hesabın var mı? giriş yap

  • şu okulu caltech'le princeton'la falan karşılaştıran kişi tamamen kötü niyetlidir. princeton'ın 2012 itibariyle gelirleri yaklaşık 17 milyar dolar, caltech'in ise 1.75 milyar dolardır. princeton 1746'da, caltech 1891'de kurulmuştur. fakir bir ülkede devlet eliyle 1956 yılında kurulup bu noktaya gelebilen, dünya çapındaki çeşitli listelerde sürekli yükselmekte olan bir üniversiteyi aşağılamaya kalkışmak ise kötü kalplilikten başka bir şey değildir.

    kendisiyle benzer geçmişe sahip ve fakir bir ülkeden bu noktaya gelebilmiş okulları karşılaştırın lütfen, ki doğrudüzgün bulamayacaksınız. rica ediyorum şuradaki times higher education'ın "reputation" bakımından ilk 100 sıralaması sizin için dünya üniversitesi olmak için ne kadar geçerlidir bilmiyorum, zira anladığım kadarıyla 17 milyar geliri olan okullarla bir tutulması gerekiyor bu okulun. ama bir bakın bulunduğu listedeki diğer ülkelere ve okullara ve bu okulların tarihlerine. ama işte kötü niyetlisiniz, ne desek, ne açıklasak boş.

    http://www.timeshighereducation.co.uk/…/range/51-60

  • güncel edit: ekonomi bakanı berat albayrak'ın istifa ettiği iddia ediliyor. kendi şahsi instagramından paylaşım yapmış.

    işte görmek istediğimiz sanatçılardan. kral o nasıl tweettir öyle. taşaklarına beton yetmez.

    sanatçılar, ülkenin aynasıdır. ama bizde herkes emcüklemeye alıştığı için çok farklı tepkiler göreceğine inanıyorum.

    soru işareti: belki de acun, gökhan özoğuzu diğer sanatçılar gibi yalamadığı için o ses türkiyeden jürilikten çıkarttı. tabi bu bir soru işareti ve ortalıkta gezen iddiadır.

    edit: tweetin altı hemen paralı trollerle dolmuş.

    edit2: arkadaşlar fav olayı sonrasında takip etmeniz gereken, web sitesi olur, içerik olur, yani size katkı sağlayabileceğini düşündüğünüz şeyler için geçerli. benim yorumuma fav atmanız size bir şey kazandırmaz. şükelaya basmanız daha mantıklı, selamlar.

  • ivedilikle tüm belediyelerce örnek alınması gereken aksiyon.

    edit: gelen bir mesajı aynen aktarıyorum:

    (#128169764) ne o yunan mı işgal etti ne bu heves böyle mi seçim kazanacak muhalefet

    edit 2: alkol üzerinden alınan vergi düşünülürse, bu ibb'den hükümete bir kıyaktır.

    edit 3: çok basit bir olguyu unutmamak gerekiyor; bu üretimi, dağıtımı ve satışı serbest bir ürün.

  • nuri bilge ceylan'la ne alıp veremediği olduğu meselesi üzerinden kral ve ben'in şu bölümündeki tespitine katılmadığım hoca. (11. dakikanın sonrasında başlıyor, "temel itirazım" diyor)

    bir zamanlar anadoluda için "anadolu insanı böyle değildir, neşelidir" diyor. fena halde yanıldığını söylemek zorundayım. durduk yere ercan kesal'ın muhtar rolünde rahatsız rahatsız kıpırdanmıyoruz izlerken. çünkü gerçek. köyün mülki idari başı olarak muhtar tam da budur bozkırda. kendi kültürünü dipten bir kibirle sahiplenip zengin sofrasını yer sofrası olarak kuran ama yine de "biz de cahil değiliz" kaygısıyla çocuklarının şehirli başarılarını savcıya anlatan muhtar. orta anadolu budur.

