hesabın var mı? giriş yap

  • antin kuntin meraklarıma bir yenisi olarak eklendikten sonra ölçmeye karar verdiğim mesafedir. bu nedenle küçük bir uygulama aracılığı ile 4 günde, toplam 12 saat kullandığım bilgisayarımda mouse imleci ile katettiğim mesafeyi ölçmeye ve bazı hesaplar yapmaya karar verdim.

    uygulama otomatik olarak ekran ölçünüzü tespit ediyor, kontrol edip onayladıktan sonra pc her açıldığında otomatik olarak başlayacak şekilde ayarlıyorsunuz ve kayda başlıyor.

    uygulamaya göre 4 günde, toplam 12 saatlik kullanım sonucunda mouse imlecinin katettiği mesafe 1.098,77 metre. buna göre saatte kat edilen mesafe ise 91,56 metre.
    görsel

    sol tuşa tıklama: 4.917 (1.229,25/gün)
    sağ tuşa tıklama: 307 (76,75/gün)
    orta tuşa tıklama: 996 (249/gün)
    tekerlek tıklaması: 10.391 (2.597,75/gün)

    mouse'un tekerleğine kalemle bir işaret koyup kaç tıklama ile tam tur attığını da kontrol ettim ve 25 tıklama sesi ile 1 tam tur döndüğünü gördüm. buna göre günde tekerleği 103,91 kere tam tur döndürdüğüm ortaya çıkıyor.

    ölçümü yaptığım bilgisayarımı hep aynı işlemler için kullanılıyor; ekşi sözlük'te gezinmek, okuma yapmak, ekşi şeyler için bir şeyler yazmak ve film izlemek. bu yüzden bu dört gündeki kullanım ortalaması olan 3 saat'i, hesaplama yaparken ortalama günlük kullanımım olarak kullanacağım. pc'nin, günde 3 saatten daha uzun süre kullanıldığı günler olduğu gibi hiç açılmadığı günler de mevcut bu nedenle tutarlı olacağını düşünüyorum.

    verileri toparlayalım:
    bilgisayarı kullanmaya başladığım tarih: 1 ocak 2014
    bugüne kadar kullanılan toplam gün: 3.142 gün
    toplam kullanılan saat (3saat/gün): 9.426 saat
    ortalama saatlik mesafe: 91,56 metre

    bilgisayarı aldığım günden bu yana;

    mouse imlecinin katettiği toplam mesafe: 863.045 metre
    mouse tekerleğininin toplam dönme sayısı: 326.485 tur
    sol tuşun toplam tıklanma sayısı: 3.862.304
    sağ tuşun toplam tıklanma sayısı: 964.594

    ezcümle; pc'yi aldığım günden bu yana mouse imlecim, istanbul'dan sivas'a gidilebilecek kadar yol katetmiş. bu bilgi ne işimize yarayacak bilmiyorum ama ben merak ettim ve hesaplarım.

    hesaplayan adamlar gururla sundu...

    notlar:
    *ölçüme devam edeceğim ve ortalama mesafeyi doğrulamak üzere bir süre sonra hesabı kontrol edeceğim.
    *ölçümü odoplus adlı uygulama ile yaptım. denemek isteyen şuradan indirebilir. (malwarebytes ile taradım ve virüs içermiyor ancak sizler kendiniz de kontrol edin, sorumluluk almam.)

  • gen diye bir şey var. kanıtlanmış.
    insanın geni var. kanıtlanmış.
    evrim ağacında en yakın maymunun da geni var. kanıtlanmış.
    insan ile maymunun genlerinin %98.7'si birbirine benziyor. kanıtlanmış.

    uzak bir dalda bulunan hıyarın ya da muzun da genleri var. kanıtlanmış.
    hıyarla ve muzla da genlerimizin %40-60 benzerliktr olduğu kanıtlanmış.

    sana daha neyi kanıtlayalım bre cahil? illa zaman makinası yapıp maymunların olmadığı, sıçanların ağaç kavuklarına tırmandıkları zamanı mı gösterelim? kuşların dinozorlardan geldiğini, illa 65 milyon yılı kısa film olarak zaman makinası aracılığıyla çekip mi gösterelim? 3 milyon yıl önce modern insana benzeyen bir canlı olmadığını kemiklere ve kafatasına inanmıyorsan nasıl kanıtlayabiliriz ? sen bize bir fikir ver, sana öyle kanıtlayalım.

    git zaman makinasını sen yap, sen bize göster güzel kardeşim. biraz da siz uğraşın, nasa'dan fazla bütçeni var. elinizde kılıçla şov yapacağınıza, fikirlerinizi somut şeylere dayandırın. bıktık size bunları tekrar tekrar anlatmaktan.

    çoğunuz 4,5 milyar yılı sayıyla yazamayacak adamlarsınız hala burada kanıt istiyorsunuz.
    git kendin araştır, science direct var. olmadı d & r'ın bilim köşesi var. al iki kitap oku. internet var, hödük hödük konuşacağına git iki şey oku.

    onlarca kitap, makale okuyan insanların emeğini noşa çıkarmak için elinizde bir kitapla etrafta dolaşmanızdan bıktık.

  • çok iyi yapan çalışandır. adı üstünde mesai saati ve bitmiş, ne yapsın gitmeyip. ben mesela her gün 16.59'a alarm kuruyorum ki dalgınlığıma gelip de fazladan oturmayayım.

  • bu yaşlı kurt gündüzleri beylerbeyliği, geceleri de isyan eden bedevilerle vuruşmak için çete reisliği yapardı. napolyon akka kalesine dayandığında cezzar paşa'ya şöyle bir mektup yazar.

