hesabın var mı? giriş yap

  • adamlar haklı bence çanakkale'de zafer kazanan bu uğurda silah arkadaşlarını kaybeden askerlerini şehit veren mustafa kemal bile diyor ki sizin evlatlarınız artık bize emanettir..
    düşmanını bile bu şekilde sahiplenen bir liderden evinde oturup diriliş izleyen gruptan oy toplamak için bu sözleri söyleyen bir lidere sahip olmak zor bir durum malesef...

  • böyle saf, sürekli gülen çocuklar olur ya, münevver öyleydi işte. suratından gülücük eksik olmazdı.

    tanıyan tanımayan herkes melek diyor ya hani, gerçekten melek gibiydi. bir tövbe tövbeee demesi vardı, sırf onu söyletmek için sınıfta saçma saçma şeyler söylerdim. he bir de sürekli saçlarıyla oynardı, bir parmağı sürekli saçlarının uçlarındaydı. elleri de minicikti. sonra hadi fal bakalım diye tuttururdu, meraklı melahat derler ya münü'ye uygun bir lakaptı bence. konuşmaya başlayınca yanaklarını sıkası gelirdi insanın. böyle bıcır bıcır... bir gün sınıfa elimde browni falan girdim sırada oturuyordu, pislik yapayım dedim. gittim yanına bak münü şimdi ne yapcam dedim, baktı, browniden koca bir parça ısırdım çiğnedim, o da meraklı gözlerle bakıyor, sonra açtım ağzımı ööö diye, bir ıyy diyerek kaçışı vardı kopmuştuk sınıftakilerle.
    o kadar iyi niyetliydi ki, herkesi kendi gibi sanardı. kuşummm kuşumm diye ortalıklarda gezinirdi. parça parça bunları hatırlayıp, onu düşününce bir gülümseme yerleşiyor suratıma. unutmuyor insan sesini, gülüşünü. keşke diyoruz ama...

    okuldaki son günü de dün gibi düşününce.

    doğum günü için yer ayarlamaya gideceklerdi onunla birlikte. yine o parlak sarı ugg'larını giymişti. çok dalga geçerdim o ayakkabısıyla da. o gün geldi kuşum dedi sence pantolonumu ugg'ların içine sokayım mı yoksa üstünde mi kalsın. bende dalga geçtim yine kızım o ne ayakkabı ya çıkar bence komple diye. ya söyle hadi dedi. söyledim. meğer son kez dalga geçmişim münü'yle. hayatında ilk kez, sevgilisi dediği adamla doğum günü için yer ayarlamaya gidecekti. içi içine sığmıyordu, mutluydu, nişantaşında olacak, bir yer var diyip duruyordu. sürekli sırıtıyordu. sonra ders bitti. okuldan çıktık. o çıkışta bekliyordu, taksi geldi, binip gitti...

    insanın aklının alamayacağı şeyler vardır ya hani, bu da onlar biri. böyle bir insana, böyle bir kader mi diyim ne diyeyim bilemiyorum... ama bildiğim tek bir şey var, onu tanıyan biri kesinlikle onu unutmayacak. hep gülücükleriyle hatırlayacak.

  • iran yine şaşırtmıyor.

    sonuçta sivil uçak ile savaş uçağını ayırt edemeyen gerizekalılar topluluğudur.

  • kızılderili inanışlarına göre rüyalar küredir ve büyük küre olan rüyalar kabus, küçük küre olan rüyalar güzel olan rüyalardır. yatağın üzerine takılan dreamcatcher ağı ile uyurken gelen rüyaların kötü olanları büyük küre olanlar ağa takılır, güzel rüyalar yani küçük küreler ise ağların arasından geçerek görülür. dreamcatcher ağı bir süre sonra kabuslarla dolu olacağından dolayı temizlemek için ökse otu ile tütsülenir veya tüm gün gün ışığı alan bir yere konulur.

  • bir gerçek. hayatın farklı farklı alanlarında kendisine sunulandan memnun olmayıp daha fazlasını isteyen insanları tatmin etmek adına çaba içine giren tiplere rastlanır.

    elinde olandan, sahip olduklarından mutluluk duyan; bunlar onun için yeterli olan insan ise çantada keklik, kolay lokma olarak görülür ve pek önemsenmez.

    bunu en basitinden iş yerinde çay servisi yapan insanın getirdiği çaya bunda toz zerresi var, bunun rengi açık, bu 100 derece suyla demlendiği için çay yanmış * diyerek burun kıvıran tiplere çaycı kusursuz çay yollamaya özen gösterirken, siz önünüze getirilen her şeye gülümseyerek teşekkür ettiğinizde bir süre sonra kirli bardakla karşılaşmanızla, lekeli çay tabakları almanızla örneklendirebiliriz.

    aynı şekilde ufak bir arabayla memnun olan çocuğa daha fazla oyuncak alınmazken, iki oynayıp bırakan kırıp döken çocuklara neredeyse oyuncak fabrikası kurulur.

  • 3,5 yaşından beri lösemi olan dünyalar güzeli 7 yaşındaki kız çocuğunun operasyona girerken ona hüzünlü bakan bir çift göze "üzülme annecim, ben alıştım artık" demesi...

    sözün aransa bulunamadığı o korkunç kuyulu düğümlü yerden: huzur içinde uyu melek.

    edit: meleğimiz dolayısıyla hala zaman zaman baş sağlığı mesajları alıyorum. bir yakınımızın kızıydı, annesinin yaşadığı acıları inanın ben de tahmin edemem.

  • çocukken yunus eğitmeni olmak isterdim, yunus parklarının bir işkence merkezi olduğunu öğrendiğimde, beden eğitimi öğretmeni olmaya karar verdim.

    ama babam bu hedefin çok küçük olduğunu bildirdi. şimdi iktisat mezunuyum. işsizim.