hesabın var mı? giriş yap

  • flört aşamasında herkes kendini belli ediyor aslında ama o duyguların en yoğun olduğu an farkedilmiyor herhalde. örnek veriyorum; illaki bilmem nerede bilmem ne yüzükle evlenme teklif edilecek diye sanki allah’ın emriymiş gibi olmazsa evlilik yürümeyecekmiş gibi tutturan kızla evleniyor adam. düğün günü gelin arabasındaki çiçek yolda uçmuş aynısı bulunup takılmazsa evlenmem diye tutturup o çiçeği taktıran gelin tanıyorum. hala vazgeçme şansı olan damada hayret etmiştim. bunlar hep bu kişilerle bir ömür geçmez işaretleri.
    erkekler için de aynı durum. sevgiliyken iki çift sohbet edemediğin erkek evlenince de aynı erkek. daha sevgiliyken giyimine, arkadaşına karışıp asker arkadaşıyla konuşur gibi kız arkadaşıyla konuşan erkek evlenebiliyor yani düşünün. her şeye karışan erkek sahiplenen erkek gibi görünüyor herhalde.
    sonra evlilik tü kaka oluyor.
    eşimle baktık sohbete, geyiğe doyum olmuyor. birlikte geçirdiğimiz saatler yetmiyor. ben onun sevdiği yemekleri pişiriyorum, o benim sırtımı kaşıyor. sohbet ede ede kilometrelerce yol yürüyüp farketmiyoruz. e ozaman biz evlensek ya dedik. evlenirken de saçma isteklerle birbirimizi üzmedik. her şeyimizi kendimiz halledip kimseyi müdahil etmedik. 10 senedir evliyiz bir kızımız var. doğru kişiyi bulup onun için doğru kişi olduğunuzda bu iş tamam.

  • gazetenin rü$tü ile ilgili bir sorusuna ''rü$tü eve i$ getirmeyi sevmez'' $eklinde cevaplami$ti. salonda penaltı mı atıyor rü$tü'ye anlamadım ki.

  • uzun bir süredir aklıma gelen düşünce aslında bu, bugün debe'de olan şu entry ile de pekişti.
    peki neden böyle düşünüyorum:
    -bütün yol kendilerininmiş gibi davranıyorlar
    -sinyal kullanımı yerine bol bol selektör kullanımı yapıyorlar
    -en sol şeritten en sağ şeride (ya da tersi) bir anda geçmeye çalışıyorlar
    -orta şeritte giderken sağ dikizinizde hızla gelen bir araba görüyorsanız ya doblo ya bmw'dir (kiralık satış araçları da bu kategoriye dahil)
    -dibinize kadar girip yol istiyorlar
    -kısacası trafik kurallarını hiçe sayıyorlar

    eskiden mercedes vs. bmw karşılaştırmasında tasarımı ve spor araç karakteristiği nedeniyle bmw derdim ama yaş ilerledikçe (30+) mercedes demeye başladım, sanırım bu da türkiye'de bmw kullanan kesimden kaynaklı.

  • genelde şehir dışında bulunan dinlenme tesisindeki çalışanların nerede oturduğunu düşünmek.
    her gün buraya nasıl geliyorlar diye hayret etmek.

  • hem irademizi sınıyoruz diceksiniz, hem bir çift bacak görünce şeyinize sahip çıkamayacaksınız. bakma arkadaşım kızın bacaklarına, bakmak zorunda mısın yere bak pideye bak. irade sahibiysen bakmazsın o
    tarafa olur biter.

    edit: adam benim yazdıklarımı kapitalizme bağlamış. güler misin ağlar mısın. nefsini terbiye ediyorsan bakmayacaksın. oruçluyken " o bacakları kalçaları kimler çatır çutur yiyor " diye düşüneceksen ibadetinde samimi değilsin bir kere.
    ayrıca hem kadını 2. plana iticeksin, hemde " bizim çevremizde neden böyleleri yok " diye söyleneceksin.bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.

  • 24 ocak 74 tarihinde türk hava yolları'na ait fokker f28-1000 fellowship modeli, tc-jao kuyruk tecilli van uçağı izmir cumaovası havaalanı'ndan istanbul yeşilköy havalanına gitmek için kalkmış ve kalkış anında kanatlarındaki buzlanma sebebiyle stall konumuna gelerek düşmüş ve yanmaya başlamıştır.

    sabah 7:30 da uçak 35 pistinde hızlandı ve havalandı. 10 metre kadar yükseldikten sonra aniden sola yaw hareketi yaptı ve uçağın burnu yere doğruldu. uçak tekrar yere inmeyi başarsa da burun drenaj hendeğine vurdu, uzun süre kaydıktan sonra parçalandı ve yanmaya başladı. uçaktaki 68 yolcudan 62'si ve 5 mürettabattan 4'ü hayatını kaybetti.

    72 senesinde thy hollandalı fokker firmasında 5 adet f-28 satın almıştır. f-28'lerin ilki bu kazada düşmüştür. ikincisi ise 30 ocak 1975 marmara denizi uçak kazasında marmara denizinin sularına gömülmüştür. üçüncüsü ise 23 aralık 1979 ankara uçak kazasında düşecektir. geriye thy'nin elinde iki adet sağlam f-28 kalacak, bu uçaklar daha borçları tüketilmeden yurtışına satılacak ve kısa süre sonra bu iki f-28 de kaza yapıp düşecektir. üç uçağın izmir, istanbul, ankara illerinde düşmesi ilginçtir.

    kaza buzlu kanat ve stabilizatörle uçuşa kalkıştığı için tamamen pilotaj hatası olarak kayıtlara geçti ve kaptan pilot ilhan günaydın suçlu bulundu. kazada hayatını yitiren kaptan pilot ilhan günaydın'ın o sıralar 5 ve 7 yaşlarında olan iki kızından önce büyüğü thy'de kabin memuru olacak, küçüğü ise itü fizik mühendisliğinden mezun olduktan sonra babası ve ablası gibi havacılık tutkusuyla hostesliği seçecek ama 2009 senesinde finlandiya seferinde uçakta beyin kanaması geçirip ölecekti. bu da kazayla ilgili bir başka hüzündür.

    tc-jao tescilli van uçağının kaza yapmadan önceki fotorafı

    çok alakalı (bkz: #21133810)