419 entry daha
  • başlığı lütfen, lütfen gündemde tutalım.

    cinayetten birkaç ay önce ilker tuğaltay'ın kendi evlerine yakın akat apartmanında ev tuttuğu iddiası var. hatta iddiadan öte, tespit edilmiş durumda.

    1)peki neden gizlice kendisine ev tuttu ya da tutuldu? bu durum gizli miydi, aile tarafından biliniyor muydu?
    2)aile tarafından biliniyorsa neden aile, ifadelerinde bu çok önemli husustan bahsetmedi? (ilker'in ifadesi hiç alınmadı, onu biliyoruz). bahsedilmediyse, demek ki gizliden gizliye kendine ev tuttu. peki niye tuttu? ya da aile biliyor ama sakladı. niye sakladı?
    3)gülnur saygı ve delilleri mahveden sevgili eski eşi, komşu kadın kendilerini arayıp acilen gelmelerini istediğinde neden 5 dakikalık mesafeyi 1.5 saatte geldi? yoksa hep beraber ilker'e tutulan o evdeler miydi? boş zamanlarında kaplumbağalık işiyle iştigal etmiyorlarsa kaplumbağa hızıyla eve ulaşmalarına cinayet büroda mantıklı nasıl bir açıklama getirdiler?

    ve dahası... binlercesi. bazıları canhıraş bir şekilde aileyi savunmak için paragraf paragraf saçmalasa da bugüne kadar sorulmayan her şey sorulmaya başlandı.
    aileden şüphelenmekte herkes haklı sonuna kadar.

    unutmayın ki, bir olaya dışarıdan müdahale edilemiyorsa içeriden mutlaka bir müdahale vardır!

    her kim ya da kimler bu yavrucağı hayattan kopardıysa artık rahat rahat ge-ze-me-ye-cek! rahat uyuyamayacaksınız.
    cinayetin tekrar zaman aşımına girmesine 6 yıl kaldı. 6 yılda da çözülmezse yine, yine zaman aşımı durur ta ki siz çürümek üzere hapse girene kadar bu kızımız için mücadelemiz devam edecek.

    bu arada;

    ilker tuğaltay, cinayet günü ordu'da değildi. otobüse filan da hiç binmedi. hodri meydan, aksini ispatlayın sayın canhıraş yazarlar.
  • 2020 öncesi yazılanlar niye yok? ilk çıktıkları dobra dobra programına ait detaylar varmış burada, onları sorgulayanlar varmış? biz kapı kapı geziyoruz diye övün ama senin daha ordudan istanbul'a gelişin şaibeliyken haklı olarak sıcağı sıcağına senden şüphelenen insanların entrylerini sildir.

    sanırım otobüs şoförü diye arayan da babasının ta kendisiymiş programı izleyenler aynı sesti diyorlar. bu yüzden mi sildirdiniz, bu yüzden mi baba yıllarca programlara katılmadı? neymiş anne kolej mezunuymuş onların sözcüsüymüş. ya hadi ordan çiçekli gömleği, manikürlü elleriyle tek bir yaş dökmeden kendini gösterdi anca. hele evdeki röportajda giydiği transparan gömleği saymıyorum bile. bir şey ima etmiyorum elbette ama bu mudur acılı anne profili?

    çağla'nın masumiyet kumkuması abisi; pardon da 17 sene doğru düzgün ifade vermemiş, kanı alınmamış bir insandın. benim kardeşimin başına bir şey gelse ve ben kendimiispatlayamasam ki tek kanıtı o nasıl noter olduğu bile şaibeli olan akrabalarının beyanı, hemen gider bir kan verirdim, anında. ama sinsi sinsi program yasaklatmak daha kolay değil mi?

    burada yıllardır dikkatleri farklı yönlere çekmek aileyi aklamak için paragraf paragraf tespit kasanlar madem dosyayı siz seçkin insanlar görebiliyormuş, hadi abinin orduda olduğunu kanıtlar nitelikte bir dökümanı önümüze koyun. ya bu nasıl bir polis aymazlığıdır o eldeki yaranın nasıl olduğunu anlamak için acil doktorunun görmesi bile yeterliydi. ne hakla beyana güvenip inceleme yaptırmazlar. orda oldu demekle olmuyor arkadaşım senin elinde çat diye göstereceğin bir doktor raporun yoksa o çeneni kapatacaksın! bu çocuğu şubeye bile almamışlar ki alsalar herhangi bir işgüzar olmayan polis fark ederdi..

