hesabın var mı? giriş yap

  • bu kadın ve türevleriyle bir şekilde orta yol bulup yanına çekecek olan kimseye oyumu da hakkımı da helal etmem. tek tek yargılanacaklar. tek tek hesap verecekler. biz de elimizde çekirdek televizyon başında bunların sürünmelerini izleyeceğiz. başka türlü bu gençliğin içi soğumaz.

  • atatürk'ün emriyle, türk dil kurumu özellikle öz türkçe adları derleyip bunları kitapçıklar halinde muhtarlıklara ulaşacak biçimde tüm yurda dağıttı.

    sülale adı olanlar ya da kendi seçenler vs uygun olan isteklerini yazdırdı. isteyen de bu listelerde beğendiğini seçip soyadı olarak aldı.

    bu yüzden çoğumuzun adı arapça-farsça iken soyadlarımız çok büyük oranda türkçedir.

    yaşa atatürk!

    not: sözünü ettiğim kaynak kitap bu. öyküsü de tanıtım bülteninde kısaca açıklanmış. buraya da ekleyeyim.

    --- spoiler ---

    eserin kitap olarak ikinci basımı ise 1935 yılında, ulus-devlet inşası sürecinin en önemli merhalelerinden biri olan soyadı kanunu’nun kabul ve yürürlük tarihiyle örtüşen bir dönemde, dâhiliye vekâleti tarafından yapılmıştır.

    kitap vekâlet tarafından sadece basılmakla kalmamış, ayrıca kitaptan alınan isim listeleri dönemin dâhiliye vekili şükrü kaya’nın talimatıyla anadolu ajansı tarafından gazetelere gönderilerek neşredilmiş, nüfus müdürlüklerine dağıtılmış, 1936 yılında ise kısaltılıp türk adları başlığıyla jandarma genel komutanlığı eliyle üçüncü defa basılmış, bu yolla etkisi en uzak kasaba ve köylere kadar uzanmıştır.

    böylece, bugün türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının kullandığı pek çok soyadının kaynağı olarak belge niteliğinde, batılılaşma ve vatandaşların türk kimliğiyle yeniden tanımlanma sürecinin aynı zamanda ideolojik enstrümanlarından biri olan, kültür politikasının son derece değerli bir verimi ortaya çıkmıştır.

    --- spoiler ---

  • başlık altı saçma sapan komiklikli entryler dolmadan yazayım: hic gerek yok fikir beyan etmenize, zira komik değilsiniz. yazar thy'nin bir müşterisi olarak firmanın en çok talep gören domestik hatlarından birindeki bir soruna dikkat çekmiş. bu sorun son senelerde birçok müşteri tarafından da dile getiriliyor. benim de başıma geldi çok kereler. insanlar sabahın köründeki bir uçağa diğer şehirdeki iş toplantısı için binip uçakta yapacağı kahvaltıyı bekliyor olabiliyorlar. kimse uçağa sandviç yemek için binmiyor evet, hosteslerin de garson olmadığının bilincindeyiz. fakat bir şeyi yapacaksan düzgün yapacaksın, eleştirmedikçe, dile getirmedikçe de düzelmiyor çoğu şey.

  • zamanın ötesinden gelen edit: arkadaşlar ilk entry uçmuş ilgili kaza şudur: kaza
    motorcunun haklı tavırları, masrafımı karşıla git saçmalıkları irrite edebilir...

    motorların trafik kuralları farklı mı bilmiyorum ama sağdan araç geçilmez. bu durumda motor suçlu oluyor.

    edit:
    kanun numarası: 2918 (karayolları trafik kanunu)
    madde 54/3
    geçme, geçilecek aracın solundaki şeritten yapılır. geçilecek aracın sürücüsü ses ve ışık cihazları ile uyarılarak, geçerken kullanılan şeritte güvenli mesafe gidildikten sonra işaret verilip izlenecek şeride girmekle tamamlanır.
    araçların sağından veya banketlerden yararlanmak suretiyle geçmek yasaktır.
    ancak, herhangi bir araç, başka bir yola, karayoluna bitişik bir mülke girmek veya sola yanaşıp durmak için bu niyetini sola dönüş işareti ile belirtmiş ise bunların sağındaki şeritten geçilebilir.

    motorun herhangi bir özel mülke girme veya durma gibi bir derdi olmadığı için suçludur ve polis suser'in dediği de yanlıştır. işine daha fazla saygı duyup öğrenmesi dileği ile.

