ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
öğrenci evinde yaşanabilecek en dumur olaylar
-
gecenin bir vakti başka bir evden ders notları * almak için giden ev arkadaşını beklerken kapının çalması, arkadaş döndü sanılarak kapının açılması, kan ter içinde iki travesti ile burun buruna gelinmesi, haydutun biri kovalıyor, bi beş dakka durabilir miyiz demeleri, şaşkınlıkla içeri davet edilmeleri, ev arkadaşının yarım saat sonra döndüğünde evde biri patates soyan, diğeri tavada kızartan iki travesti ve salonda uyuklayan arkadaşı ile karşılaşması.
babanın söylediği unutulmayan sözler
-
" oglum korkaklar hiçbirşeye sahip olamazlar, olsalar da tadını çıkartamazlar. korkma..."
yıl 2000. lise 1 deki sevgilimin eski manitası ve arkadasları tarafından tartaklandıktan sonra.
çocuğunun elini yüzünü hayvanlar gibi silen anne
-
aynı annenin, çocuğuna külotlu çorap giydirirken külotlu çorapla birlikte çocuğu havaya kaldırdığı da görülmüştür.
jenerik marka
-
(bkz: daksil)
nedendir anlayamasam da bunu sanki bir tek ankaralilar anliyor. istanbullu ve izmirlilere ise tipp-ex demek gerekiyor. zamaninda farkli sehirlerin pazarlarinda bu seyi farkli firmalar saglamis olsa gerek.sey diyorum cünkü o benim icin hala daksil, sanirim zaten tam bir adi da yok, var mi ki? hata kapatici denebilir belki.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
ulan bir zamanlar bu ülkede ab süreci için kokoreç yasaklansın mı yasaklanmasın mı falan tartışılıyordu yaw ne güzel günlermiş meğer kıymetini bilememişiz ..
24 yaşında nasıl pazarcı oldum
-
pazarda bir şeyler satan ilk kadınmış gibi davranılarak yazılmış kıytırık bir hikaye. kızın tam yanında soğan satan teyze var aynı hikayeyi ona neden yazmadınız? cihangirli olmadığı için o teyzeyi kadından saymıyor musunuz ?
kevin garnett dwight howard kavgası
-
(bkz: kavga hatalı ribaunddan)
yaran diyaloglar
-
köydeki dayım annemi ziyarete gelir. yemekler yenir, çay içilir ve sohbet başlar;
- karar vedüm koyun alacam.
- neden ki dayı.
- iyi para bırakıyor. bünyamin emminin oğlu almış yedi sekiz ay sonra verdüğü paranın üç katı kazandı.
- ha şu hakan mı? tamam da sen nasıl bakacaksın ki? bağ bahçe nolcak?
- yoo ben bakmayacam, anlamam zate. hakan ilgilenecek.
- ona kaç para vereceksin?
- görürüz illa ki, verürüz bir şeyler.
- valla ne diyim, hayırlısı olsun dayı.
- amin. sen ilgilenmiyon mu? okul okudun, anlamiyo mu bu işlerden.
- ahah istanbul'da hayvan mı beslenir dayı?
- ne hayvanı la.
bizim köyde bile herkes kriptoyu konuşuyormuş. dayım da coin alacakmış.
arşimet ve newton diyalogları
-
kimin olduğunu hatırlamadığım bir karikatürde vardı (sanırım yiğit özgür'ündü). şöyle bir şeydi:
arşimet elindeki tasta newton'un yanına gider...
arşimet : lan olm buraya bak burayaaa!! suyun kaldırma gücünü buldum!
newton: peki bu ne bu elimdeki? (elinde elma tutmaktadır)
arşimet: vay ipneee... yerçekimini mi buldun lan?
newton: heralde.. sabah graham aradı.. o da bişey bulmuş ama söylemedi
arşimet: aradı mı? nasıl aradı?!
newton: lan bi dakka!!
arşimet , newton: vay ipne! telefonu bulmuş!
uzun öpüşmeden sonraki kısa öpücük
yanlış telaffuz edilen marka isimleri
-
(bkz: pull n bear)
"pul en beer" şeklinde telafuz etmek gerektiğine dair çok sağlam kaynaktan bilgim var dostlar.
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
ernst & young mülakatından:
-en sevdiğiniz evcil hayvan nedir?
-balık
-neden balık?
-balık iyidir.