    savcıya geleyim. taner birsel'in canlandırdığı taşra memuru/bürokratı tam olarak budur. polislerin gerçekten komik buldukları esprilerine güldükleri, gülerken çıkan kaz ayaklarına kadar, kendi statüsüne yakın bulduğu için muhabbet etmeye çalıştığı doktora yine bildik bir kibirle yanaşan savcı ancak bu kadar aktarılabilir.

    türkiye insanı (özellikle orta anadolu) asla neşeli değildir. mutsuzdur ve yoğun bir temelsiz kibir taşır. bunu o toprağa ayağını bastığın anda anlarsın. boğucu, kaçamayacağın bir mutsuzluk, kendinden olmayanı yok etmek için ilk fırsatı kaçırmayacak ama sorsan hoşgörülüyüm diyen bir kibir. ceylan bunu varoluş problemi ile bir miktar istediği yöne çekiyor, farklı olarak. ama anadolu insanını iyi tanıyor. o toprakta iş yapan herkes ne yapıyorum ben burada diye sorar sıklıkla kendine ki bu da doktor karakterini gerçekçi kılıyor.

    korkarım ki yanlış tanıyor anadolu'yu canikligil. kasaba ailesi mensubu olmak, tabii olduğu toplumu yerinde okumak için yeterli bir referans olmasa gerek. zira, türkiye tam olarak budur.

    benim sinemaya çocukluktan bu yana ancak amatör bir ilgim var. kendisinin videolarını yoğun bir ilgiyle izliyorum. izlediğim kadarıyla bir filmde gerçeklik falan aramak, okumasını iyi yapamamış seyircilerin işi. işte bu noktada çelişiyor kendiyle. temel itirazım dediği nokta nbc hikayelerinin gerçekçi olmaması?

    kanımca bir zamanlar anadoluda en iyi filmi nuri bilgi ceylan'ın. hâlâ.

  • adamin biri sinemaya gider. tam sinemada film baslarken önüne saçini kazitmis biri oturur ve sinemanin isiklari bu saçini kazitmis adamin kafasina vurur... arkasindaki adam bir turlu filmi izleyemez. adam içinden "sunun ensesine bi tane yapistirayim" der sonra "oglum adam iri yari... ellese bile beni parçalar" diyip vazgeçerken yanina temel oturur..
    adam temel'e donup "su kafasini kazitmis adamin ensesine bi tane vur sana 5 milyon verecem" der.
    temel de dayanamaz adamin ensesine bi tane yapistirir ve devam eder "ulan hasan sen burada miydin" der. adam donup ;
    "ne hasani kardesim" der
    temel de "pardon kardesim karistirdim" der ve adam onune donunce 5 milyonunu alir.
    adam dayanamaz ve temel'e donup "kardes bi tane daha yapistir sana 10 milyon verecem" der.
    temel bi tane daha adamin ensesine vurur ve ilave eder "hasan sensin be yeme beni"
    adam donup "hasan degilim kardesim be " diyip on koltuklardan birine oturur. temel'in yanindaki adam artik filmi birakip bu kafasini kazitan adami aramaya baslar ve bulur hemen temel'e donup "bak kardesim iste oraya oturmus. git ensesine bi tane daha vur sana cebimdeki tüm parayi verecem" der.
    temel hemen kafasini kazitmis adamin arkasina geçip ensesine bi tane yapistirip
    "ulan hasan burda miydin, ben de yarim saattir arkadaki adami sen sanip ensesine vuruyorum"

  • her şeyin çıkarlarımızla ilgili olması. birine aşık olduğumuzda bile asıl hoşlandığımız şeyin, aşık olduğumuz kişinin bizde yarattığı his olması. en basitinden bir iyilik yaptığımızda duyduğumuz tatmin, 'ne kadar da iyi insanım ben' hissi. her şeyin aslında tamamen kendimizle alakalı olduğu. ne kadar bencil olduğumuz.

