hesabın var mı? giriş yap

  • arkadaşların üniversiteye maymun getirmesi. kapıdaki güvenlik görevlisi "hayvan sokmuyoruz arkadaşlar üniversiteye ayıp bu kadarına da" diyince arkadaşlardan birinin cevaben "hayvan değil abi bu burada okuyor erasmusla geldi." demesi. güvenlik görevlisi 5 saniye boyunca system error verip sonra kendine gelmişti.

    bu arada maymun hakkaten erasmusla gelmişti. daha doğrusu erasmusla gelen bir elemanın maymunuydu.

  • kazının yeni yeni başladığı, kazı alanına arkeologların serbestçe girebildiği günlerdi.. ismini hatırlamadığım genç bir arkeolog, kazının aşama aşama fotosunu paylaşıyor, kazının ilerleyişi hakkında bilgiler veriyordu. arkeolog'un son tweeti, kelimeleri tam olarak hatırlamamakla beraber " sasani hükümdarı shapur'un kişisel serveti olduğu tahmin edilen, içlerinde envai çeşit değerli mücevher, dönemin ünlü pers büyücülerine ait değerli büyü kitapları ve el yapımı özel işlemeli savaş aletleri ve zırhlar bulunan çeşitli büyüklüklerde sandıklar bulundu" şeklindeydi. tweet aynı gün, atıldıktan birkaç saat sonra silinmişti. yanlış hatırlamıyorsam arkeolog da birkaç gün sonrasında hesabını kapatmıştı. hesabı kapattıktan bir süre sonra da bölge tamamen koruma altına alınmıştı.

  • --- spoiler ---

    ayının saldırdığı sahnelerin özel efekt ile yapıldığına emin miyiz?
    leo kardeş oscar uğruna gerçek ayıyla boğuşmuş olmasın!

    -evet leo sen kendini sağdan sola attırıver, biz efekte gerisini hallederiz.
    +gerçek ayı gönderin
    -efendim?
    +gönder gelsin!

    --- spoiler ---

  • bu hakimler de kendini iyice bir şey zannetmeye başladı.

    sizin borunuz sıradan vatandaşa ötüyor. o doktorun abisi akp ilçe başkanı olsa haritadan yer beğenecektin kendine.

  • var ya belki de bu işte en az suçu olan esnafı hedef gösteriyor durmadan. vatandaş da sanıyor ki esnaf 5'e alıp 15'e satıyor. ve aynı esnaf hala bunlara oy veriyor. nasıl bir akıl tutulmasıysa artık

  • az önce aklıma gelen olay. birazdan tayyip erdoğan ve fatih terim'e mail atacağım bu linki, artık uygun görürlerse...

    öncelikle tüm ülkeler ve nüfuslara bakıyoruz.
    http://en.wikipedia.org/…s_and_dependencies_by_area

    ben yukarıdan aşağı bir göz gezdirdim kolaylık olsun diye. 249 ülke varmış dünyada. rusya, kanada, çin, abd, brezilya, hindistan, arjantin, fransa, almanya, ingiltere, israil, ispanya, italya, japonya, pakistan, kuzey kore, avustralya, güney kore'ye şimdilik bulaşmamak lazım, bunlar baya güçlü. vatikan'a da saygıdan dolayı savaş açmayalım. çek cumhuriyeti de bize ters gelen bir takım onları da çıkardım. kaldı 228 ülke. dakikalarca internetten araştırdım bir vanuatu'yu bir laos'u alamamamız için hiç bir sebep yok arkadaşlar, nasıl gelmedi şimdiye kadar aklımıza bu. boş boş takılacağımıza az fetih yapalım elimize mi yapışır.

    tamam osmanlı imparatorluğu işi yürümedi ama hatalarımızdan ders aldık... hepimiz az çok muhteşem yüzyıl'ı izleyen insanlarız sonuçta. birbirimize destek olursak maldivler'e vizesiz gitmemiz işten bile değil.

