hesabın var mı? giriş yap

  • telefonda müşteri hizmetleriyle sesli yanıt sisteminde görüşme yaparken bayanın 1-9 arası tuş seçim hakkı sunarken aniden bir seçim yaparak cümlesini kesmek.

    -iyi günler halkbank diyaloğa hoşg-
    -2
    -bankacılık işlem-
    -1
    -hesap bak-
    -1
    lütfe
    -(kart numarası giriliyor)
    -4 han
    -(şifre pin)

    bir kadını bir çırpıda bir anda susturmak yalnızca bu gibi durumlarda mümkün.

  • oradan buradan bilgi toplayan bir youtuber, evet olması gereken de bu zaten. dünya üzerindeki hemen her şey bir klavye kadar yakın. burada asıl takdir edilmesi gereken veya tartışılması gereken nokta sunumu ve kalitesi olmalıdır. sene 2019, hala daha burada wikipedia ve google diye ağlayanlarla dolu. sevmiyorsan izleme kardeşim bu kadar basit. adam her içeriğini kendisi sıfırdan mı yaratacak, ya da modern matematiği, nükleer fiziği baştan mı ele alacak?

  • aslında gerçek adı elinaziktir. hikayesi şöyledir; osmanlı döneminde seferden dönen yavuz sultan selim geçerken güzargahı üzerinde bulunan gaziantep'in bugünkü adıyla yavuzeli ilçesinde konaklar. yavuz sultan selim'in geleceği haberini alan yavuzeli sakinleri padişahı iyi ağırlamak için türlü türlü yemekler hazırlarlar. kim olduğu tam olarak bilinmeyen anadolu kadını patlıcanları ocakta közler, taze kuzu etini kavurur, yoğurdu sarımsaklar ve tuzlar, közlediği patlıcanları sarımsaklı yoğurt ile karıştırır ve kavurduğu eti bu karşımının üzerine alttaki karışım gözükmeyecek şekilde serer. son olarak etrafını yeşil biber ve dometeslerle süsler ve yemeğini padişaha iletir. yemeğin tadına bakan yavuz sultan selim yemeği çok beğenir ve çevresindekilere "bu yemeği hangi eli nazik yaptı" diye sorar. o günden sonra yemeğin adı elinazik olarak zikredilir. tabi geçen zaman içerisinde değişime uğrayarak alinazik adını alır.

  • ahmet hakan: "turk futbolunun geldigi hal icin endiselenmeli miyim?"
    b. albayrak: "sunu sorayim. bayern'le mi oynuyorsunuz? bayern'le isiniz var mi?"

  • bir çocukluk kahramanı.

    adam dövmesinin yanında saf, ağır canlı, temiz kalpli ama buna rağmen ezilmeyen bir insan oluşuyla gönüllerde yerini bulmuştu. kendisine yapılan kötülklere sabrederdi, sabrederdi, sabrederdi baktı olmuyor, o ünlü adamın tepesinden dik inen yumruğunu geçirirdi kafaya.

    aklımda bir boksörü eğittiği filmi (sonunda ringe kendisi çıkıyordu, gençliğinde maçtan önce bunun elini çekiçle kırıp şampiyonluğu elinden almış düşmanını iyice bir pataklayıp intikamını alıyordu) ve küçük uzaylı bir çocukla geçen maceraları kalmış..

  • yeğen (y, yaş 8), ben (b)

    yeğen ile evde baş başa yemek yemekteyken yeğenin ayranını masaya dökmesiyle başlayan diyalog.

    y: olsun dayı.

    ben cevap vermeden masayı silerken.

    y: olsun olsun.

    b: oğlum ayranı sen döktün, teselli için benim sana olsun demem lazımdı.

    y: olsun olsun.

  • çocuklar açısından hiç hoş olmasa da sorumlusu yine annedir. sen karara istinaden güzellikle çocukları versen ne onlar yıpranır ne de sen.

    ed: fikrime istinaden birkaç mal beyanda bulunup mesaj kutumu kalabalık etmiş, tek tek uğraşmayacağım.
    ben fikrimi burda yazdım, siz de bana mesaj atana kadar yazın zira ben okumuyorum mesajlarınızı da.