  • belfıtığı, bel omurlarının arasındaki kıkırdağın aşırı zorlama nedeniyle yerinden kayarak bacaklara gelen sinirlere ve omuriliğe baskı yapması sonucu oluşan bir hastalıktır.

    belirtiler:

    hasta belinden kalçasına ve bacağına yayılan ağrıdan şikayet eder. bu ağrı ayak topuğuna ve parmaklara kadar uzanabilir. bazı hastalar bacağının arka kısmından bir iple çekildiğini söylerler. hastanın beli bir tarafa eğilebilir. zamanla ayakta uyuşma, kuvvet kaybı gelişmeye başlar. ilerlemiş vakalarda idrar ve büyük abdest yapmakta zorluklar oluşabilir.

    ***önemli not: hastanın ayak bileğinde kısa sürede felç ve idrar yapamama durumu (idrar felci) meydana gelirse acilen ilk 6 saat içerisinde ameliyat edilmelidir. bu 6 saatlik süreye altin dönem denir ve bu süre gecirilirse hastanın klinik bulguları düzelmez. ayak bileğindeki felç kalıcı olur, idrarını yapamaz. hayat boyu idrar sondası kullanmak zorunda kalabilir. bu nedenle böyle bir durumla karşılaşan hasta hiç vakit kaybetmeden beyin cerrahisi uzmanına müracat etmelidir. unutulmamalıdır ki, sinir sisteminde kayıp edilen geri gelmez...

    hasta muayene masasına sırt üstü yatırılır. ağrıyan ayağı dizi bükülmeden yukarı doğru kaldırılır. bu muayeneye lasek testi veya bacak germe testi denir. bacak yukarı kaldırıldığında hasta kalçasında ve bacağında şiddetli ağrı duyar.

    hastanın diz ve topuk reflekslerine bakılır. doktor refleks çekici adı verilen bir alet ile hastanın diz ve topuk bölgesine vurarak, bu bölgelere gelen sinirlerin sağlam olup olmadığı hakkında bilgi alır. şayet belfıtığı sinire baskı yapmışsa diz veya topuktaki refleksler azalır veya kaybolur.

    hastaya ayak parmaklarının ve topuklarının üzerinde yürümesi söylenir. belfıtığı hastası parmaklarının veya topuğunun üzerine kalkamaz. yani bu bölgelere gelen sinirlerin baskı altında kalması nedeniyle kuvvet kaybı olmuştur.

    hastanın ağrı duyduğu bacağının ayak üstünde ve parmaklarında his kusuru (uyuşukluk) mevcuttur.

    özetlersek: belfıtığı diyebilmek için;

    bacak germe testi müspet olacak
    refleks kaybı olacak
    kuvvet kaybı olacak
    his kusuru olacak
    bu dört bulgunun hepsi veya en az ikisi bir arada olması halinde belfıtığı teşhisi koyulmuş olur.

    tetkikler:

    1.öncelikle hastaya halk arasında düz bel filmi diye tabir edilen (tıbbi ismi lumbosakral vertebra dır) film çekilir. bu film hastanın omurgalarının yapısı hakkında bilgi verir. bel kayması, kireçlenme, çökme kırıkları, doğuştan gelen anormallikler bu filmde görülebilir.

    2.bel tomografisi:belfıtığının teşhis edilebilmesi için mutlaka gereken bir tetkiktir. bu filmde; omuriliğin ve omurilik kanalının adeta haritası çıkarılır. tomografi cihazı keşfedilmeden önce, hastaların belinden ilaç verilerek, halk arasındaki tabiriyle "ilaçlı film" veya "renkli film" çekilirdi. omurilik kanalına verilen ilacın yan etkileri vardı. günümüzde yerini bel tomografisine bırakmıştır...

    ***önemli not:her tomografi filmi belfıtığını net olarak göstermez. çekilen filmin en az 600 miliamper gücünde olmasına dikkat edin. hasta şişmansa 1200 miliampere çıkılabilinir. bu nedenle film çektireceğiniz merkezden önceden bilgi alınız. aksi taktirde yeterli görüntü alınamaz ve ödediğiniz para boşa gidebilir...

