağı. predestination(film), eternal sunshine of the spotless mind (film),the battlestar galactica (dizi), dark (dizi) örnekleri ilk aklıma gelenler. kendinin annesi ve babası olan adam/kadın, geliştirdiği robot tarafından ırkı yok edilme tehlikesiyle kaçarak yeni gezegen bulup aynı döngüyü tekrar eden, zaman yolculuğunda şimdiki olayları oluşturan etkenleri geçmişe giderek bu hale getiren insan, ne neyin sebebi düşündükçe paradoks yaratan, içinden çıkılmaz bir döngü, bu döngüde kendisini sonsuz kez tekrar eden ve aynı yere varan bir hikaye, her bitenin yeni başlangıcı doğuracağı ve başlayanın kendini yok edip baştaki hikayeyi tekrar var edeceğini, varoluşunu tüketip tekrar doğuracağını anımsatan, kendi kişisel hikayemizde bile izler bulabileceğimiz sonsuz güç.

  • kusura bakmayın çocuğunuzun hasta olması herkesin ona iltimas geçeceği ve herşeyi yapabileceği bir hak vermiyor. normal düzeni bozması bir eğitim kurumunda kabul edilemez. sonuçta sizin çocuğunuz dışında diğer çocuklarda orada eğitim alıyor ve bu eğitimin biri tarafından bozulması doğru değil. tam tersine bir durumun sizinde başınıza gelmesini istemezsiniz. kuruma para ödüyorsunuz ama çocuğunuzun aldığı eğitim başka bir çocuk tarafından bozuluyor, sekteye uğruyor.

    belki çocuğunuz için özel eğitim verilen anaokulları yada benzeri kurumlar olabilir onları araştırın. geçmiş olsun. umarım iyi bir eğitim kurumu bulabilirsiniz.