hesabın var mı? giriş yap

  • can yücel'in şu şiirinden haberi bile olmayan insan beyanıdır

    "zenginlik; sabahları poğaça yiyebilmektir.
    zenginlik; merdivenleri yardımsız çıkabilmektir.
    pencereden bakıp, yoldan geçenleri görebilmektir.
    her akşam kendi kapını kapatabilmektir.
    saçının okşanmasıdır.
    kolundaki saatin geleceği göstermesidir.
    bir sonraki hafta için plan yapabilmektir.
    güzel günleri bekleyebilmektir.
    bazen bir tabak makarnadır.
    bazen iki tane domates ve bir taze ekmektir.
    kendine inanabilmektir.
    zenginlik varlığından mutluluk duyabildiğin herşeydir...
    fakirlikse...
    bir kez tanıyıp,
    sonra yokluğunu öğrenmektir."

  • bugun anladim ki berberler bu olaylari ese dosta da anlatiyor. tam koltuga oturmus trasa baslamis bir iki dayamisken dukkanin kapisi acilir ve berberin arkadasi oldugu belli olan biri sorar:

    -metin ne zaman bosaliyorsun?
    -cok surmez birazdan gel.

  • bir sünni olarak ve aklı başında biri olarak sıfır düşünceye sahip olup, dini siyasete alet eden birine oy vereceğime, en azından adam gibi bir adama oyumu veririm.

    siz önce g*tünüzü yıkamayı öğrenin derler adama.

  • zengin olmayabilir ama en azından daha insanca koşullarda yaşar.
    kimse oraya gidince zengin olabilirim diye düşünmüyor burada gördüğü yozluklardan bir nebze olsun uzaklaşmak için orada yaşamayı düşünüyor.

  • maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi bilindiği üzere, üst düzey ihtiyaçlar arasında kendini gerçekleştirme gibi ihtiyaçlar bulunur.

    fakat sahip olunan imkanların kısıtlılığından* ya da geçilmesi gereken imkanların zorluğundan dolayı herkes kendini gerçekleştirme faaliyetlerini yerine getiremez.

    işte ırk ya da inanç üzerinden kimlik yaratma, kendini gerçekleştirememiş bireylere bu şekilde muhteşem bir fırsat** verir. kişinin uzun ve zahmetli eğitimler alarak bir beyin cerrahı ya da yazınsal üretimin yetenek geliştirmesinin zorlu yollarında yürüyerek ünlü bir yazar olmasına gerek yoktur; güneş adı verilen orta boy bir yıldızın çevresinde dönen bir toz zerresinin üzerindeki katı kabartılardan birinin herhangi bir noktasında ana rahminde gelişmiş olması, ve ana babadan o bölgeye uyum sağlamak için özelleşmiş genetik materyali almış olması* yeterlidir, veya nasıl yaşaması gerektiğine dair bir takım kurallar tanımlayan, bireyi "doğruyu kendi aklıyla arayıp bulma" zahmetinden ve tehlikesinden kurtaran bir takım mitolojik hikayeleri kendinin addetmesi* yeterlidir. o artık "kendini gerçekleştirmiş bir birey"dir. egosunu bu şekilde tatmin edebilir.

    fakat yine de, bu bireylerin, kullandıkları bu kestirme yola olan inançlarının çok kuvvetli olduğunu pek sanmıyorum. bu özgüvensizlik, yine aynı toplumda, eğitimli bireylere karşı kıskançlıktan doğan bir öfke yaratmakta.

    yine benzer ayrım, insanların dünya görüşündeki gelişmişlik seviyesini ölçmede kullanılabilir. bunun en bariz göstergesi, bir kişiye kim olduğunu sormaktır. eğer kişi kendini, elde etmek için hiçbir çaba göstermediği bir takım kavramlar*** üzerinden tanımlıyorsa, o kişi doğduğu andan itibaren fazla ilerleme göstermemiştir.

  • az evvel tuğba özay'ın şu şekilde açıklama yaptığı yarışma: "bence adada dedikoduların merkezinde yattara yer alıyor."
    lan adamın en uzun cümlesi" lüfen bekle yemek ne zaman.."

  • atakan tam bir cehape zihniyetiyle büyümektedir. bol bol kitap okumakta ve başörtülü annesine saygısızlık yapmaktadır.