    3.manyetik rezonans filmi:bel bölgesinin fotoğraf kalitesinde görüntülenmesini sağlar. tetkik esnasında 20-30 dakika kadar kapalı bir kabin içinde kalmayı gerektirir. kapalı yerlerde kalma korkusu olanlar zorlanabilirler. tomografiden farkı; omurganın ve omuriliğin hem yan hem de yatay kesitlerini inceleyebilmesidir. tomografi sadece yatay kesitleri alır.

    ***önemli not : 1- manyetik rezonans tetkiki tomografiye kıyasla daha pahalıdır. pahalı olması daha iyi sonuç vereceği anlamına gelmez. bel tomografisi ile de kesin teşhis konulabilir. bunun kararını hekiminiz vermelidir.
    2- manyetik rezonans cihazının gücü tesla olarak belirtilir.piyasada halen çalışan 0,5 tesla gücünde eski jenerasyon cihazlar mevcuttur. bel için en kaliteli görüntüyü 1,5 tesla gücündeki cihazlardan alabilirsiniz. bu nedenle film çektirdiğiniz cihazın gücünü önceden öğrenin böylece hem teşhiste yanılma olmaz, hem de ödediğiniz para boşa gitmez.

    karar:

    1-hastanın tek taraflı kalcasına veya bacağına ağrı vuruyorsa

    2- muayene bulguları yeterliyse

    3-tomografi veya manyetik resonans filmlerinde kayan fıtık net olarak görülebiliyorsa

    4-yukarıda sayılan maddelerin sadece biri ile kesin ve net teşhis konulamaz.

    belfitiği bazi hastaliklarla karişabilir

    1-brucella(peynir hastalığı): hastaların belinde şiddetli ağrılar olur. ağrı kalçalara doğru yayılabilir.hastaların aşırı derecede gece terlemeleri vardır. iç çamaşırlarını ıslatacak kadar bol terlerler. yapılacak kan tetkikleri ile belfıtığından ayırt edilebilirler.

    2-burger hastalığı: sigara içenlerde sık görülür. bacağa gelen atardamarın tıkanması söz konusudur. hasta yürüyünce bacağında ağrı oluşur. birkaç dakika dinlenince geçer. yürüyünce tekrar başlar. ayıt etmek için damar cerrahisi uzmanlarınca muayene edilmelidir. tıkanma varsa damarı açmak için ameliyat yapılır.

    3-omurilik kanalının daralması: kireçlenme nedeniyle omurilik kanalı daralmıştır. ameliyatla omurilik kanalı genişletilir.

    4-bel kayması:bel omurlarının kaymasıdır. kayan kemik özel bir metal ile vidalanarak tedavi edilir.

    belfitiği hastalarini uyariyorum:

    bazı hastalar ağrı içinde kıvranırken maalesef doktora gitmek yerine hiçbir bilimsel kimliği olmayan kişilere müracaat etmektedirler. buradan beline çizik atıldığında iyileşeceğini zanneden hastalara seslenmek istiyorum. eğer bele jiletle 3-4 çizik yapınca hastalığınızın iyileşmesi mümkün olsa inanın bizler 33 çizik atarız. beline tezek bağlayanlar, balık saranlar, bilinçsizce belini çektirirken boynunu zedeleyenler sizlere sesleniyorum. belfitiğindan korkmayin bilgisiz kişilerin sizleri oyalamasina ve sonuçta sakat kalmaniza sebep olacak gecikmelerden korkun. belfitiği doğru teşhis edildiğinde, uzman kişilerin elinde tedavisi mümkün olan bir hastaliktir.

    iddia ediyorum. zamanında yapılan doğru operasyonlar neticesinde ertesi gün normal günlük işlerinizi yapacak duruma geleceksiniz ve bir ay sonra futbol oynayacak kadar iyileşmiş olacaksınız.

    **yeter ki felç olmadan doktorunuza gidin,

    **yeter ki hekimlerin işini zorlaştirmadan, başari oranini düşürecek kadar hastaliği ilerletmeden doktorunuza gidin,

    **belfitiğinda muhatabiniz yalnizca beyincerrahisi uzmanlari olsun.

    kaynak : belfitigi.com ve genel sağlık bilgileri ansiklopedisi