  • kendisini, 250 gramın peşinde olduğu için mezhep değiştiren ve kendi kilisesini kurarak (bkz: anglikan) katolikten çıkan sapkın, cani ve zikine düşkün kişi olarak nitelemek magazincilik yapmaktır. bu adamın ziki sayesinde ingiltere'de modernleşmenin en önemli adımı atılabilmiştir. yine bu zik sayesinde dinin devlet üzerindeki tahakkümüne son vermiş ve doğu roma imparatorlarına benzer bir şekilde devletin-kralın din üzerindeki hakimiyeti sağlanmıştır. katolik kilisesinin ekonomik, syasi ve hatta sosyal etkisi kırılmaya başlanmıştır. bunun uzun vadeli etkileri rönesans, reform, endüstri devrimi, aydınlanma çağı, laisizm, halk-millet egemenliği vs her yerde görülecektir. kısacası modern avrupa medeniyetinin temelleri kısmen de olsa henry 8'in ziki sayesinde atılmıştır.

  • ikişer defa padişahlık yapanlar; ikinci murad, fatih sultan mehmet ve birinci mustafa'dır.

    ilk sekiz padişahtan sonraki 28 padişah yavuz sultan selim'den itibaren halife ünvanına sahip olmuştur ki abdülmecid efendi de son halifedir lâkin saltanata sahip olmamıştır.

    36 padişah olsa da kuşak sayısı 21'dir.*

    sadece 14 farklı isimde padişah var olmuştur:

    bir; orhan, ibrahim, abdülmecid ve abdülaziz

    iki; bâyezid, süleyman, mahmud ve abdülhamid

    üç; osman, selim ve ahmed

    dört; mustafa

    beş; murad

    altı; mehmed olarak son bulan bir isim silsilesi.

    padişahlardan yalnızca 16'sının lakabı yahut ünvanı vardır:

    osman ( gazi )
    orhan ( gazi )
    murad ( hüdavendigar )
    birinci bayezid ( yıldırım )
    birinci mehmed ( çelebi )
    ikinci mehmed ( fatih )
    birinci selim ( yavuz )
    birinci süleyman ( kanunî )
    ikinci selim ( sarı )
    üçüncü mehmed ( eğri fatihi )
    birinci mustafa ( deli )
    ikinci osman ( genç )
    dördüncü murad ( bağdat fatihi )
    dördüncü mehmed ( avcı )
    üçüncü selim ( halîm )
    ikinci mahmud ( adlî )

    diğer padişahlar sıra numaralarına göre isimlendirilir.

    osman gazi'den ikinci murad'a kadar ilk altı padişahın mezarları bursa'da, ondan sonrakilerin mezarları istanbul'dadır.
    lâkin vahdettin'in mezarı şam'da!

    en uzun ömürlü padişah, 78 yaşına kadar yaşayan orhan gazi, ikinci en uzun ömürlü padişah da 76 yaşına kadar yaşayan ikinci abdülhamid'dir.
    en genç ölen padişah ise 17 yaşında iken öldürülen genç osman'dır.

    en ihtiyar padişah 65 yaşında tahta çıkan beşinci mehmed reşad, en genç padişah ise 7 yaşında tahta çıkan dördüncü mehmed'dir.

    en uzun süre tahtta kalan padişah, 45 sene ile kanunî; en kısa süre tahtta kalan ise 93 gün ile beşinci murad'dır.

    ordunun başında sefere çıkmayan ilk padişah, acınası gâfil sarı selim'dir.
    hatta bu sefere çıkmayan padişahlardan bazılarına fetva ile gazi ünvanı verilmiştir ki rezaletin önde gidenidir.

    eceliyle ölmemiş padişahların sayısı sekizdir.
    murad hüdavendigar savaş meydanında şehit edilmiş, fatih ve ikinci bayezid zehirlenmiş ( kesin değil bu ), genç osman, üçüncü selim ve sultan abdülaziz öldürülmüş, sultan ibrahim ve dördüncü mustafa idam edilmişlerdir.

    yeri gelmişken, sen nasıl bir sürtükmüşsün kösem sultan.

    devlet içerisinde karışıklık çıkmasın diye yedi padişahın ölümü bir süre gizli tutulmuştur.
    çelebi mehmed'in ölümü 41 gün,
    ikinci murad'ın 16 gün,
    fatih'in 1 gün,
    yavuz'un 9 gün,
    kanunî'nin 48 gün,
    ikinci selim'in 7 gün
    ve üçüncü murad'ın 11 gün gizli tutulmuştur.

    en çok çocuğu olan padişah 100 - 130 arası sayı ile üçüncü murad'dır.

    cülus bahşişi geleneğine son veren padişah birinci abdülhamid'dir.

    halit ergenç gerçekten kanunî değil, bir aktördür.

    anthony quinn de hz. hamza değildir.

  • bir kahraman cikacak "hayir gobek bolgesi su yontemle cok da zor olmadan erir" yazacak diye her gun her allahin gunu bakacagim baslik..

    hadi be super kahraman

  • - içkiyi içen, gazı yakan ödesin
    + o zaman toprak işleyenin, su da kullananın olsun?
    - hayır. mülk allahındır
    + siz şirketi kurmuşsunuz, size bir şey olmaz hacı