  • pek çoğu sadece evlenilen kişi ile ilgili olan detaylardır. mesela:

    sen eğer sadece yazın bacaklarını alan bir kızla evlenirsen muhtemelen evlenince bacaklarını almaz.

    ya da aynı şekilde horlayan bir adamla evlenirsen evet, evlenince de o adam horlar.

    dişlerini fırçalama, ağız suyu kullanma alışkanlığı olmayan, dişlerinde çürükler olan, sigara içen bir kadın/erkekle evlenirsen sabahları ağzı kokar.

    görücü usulüyle evlenmediyseniz bunları geçelim.

    banyoda geçen şeyler de tamamen kişilikle alakalıdır. ben duş alırken kimse banyodaki tuvaleti kullanamaz ya da ben tuvaleti kullanacaksam kimse banyoya ayak basamaz.

    eşim benim yanımda gaz çıkartmaz mesela, ya da ben onun yanında çıkartmam. çünkü taa çıkmaya başladığımız dönemden beri ben bu konuda dikkatli olmuşumdur. ya da mesela o bir kere geğirmiştir benim yanımda, ben de kibarca bunun çok ayıp olduğunu düşündüğümü söylemişimdir. ve evet ben evleneceğim kişiyi doğru seçtiğim için o benim bu düşünceme de saygı gösterir.

    burda gelip eşleriniz hakkında atıp tutmanızı geçtim, yazdıklarınızı okudukça evliliğinizi öylesine yaptığınız düşüncesi oluşuyor bende, o evliliğe dair mide bulandırıcı bir detay oluyor haliyle de.

  • bu nasıl bir gazeteciliktir.
    alın teriyle yerin metrelerce altında şerefiyle çalışan bir madenciyi kıyaslayacak başka birini mi bulamamışlar da bu "şey" ile kıyaslıyorlar.

  • bu olay, köprüleri bayram hediyesi olarak ücretsiz yapmaya benzemez ağalar. adam sana sattığı ürünün en temel özelliklerinden birini uzaktan tek tuşla değiştirebiliyor; otomobil gibi bir üründe ikincil bir iradenin bana ortak olması fikri açıkçası hiç hoşuma gitmezdi. hatta "abd'de yaşasaydım kesin tesla kullanırdım" olan fikrim şu anda "tesla sahibi olsam yarın gider satardım amk arabasını" şeklinde evrildi.

    bazı makul kullanım alanları olabilir bu özelliğin. mesela polis tarafından takip edilen bir tesla, uzaktan tek tuşla deaktif hale getirilebilir ya da aşırı hız yapan bir sürücünün hız limiti uzaktan kontrolle düşürülüp güvenli seviyeye çekilebilir vs. bunlar toplum için faydalı müdahaleler olabilir. lakin toplumsal fayda sağlıyoruz ayağına benim aracımın "erişilebilir" hale getirilmesi çok tehlikeli. ileride bu tip araçlar çok daha yaygınlaştığında milyonlarca araç kullanıcısını ticari amaçla sömürebilecek ya da çok ciddi bir terör hedefi haline getirebilecek bir uygulama bu.

    elimizin altında sözümona tüm dünyaya açıldığımız bir internet bağlantısı var. wikipedia bile bir gece ansızın erişimimize engellendi amk. devlet sırf kendine tehlike oluşturmasın diye zaman zaman, hatta paranoyakça sosyal medya sitelerinin trafiğini kısıtlamıyor mu? deli olmuyor muyuz? bu tür durumlarda bağımsızlığımız ve kişisel haklarımız çiğnenmiyor mu? kişisel otomobilin uzaktan kontrol edilebiliyor olması da tam olarak bu potansiyeli taşıyor işte. şu son habere konu olan yazılım müdahalesi müşterilerine ekstra seyahat şansı veren ve kimileri için belki de hayat kurtaran bir "kıyak" gibi görünse de beni ziyadesiyle geren bir hamle.

    en son, boston dynamics'in insan gibi yürüyen ve tekmelenince dengesini korumayı başaran robotlarını gördüğümde böyle tuhaf hissetmiştim.