ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ali ağaoğlu'nun klozeti
-
kendisi sürekli ormanın içine ettiğinden ayrıca klozet kullandığını düşünmüyorum.
protein tozu kullanırken hayatını kaybetmek
-
çok üzücü bir durumdur. neden kullanıyorsunuz? diye sorulmuş.
insanlar maalesef genç yaşlarda bu illete başlıyor. bu tozun tüccarları, bodi salonlarındaki gençlere yaklaşıp çat diye portein hapı iğnesi basıyor ve illet sürekli yayılıyor. geçen hafta maalesef bir arkadaş daha bu sebepten dolayı hayatını kaybetti.
olay samsun'da gerçekleşiyor. akşam 21.00 sularında bodicilik salonunundan eve gelen r.s, annesinden acilen para istiyor. parayı alamayan genç önce annesinin bacağını ısırıp kandaki tozları çekmeye çalışıyor.
yaralı annesinin bağırışlarını dinlemeyip toz tüccarlarını eve çağıran genç, televizyon, buzdolabı, çamaşır makinesi gibi eşyaları değerinin çok altında satarak karşılığında portein tozlarından alıyor. komşuların iddiasına göre tüccarlar evden çıkarken ''yarasın koçuma, sütle iç tamam mı?'' gibi ifadeler kullanıyorlar. fakat toz bağımlısı genç kendisinden geçiyor ve porteinleri burundan çekince maalesef hayatını kaybediyor.
tedavisinin ardından yerel basına konuşan anne e.s ise zehir tüccarlarının bir an önce yakalanmasını istedi. oğlu r.s'nin protein tozuna karşı verilen amansız mücadelede unutulmamasını temenni etti.
yılmaz morgül'ün el yazısı
-
o ne amk, böyle karakterler wordde yok kendisini tebrik ediyorum.
mikrofonu at fontunu sat diyorum kendisine.
aşk-ı memnu
-
zapping yaparken tekrar bölümlerine denk geldiğim, kısa süre izledikten sonra şu soruyu sormama vesile olan dizidir. "arkadaş, neden herkes sürekli ramazan bayramının birinci günü gibi giyiniyor?"
mehmet ali erbil
-
henüz 16 yaşındayken tiyatro devi cüneyt gökçer tarafından küheylan oyununda başrol verildi kendisine. devlet tiyatrosunda konuk oyuncu olarak başrolde en iyi tiyatrocu ödülünü kazandığında 17 yaşındaydı. ankara devlet tiyatrosunun dahi öğrencisi idi. ama yok, ekşisözlük'ün her b.ku bilen kalemlerine göre meydanı boş bulmuşmuş, her şeyi babasına borçluymuş; sanatçı değilmiş; hadi lan.. tiyatro yerine şov dünyasını, sahneyi ve parayı seçmiştir. türkiye rengidir. ömrü uzun olsundur.
oyuncu ödüllerinde cinsiyet ayrımının kaldırılması
-
film ödüllendirmelerinde en iyi erkek oyuncu, en iyi kadın oyuncu, en iyi yardımcı erkek oyuncu, en iyi yardımcı kadın oyuncu gibi ayrımların kaldırılarak en iyi oyuncu, en iyi yardımcı oyuncu ödülüne dönüştürülmesi olayı.
ilki gelecek yıl berlin film festivali‘nde gerçekleşecektir. oscar ödülleri‘ne de sirayet eder mi bilemiyorum.
gerekçe: en iyi yönetmen, en iyi kurgu gibi ödüllerde cinsiyet ayrımı yokken oyuncularda neden cinsiyet ayrımı var?
bu kararı destekleyen kadınlar da var, karşı çıkan da.
bence, bu tekleştirmenin organizatörlerden başka kimseye faydası yok. kasadan 2 ödül parası çıkacakken tek ödül parası çıkacak.
ayrıca, erkek ve kadın adaylar arasından ödüle erkek oyuncu layık görülürse, jüriler kadın düşmanı diye yaftalanacak. bunlar yaşanmamış şeyler değil.
eğer kadınlar yararına bir değişiklik yapılacaksa tam tersi yapılmalıydı. en iyi erkek yönetmen, en iyi kadın yönetmen diye ayrılabilirdi. mesela oscar ödülü alan en iyi yönetmen kaç tane kadın var aklınıza gelen? ya da en iyi kurgu? benim aklıma gelen matrix‘in yaratıcıları wachowski kardeşler var, onlar da sonradan ameliyatla kadın olanlar.
olimpiyatlarda neden erkek/kadın ayırırsınız? çünkü erkek ve kadını birlikte yarıştırırsan kadın dezavantajlı olur. yıllardan beri sinema sektöründe erkek hegemonyası vardır. en iyi makyaj ve en iyi kostüm dışındaki diğer kategorilerde ödül alanlar zaten neredeyse hep erkek. burada ödül verirken erkek/kadın diye bir ayrım yap ki başarılı kadın yönetmenleri, kurgucuları, bestecileri de görebilelim.
şapırdatarak yiyip höpürdeterek içen insan
-
babam. bir bardak soğuk suyu bile içerken höpürdetir. bu yaşta sinirden saçlarım döküldü.
hilal cebeci
-
(bkz: memintolar da tombiktoymuş)
çok sonradan edit: en beğenilen entrilerimin en tepesinde bunun olmasından utanıyorum.
tayyip'in boris johnson ile şakalaşması
-
rte elini, borisin omuzuna atınca, dümdüz karşıya bakıyor.
kuvvetle muhtemel karşıda, cumhurbaşkanlığı fotoğrafçısı var ve ona poz verdi rte.
düşünün, rte elini boris'in omuzuna koymuş, üstünlük kurar gibi karşı kameraya poz veriyor. bugün yarın fotoğraf medyaya düşer. bizim akp'liler de "canım reisim, nasılda diz çöktürdü ingiltereye" diye sevinir.
final four'da iki türk takımı olması
-
torbadan top çekilmiyor burada. neymiş olasılığı 1/16 olan şeymiş. bu kafayla erzurumspor ile galatasaray'ın da şampiyonluk şansları eşit oluyor.
türk basketbol tarihinin en büyük başarısıdır fenerbahçe'nin euroleague şampiyonluğu sonrası.
arabası evin hizasını geçtiği için öldürülmek
-
şerefsizlerden birisinin elinde balta var onunla vuruyor darbeyi. bu nasıl bir barbarlık.
en ağır cezayı almaları dileğiyle.