ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
istanbul'u kaybettik ankara'yı kaybettik
-
hazir karantinaya alınmışken orda tutulması gereken başka bir virüs beyani.
sanki hastalik akp'li chp'li dinliyor sayin amina koydugum.
dilek imamoğlu'nun ali ismail korkmaz için koşması
-
helal olsun dedirtmiştir.
hermes çanta peşinde de koşabilirdi.
iphone 4
-
siyah olanını heryerde bulduğum ama cebimdeki 12 lirayla alamadığım cihaz. ben de sinirlenip dürüm aldım, şimdi apple düşünsün.
doktor sadık ahmet lisesi grup kavgası
-
kameranın önüne geçen şahin ibnesi yüzünden ilk yumruğu kimin attığını izleyemediğimiz kavga.
merve büyük'ün sirenle emniyet şeridini kullanması
-
futbolcu adem büyük‘ün eşi merve büyük’ün adeta bir milletvekili gibi çakarlı, sirenli araç kullanıp emniyet şeridini ihlal etmesidir.
video
trafikteki herkes enayi ama bu ablamız akıllı. umarım şu olay gündeme girer de yüklü bir ceza alırlar.
haber
31 aralık 2011 istanbul'da itfaiye aracına saldırı
-
kimliği henüz belli olmayan ve yasadışı terör örgütü lehinde eylem yapan grup tarafından 31 aralık 2011 günü küçükçekmece kanarya'da gerçekleştirilmiştir.
400-500 kişilik grup önce sahte yangın ihbarı vererek bir süpermarketin yandığına dair birkaç farklı telefon ile önce 155 polis imdat arıyor ve polis imdat'ta söz konusu ihbarı itfaiyeye yönlendiriyor.
itfaiye komuta merkezi de işyeri yangını olarak polisten gelen ihbarı hemen değerlendirip sefaköy ve yeni mahalle itfaiye ekiplerini verilen adrese çıkarıyor.
sefaköy'den 3, yeni mahalle'den 2 araç olay yerine kısa sürede varıyor.
söz konusu adresin olduğu sokağa iki ekip arka arkaya giriyor ve sokakta duman ve panik yapmış vatandaş yerine ellerinde taşlarla ve yanık vaziyette bekleyen molotof kokteylli saldırganlarla karşılaşıyor.
sokağın henüz başında olunmasına karşın bayır aşağı olan sokakta planlanan bu saldırı eylemi tıkır tıkır işliyor ve itfaiye araçları bayır aşağı doğru yönü olan sokakta saldırıdan kaçmak için geri geri gitmeye çalışırken hooop diğer bir grup sokağı kapatıp yeni mahalle'nin 2 itfaiye aracını sıkıştırarak taşlarla önce camları kırıp içine molotof atıyorlar...
bu esnada 2 kişi itfaiye aracının tepesine çıkıp su tankı üstündeki yangın kancasını kabinin camından içeri doğru, şöförün kafasına doğru saplamaya çalışıyor ama cam komple kırılamayınca sadece kafasını zedeliyor... gözü dönmüş saldırganlar itfaiyecileri öldürmek için elinden geleni yapıyor...
can havli ile oraya yangın söndürmek için giden itfaiyeciler araçtan dışarı çıkıyor ve geri doğru kaçmaya çalışıyorlar.
bu esnada yeni mahalle ekibindeki itfaiyecilerden biri de sokak girişinde olaydan kaçmaya çalışan sefaköy ekibinin su tankının yanındayken saldırı yapan grubun taş saldırısında bolca kaldırım taşını vücudunun çeşitli yerlerine yerken bir yandan da araca çıkmaya çalışıyor ve saldırganlar itfaiyeciyi tutunduğu merdivenden aşağı çekmek için boynundan asılıyor ve o esnada hareket eden araçtan ötürü bir şekilde dengesini kaybedip düşüyorlar.
yeni mahalle'nin 2 itfaiye aracı saldırganların yağmasına uğruyor ve aracın kabini yavaş yavaş yanmaya devam ediyor.
itfaiye aracının ekipmanları alınıp yerlere atılıyor ve zarar verilmeye devam ediliyor.
sefaköy ekibi yeni mahalle ekibini kurtarmak için kanarya polis merkezi'ne sığınıyor ve yaralanan itfaiyeciler için yardım istiyor.
bu esnada sefaköy 10, yeni mahalle'den 6 itfaiyeci olmak üzere 16 kişi saldırıya maruz kalıyor.
yeni mahalle ekibinden de 3 personel ciddi şekilde yaralanıyor, (birinin kafası yarılmış, su tankı arkasına asılanda ciddi zedelenmeler var, birinin de bacaklarına kaldırım taşı ile vurulmuş.)
polisin olay yerine panzerle gitmesine kadar saldırgan grup çoktan dağılmış ve kaçmış oluyor.
