ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
f. terim'in barcelona'nın başına geçeceği iddiası
-
karakter sınırına takıldığı kesin olan olay.
ismailağa cemaati'nin yılbaşı yürüyüşü
-
10 kişi toplanıp tarikatlardaki çocuk istismarına karşı yürüyüş yapsak hem dayak yeriz hem de hakkımızda en az 5 dava açılır.
böyle de iki yüzlü böyle de adaletsiz bir dönemden geçiyoruz.
bekara ev yok
-
ev aradığım günlerden birinde emlakçı:
"ev sahibi evcil hayvan ve bekara sıcak bakmıyor" demişti..
ben de kuyruğumu bacaklarımın arasına sıkıştırıp çıktım evden.
marmaray en büyük liderin kim olduğunu gösterdi
-
marmaray açılışını 29 ekimde yaparak gercekten kimin en buyuk lider oldugunu göstermiştir. :)
10 ağustos 2020 paü rektörünün görevden alınması
-
kim ne derse desin sosyal medyanın gücüdür.
neler neler dönüyor, sosyal medyaya yakalananlar karşılığını buluyor. geri kalan aynen devam.
türkiye borunu çıkarmaya başlayınca olabilecekler
esra erol ve kocasının günde 100 bin tl kazanması
-
sadece esra erol'un değil, ülkenin de varoş olduğunu gösterir.
pegasus'un trabzon yolcularına 2 bin tl ödemesi
-
ben pegasus'u tanıyorsam havale ücretini yolculardan kesmiştir.
ingilizce konuşurken yapılmış en büyük salaklık
-
work and travel ile yurtdışına giden bir arkadaş, otelde çalışmaktadır.
biri çağırır ve "iron (ütü)" ister.
bizimki gider, ayran getirir.
bunu gören adam sinirlenir,
eliyle bir şeyi ütülermiş gibi yaparak "iron! iron!" der.
bizimki ayranı çalkalar.
zehra çilingiroğlu'nun bir kızı hastanelik etmesi
-
atılan çay "yeşil çay"mış. şimdi rahatladım lan. bu elim olaydan haberdar olduğumdan beri na şuramda yumru gibi takılıp kaldıydı 16 yaşında çocuklar neden demlik demlik çay içiyor diye.
benim o yaşlarımda demlik demlik çayı bir solcular kafelerinde, bir de ülkücüler ocaklarında içerdi. aslında çayın kralını ışık evlerinde şakirt bebeler içiyormuş da haberimiz yokmuş. neyse.
(bkz: çay şakirdin mazotudur)
aklıma sosyete kafelerinde ellerinde kara kara rize/kaçak karışık çay içen, küp şekeri hızlı erisin diye kaşık darbeleriyle parçalayan zengin bebeleri geliyordu. bu uyumsuz, bu eğreti görüntü bana tarifi imkansız acılar zerk ediyordu.
sonunda akşam gazetesinin haberinde söz konusu çayın "sıcak yeşil çay" olduğunu öğrendim de kendime geldim. o olur bak. yeşil çaysa olur.