    "işte kalenin surları önüne geldim. ihtiyar bir adamın kalan birkaç günlük ömrünü almak bana birşey kazandırmaz. seninle savaşmak istemiyorum. benimle dost ol ve kaleyi bana teslim et."

    cezzar paşa'da mektubu şöyle cevaplar;

    "allah’a hamd olsun gücümüz yetiyor ve elimiz silah tutuyor. geri kalmış birkaç günlük ömrümüzü de küffar ile cenklerde geçiririz."

    napolyon bu cevabı aldıktan sonra yanındakilere "anlaşıldı, bu ihtiyar birkaç günümüzü heba edecek ama merak etmeyin, iki gün sonra şehrin ortasındayız." der ama 64 günlük kuşatmadan bir sonuç alamaz. kuşatma sırasında cezzar paşa'ya bir elçi daha gönderir ama şu cevabı alır. "devlet bizi bu kaleyi teslim etmek için vezir yapmadı. ben cezzar ahmed paşa şehidlik mertebesine ulaşmadan bir karış toprak vermem."

    bu cevaptan sonra iyice dellenen napolyon gece gündüz toplarla kaleyi dövdürür ama sonuç alamaz. sonra da geldiği gibi ülkesine döner.

  • make ekşi sözlük great again mottosuyla çıktığımız yolda bu sene sözlük'te bir dizi yapısal değişikliği hayata geçirmeyi planlıyoruz.

    temel amacımız sözlük'ün en belirgin özelliği olan içerik çeşitliliğini ve içerik kalitesini arttırmak. sözlük'te zaman geçirenlere her konuda güzel entry'ler önermek, yazarlar arasında daha fazla etkileşim sağlamak, yazar alımı ve moderasyonu çok daha hızlı işler hale getirmek de hedeflerimiz arasında. yeni özellikler geleceği gibi, mevcut bazı fasilitelere de veda edeceğiz.

    debe, bir önceki gün en fazla beğenilmiş entrylerin ön plana çıkmasını sağladı ve bu sayede birbirinden güzel entry’lerin gözden kaçma ihtimalini azaltarak çok daha fazla insana ulaşmasına imkan tanıdı.

    sayesinde çok iyi yazarlar ve entry’leri ile tanıştığımız debe, doğal olarak bir yandan da sadece debe listesine girme motivasyonuyla yazılmış entry’lerin sayısını arttırdı. daha çok oy alma imkanı olduğu için sadece çok ilgi gören veya gündeme girmiş başlıklar hakkında yazılmasını ve bazen de başlığa yeni ve özgün bir entry girilmesi yerine başlığı açan kişi ya da entry’si hakkında yeni entry'ler yazılmasını beslemeye başladı.

    debe'ye giren el emeği göz nuru güzelim entry'leri hariç tutarak belirtmek gerekir, debe'nin amacının saptırılmış şekilde kullanılmasına rağmen yayında kalması, aslında istemediğimiz bu durumu onayladığımız algısı yaratıyor.

    bu sebeple dünün en beğenilen entry’lerinin sunulduğu debe fasilitesine veda ediyoruz. iyi yazarların ve entry’lerinin daha da fazla görünür olmaları, daha az kişinin yazdığı başlıklara yazılan entry’lerin de gözden kaçmaması ve sözlük’e her konu hakkında çok daha fazla sayıda kaliteli entry yazılması motivasyonunu arttırmayı planladığımız çalışmalarımıza da süratle devam edeceğiz.

    bu bakımdan, eksikliklerimizi fark etmemiz için fikirleriyle bizi besleyen, iletişim sayfası üzerinden geri bildirimlerini eksik etmeyen yazarlarımıza sonsuz teşekkürler ederiz. yes we can.

  • sonunda tarkan'la kızın ayrılmasına sebep oldular. sonra aralarından bir ikisi kıza yazmış dediler. gücendim yar. deli gibi yürekten sevmeli.

  • gelecegin futbol tanrisi. barcelona nin 13 yasindayken hormon tedavisini ustlenip arjantinden getirdigi, futbol dengesizi bir firlama. sozu gecen hormon dengesizliginden dolayi under 21 de oynadigi son sampiyonada yedekten bes mac girip 6 gol atmisligi var. calimlar direk ilahindan arak, rakibin bastigi ayaga dogru topu vurmayla. bu teknik abidesi de saviola olmaz umarim. ekstrasi sampiyonlar liginde forma giymis en genc futbolcusu olmasi disinda futbolda kendi derdinin futbol oldugunu sahada gostermesi. (edit*: bu entry yazıldıktan sonra bissürü sakatlık geçirdi gidişat pert)

  • tarihimiz fazla abartılıyor.

    hiçbir dönemimizde moğollar kadar güçlü değildik, hiçbir zaman roma imparatorluğu kadar dünyaya yön vermedik, hiçbir liderimiz büyük iskender kadar büyük bir savaş dehası değildi, hiçbir zaman ingilizler kadar kültür aşılayamadık uzaklara, hiçbir devletimiz pers imparatorluğu kadar önemli değildi, sinan’ın yaptıkları hiçbir zaman da vinci imzalı italyan yapıları kadar özel olmadı, hiçbir zaman mısır piramitleri gibi ölümsüz eserlerimiz yoktu ve hiçbir zaman yunan mitolojisi kadar derin bir mitolojiye sahip olmadık...

  • pizza hut'ın sınırsız pizza promosyonunda kenarlar dahil 24 parça pizza yemek.

    2. veya 3. pizza'dan sonra pizzaları yavaş getiren garsona, "bilader biz buraya doymaya değil, ölmeye geldik" demek.