2 aracın camları kırılmış ve birisinin kabini ciddi manada yanmıştı. saldırganlar itfaiye aracına daha fazla zarar vermek için ele geçirdikleri aracı başka bir araca da çarptırmış olduğu da olay yerine geri dönüldüğünde görülüyor.
polisin geç te olsa emniyeti sağlamasıyla saldırıya maruz kalan yeni mahalle ekibinin araçları ile sefaköy ekibinin araçları polis merkezi önüne çekiliyor ve hasar tespit başlıyor...
yeni mahalle ekibinin 2 aracı kullanılmaz duruma gelmiş. sağlam lamba, cam kalmamış, saldırıda kullanılan taşlar da kabin içlerinde saldırının şiddetini kanıtlıyordu.
sefaköy ekibinin yeni mahalle ekibinin hemen arkasındaki araçlarından sadece en baştaki aracın tüm camları kırılmış ama molotof isabet etmediği için ve nispeten arka sırada olduğu için rahatça kaçabilmişlerdi.
araçların görüntüleri:
http://img577.imageshack.us/…049/20111231162051.jpg
http://img198.imageshack.us/…215/20111231162035.jpg
http://img11.imageshack.us/…/117/20111231162023.jpg
http://img838.imageshack.us/…663/20111231161851.jpg
http://img607.imageshack.us/…461/20111231161833.jpg
http://img521.imageshack.us/…299/20111231161824.jpg
yaralı itfaiyeciler hastaneye sevk edilip tedavileri yapılıp olaydan 5 saat sonra taburcu edildiler ve darp raporu almalarına rağmen nöbetlerini bitirmek istediklerini söyleyip görev yaptıkları gruba geri döndüler.
bu acı olay cidden çok ucuz atlatıldı ve herhangi bir görüşün tarafı olmayan, amacı sadece yardım etmek, zorda olanın imdadına yetişmek olan itfaiyeciler için yeni yıl kabus dolu bir gün ile başlamış oldu.
insan bunu kabullenemiyor, oraya gelecekleri kesin olan ve hamam böceğinin bile kaçtığı ateşin üstüne onu söndürmek için savaşa gider gibi cesurca giden itfaiyecilerden neyin hıncı, neyin öfkesi çıkarılmaya çalışılıyor.
dün bu mevzunun peşinde polis merkezi-hastane-itfaiye üçgeninde koşarken yaralı olan ve ciddi acısı olan itfaiyeci bir ara "abi yangının ortasında mahsur kalsam yemin ederim korkmazdım ama taşlarla üstümüze saldırdıldığına ve molotof araca isabet ettiğinde çok korktum çünkü böyle bir olayda ölmek istemedim o an... eğer öleceksem birine yardım ederken ölmeliyim" dedi...
bu sözleri duyunca aklımdan aynı tip saldırıya 2 sene önce gazi mahallesi'nde maruz kaldığım an geldi... aynı şeyi bende düşünmüştüm bunu fark ettim.
dün yaşananlar basına yılbaşı etkinliklerinden ötürü pek yansımadı.
yansımaz da zaten.
fdes üzüntü ile bildirdi.
sevilen şiirin en vurucu cümlesi
osmanlı devletinde en gariban toplum
-
etrak bi idrak (idraksiz türkler) diye aşağılanan, celali ayaklanmalarından sonra ata binmesi bile yasak edilen, savaşlarda devşirme yeniçerinin önünde yalın kılıç savaşa ilk sürülen ve tabi kırılan, tahsildar kamçısı altında inim inim inleyen, dili kültürü her daim hakir görülen "türkler"dir efendim.
edit : başlık başa kalmış.
iş dünyasında kullanılan moda sözler
-
"sikicem yapacağınız işi!"
henüz tam yaygınlaşmadı ama çalışmalarım sürüyor.
tozkoparan iskender
-
okçuluğuyla ünlenmiş bir zat. yanlış hatırlamıyorsam 841 metre gitmişti attığı ok, neredeyse 1 kilometre. kafanızda bir hayal edin 1 kilometreyi, okun şiddetini, alacağı rüzgarı, havada mermi gibi gitmesini... dehşet. günümüzde modern yaylarla bile bu kadar uzak mesafeye atılamamış sanırım, en çok buna şaşıyorum. adam nasıl bir kuvvet uygulamış öyle ya? bir de düşünün, 40-50 libre yaylar mülayim yay olarak geçiyor osmanlı'da. bu adam yaklaşık 1 kilometre ok atmak için en az bi 90-100 libre yay kullanmıştır diye düşünüyorum. yani 50 kilo. daha düşük libreli bi yay olsa, atılan ok imkanı yok o kadar gidemez. 50 kiloyu da günümüz insanı 2 eliyle asılsa çekemez, adamda nasıl bir kaslı vücut vardı acaba... insan gerçekten hayret ediyor, ben bugün 50 libre yayı anca çekebiliyorum (25 kilo).
düzenleme: iskender'in attığı ok 847 metre imiş.
karizmatik cevaplar
-
- orhan abi ikinokta yetmez abi bi de parantez ekleyecen gülmek için, :) yani
- ben gözlerimle gülüyorum sadece : yeter bana... nası göndercez şimdi bunu
- send'e bas abi
tv yarışmalarında verilmiş ilginç yanıtlar
-
passaparoladan;
-bir örümceğin peter parker isimli lise öğrencisini ısırması sonucu meydana gelen süper kahraman. ö1, ö2, ö3...
-öri potır.
amerikalıların türk ırkına büyük saygı duyması
-
herkes tarafından bilinen bir gerçek.
bir keresinde bana kabab sandnigger diyen bir amerikalıyı öldürmüştüm.
cebinden nutuk çıkmıştı.
celal şengör'ün savcılığa verdiği bilimsel savunma
-
en azından bazıları gibi kıvırmamış, sözlerinin arkasında durmuştur.