hesabın var mı? giriş yap

  • bir erkek için ideal sevgilinin sözlükteki karşılığıdır şüphesiz.

    kendisini dürttüğünüzde alacağınız tepkiler müthiş yumuşak bir ses tonuyla "efendim?", "evet?", "hazır!" cevapları olur. ilişmezseniz gıkı çıkmaz, ölene kadar bir "ah"ını duyamazsınız. yok efendim "k.çımın şurası ağrıyor", "ben burda ölüyorum sen community shield izliyorsun!" ne bileyim "yine ne var ne istiyorsun senin yüzünden bıdıbıdıbıkbık ....(12-13 dk sonra) hep böyle oluyor!" yok.

    bir işiniz mi düştü? "yaparım", "oduncu, madenci, seyis(oha!)". karnınız mı acıktı? "hemen geyik vurup getiriyorum hayatım". bak "yapmam" asla yok. "sevgilimin karnı aç, gerekirse yaban domuzuna dalarım" mantığı var hatunda. ölüme gidiyor gıkı çıkmıyor yahu. dışarı mı çıkacaksınız? hazırlanma süresi yaklaşık 20 saniye. anlattıkça elim ayağım titriyor abi ya. hatuna "gel" diyorsun, taaa surların öbür tarafından dolaşıyor geliyor. gözyaşlarım sel oldu yemin ederim.

  • "micheal jackson taklidi yapayım diyen arkadaşıma yap dediğimde ölü taklidi yaptı o gün bu gündür görüşmüyorum. "

  • şeye benzemiş. argodaki anlamını bilen bilir.

    küçükken okulda birbirimize iki baş parmağı ve iki işaret parmağıyla bu hareketi yapardık.

    şöyle: görsel

  • dün gece yatmadan deneyip, gerçekleştiremediğim olay. şöyle ki; gecenin bir vakti otogar gibi bir yere giderken buldum kendimi. yolda yürürken "aha rüyadayım" dedim ve kontrol edebileceğim için çok mutlu oldum. sonra "öncelikle bi' gündüz olsun" dedim. güneşi doğdurtamadım(?). otogarda bekleyen bir gence yaklaştım. "nasıl olsa bu adam da rüyanın içinde bir karakter olduğundan nasıl yapacağımı bilir." diye düşündüm ve "güneşi nasıl doğurabilirim?" dedim. "dalga mı geçiyon olm sktirgit" tepkisi aldım. sonra yerde bir yumurta gördüm. eğilip aldım yumurtayı ve yaşlı bir adam bana "burda o yumurtalardan 100 tane var. hepsini bulursan güneş doğar." dedi. çok üzülüp uyandım. kimseyi bu kadar uğraştırmıyorlar lan. bana gelince niye böyle!

  • adam onun içine yüksek fruktozlu mısır şurubunu basacak. bu şekilde ürünün maliyeti azalırken üstüne raf ömrü artacak. yani 10 liralık ürün bu şekilde 5 lira olacak. diğer taraftan günümüzün gençleri şehirlerdeki betonlaşma ve internet çağında olduğumuzdan dolayı daha hareketsiz yaşadıkları için obez olmaya çok yatkınlar. üstüne türkiye'de 40 yaş üstünde düzenli spor yapan insan sayısı çok az. sen böyle bir ülkede kotayı düşürmen gerekirken artırıyorsun. hani ilaç üreten bir ülke de değilsin bunlar ülke için hep sıkıntı.

    son olarak beni üzen başka bir konu da sözlükte bile şu konu gündem olmuyor. halbuki büyük bir skandal bu. halkımızın bu bilinçsizliği yüzünden maalesef türkiye'de hastalıklar artmaya devam edecek. galiba günümüzde savaşlar bu şekilde oluyor. bizler içinde olduğumuz farkına varamıyoruz.

    edit: imla

  • vergiler devlete gidiyor, hırsızlık süpermarketten yapılıyor. devlet vergisini süpermarket tedarikçisinden aldığı zaman yine alıyor. bunu savunan evinde hırsızlık yapıldığında hırsızın ben gelir adaletsizliğine karşı başkaldırı yapıyorum dediğinde, haklısın demesini gerektirir. suçtur, hatta suça teşviktir.