hesabın var mı? giriş yap

  • kadınlar, rüyalar, ejderhalar adlı deneme kitabında şöyle der;

    "biz, tekil kişiler olarak, ruh olarak birer birer yaşarız. kişi, tek bir kişi olarak. ortaklık, umut edebileceğimiz en iyi şeydir, ve ortaklık çoğu kişi için dokunmak demektir: elinizin bir başkasının eline dokunuşu, birlikte yapılan iş, birlikte çekilen kızak, birlikte edilen dans, beraber dünyaya getirilen çocuk. biz sadece tek bir vücuda ve iki ele sahibiz. bir çember oluşturabiliriz, ama bir çember olamayız."

  • klasik türk düşünce şeklini gösteren cümle. neden sigara içmeyenlere daha fazla maaş verilmesi önerilmez de sigara içene daha az ödeme yapılması önerilir. büyük ihtimalle bunu öneren zengin bir patron değil 3 kuruş maaş alan bir çalışandır. kraldan çok kralcı olmak böyle bir şey.

  • çok normal ve olması gerekendir. iş sözleşmesi iki taraflıdır ve bunun evlilik sözleşmesi ile karıştırılmaması gerekir.

    özel durumlar dışında kişi daha az çaresiz olacağından görüşme daha sağlıklı bir zeminde yapılacaktır. ne iş olsa yaparım moduna giren bir kişi ve bunu fırsat olarak kullanan işverenin birlikteliği ilerleyen zamanda kesin çatırdar zaten.

    kendi çapında bir yöneticiyim ve bana bağlı kişilerin iş görüşmesi yapmasından zerre rahatsızlık duymam. hatta isterlerse beni referanslarına yazabileceklerini de söylemişimdir hep.

    bir patron veya yönetici dolu olan bir pozisyona yeni eleman almak için önce çalışanını çıkartıp iş görüşmelerine daha sonra başlamaz. bu ne kadar normalse bir çalışanın iş görüşmesi yapması o kadar normaldir. zaten o işverenin görüştüğü kişilerin çoğu bir yerlerde çalışıyor.

    bir şekilde çalışanlarının iş görüşmesi yaptığını öğrenip işten çıkarttıklarını anlatmışlar. yapmayın. bu herkesin hakkı.

    eğer çalışanınız iş arıyorsa büyük ihtimalle mutsuzdur. mutsuzluğun çeşitli sebepleri olabilir. maaş konusu bunlardan sadece bir tanesi. ve inanın en önemlisi değil. o kişiyle uzun süre çalışmak istiyorsanız mutlu olmasını sağlayın. aksi halde her yeni gelene iş öğretmekle uğraşır durursunuz.

  • kazıyı bütünüyle aydınlatamasa da en azından bir ışık tutacağına inandığım bir bağlantıya ulaştım. inandığım diyorum çünkü sadece kişisel görüşüm, bir delile dayanmıyor. british museum'un online arşivinde türkiye başlığında 79 bin eser var ve bunların tam 900'ü 81 ili bulunan ülkenin orta popülerlikteki bir ili olan mersin'in 13 ilçesinden biri ilçesi olan tarsus'a ait. tarihi eserler ile ilgili temel düzeyde bir alakaya sahip herkesin, british museum'un dünyanın her bölgesinde bulunan her yeni eserin ilk alıcısı olmak için büyük bir çabasının olduğunu bilir. yorumu size bırakıyorum.

    https://www.britishmuseum.org/…/search?place=tarsus

  • bu adam büyük adam be. geçenlerde iz tv de bir belgesel izliyorum, yeşilçam ile ilgili.. röportaj yapıyorlar yeşilçam'ın emektarlarıyla, tarık akan'a sıra geldi, ben hayatımda böyle mütevazı bir adam görmedim. konuşması şu şekildeydi;

    komedi oyuncusu olmak çok zor, ben hiçbir zaman bir komedi oyuncusu olamadım, etrafımdakiler, kadroda bulunan arkadaşlarım iyi birer komedi oyuncusuydu, kemal sunal, zeki alasya, metin akpınar, adile naşit, münir özkul. ben onların sayesinde bu kadrolarda parladım.
    yani adam demiyor ki ben olmasam bunlar hikaye, ben başrol oyuncusuyum, benim egom tavan vs. tarık akan'ın oynadığı yüzlerce başrol filmi vardır ama adamdaki saygıya bakarmısın, eski devrin filmleri bir başka olduğu gibi, oyuncuları da çok kıymetli ve çok efendi. tarık akan hala yaşıyor ve yaşıyorken bu adamın kıymetini bilelim.