    burada sayfalarca döşeyenlerin duyarı yalnızca aileyi masum göstermek için miydi? siz bir tek aileye mi acıyorsunuz? cinayet kurbanı çağla tuğaltay davası kapanmasın burada tek bir entryniz yok hani en vicdanlı, en duyarlı kişiler sizdiniz?
  • üzerinden 24 sene geçse de bu abinin cinayet günü ordu'da olduğunu gören bir sınıf arkadaşı ya da komşusu, tanıdığı biri yok mu? ya da otobüste olay çıkardı camı kırdı deniyor. böyle bir olay olup da otobüste buna şahitlik eden ve daha sonraki canlı yayınlara bağlanıp bunu anlatan tek bir kişinin olmaması da garip. bir şeyler anlatılıyor ama ne gören var ne duyan.

    annenin elini parmağına götürmesi bile birçok şeyi anlatıyor aslında.
  • aileyi suçladığımızı zanneden bir takım akıldan yoksunları barındıran başlık.

    niye paniklediniz ki bu kadar onu deyin hele!!!

    kimsenin aileyi suçladığı yok daha. sadece çelişkileri ortaya döküyoruz biz. izin ver de şüpheleri ortaya dökelim! şimdiye dek ortaya dökülen her şey zaten savcının elindeki kanıtların milyonda biri. hepsi biraraya getirilip iddianame hazırlanınca onu savcı yapacak koçum benim.

    dur bir ilker'in adamakıllı ifadesi alınsın demi?
    bi halihazırda ailenin banka hesapları, para trafiği ortaya dökülsün he?
    akat apartmanındaki kiralık daire nedir ne değildir bi sorulsun mesela?
    ilker niye "ordu'dan otobüsle istanbul'a geldim, otobüs firmasını bile hatırlamıyorum, yolda camı kırdım elim ondan kesik mk, kırık camla otobüs yola devam etti daha fenası şahit yok ben camı kırarken herkes uyuyordu" yalanını uydurma gereği duydu, şahsen meraktayım! allah affetsin ben güldüm yazarken, sana da saçma gelmedi mi bu hikaye?

    bu arada;

    gülnur suçlu olsa niye televizyon programlarına bik bik...
    ezberlemişsiniz mk 24 yıldır aynı laf salatası. suçlu olmayabilir. ama olabilir de.
    suçluysa, senin gibilerin beyninde masummuş algısı yaratmada başarılı olması konusunda işe yaramış mesela tv programlarına çıkması.
    ya da...
    şu sıralar son derece büyük ve yoğun bir baskı ile üstlerine gidildiği için, şüpheleri üzerlerinden atmak yahut hayali karakterlere yönlendirmek istiyordur, bunun için çabalıyordur belki?! kıt aklınla ölç tart biç, iyice düşün ve canhıraş savunmayı bırak şunları, çünkü haklı olma ihtimalim var.
  • madem aile suçlu niye program program geziyorlar demek çok komik, önümüzde nezih çinkitaş örneği var en basitinden. hani şu hande çinkitaşın baba müsveddesi. çağlanın annesi, hande'den bahsederken bile kendi kızına dökmediği gözyaşını döktü, o kızcağızın olayıyla ilgili konuşurken çok daha üzgündü.

    şu yeni ortaya çıkan kiralık ev meselesi de mide bulandırıcı, neden cinayetten 2 ay önce ev tutulur. şekeroğlu mu ne işte o adam çok komik, diyor ki saatlere takılmayın, çağlanın abisi ordudan 8-9 saatte geldiğini iddia ediyor, anne-baba olayı duyduktan 1.5 saat sonra lütfedip geliyor ama çelişkileri soranara bu adam saatlere takılmayın diye fırça çekecek cesareti kendinde bulabiliyor. ne güzel istanbul, hadi ordan. keşke sen de saatlere takılsaydın, zaten o zaman huysuz ihtiyar gibi yayın açacağına zamanını daha etik şeylere harcardın, doğruları elindeki dosyadan işine geldiği şekliyle paylaşmamak gibi. vicdan meselesi bunlar işte.

    kızının olay yerine girmeyip komşularla 2 saatten fazla aşağıda sakin sakin oturan bir anne var. kızının başına ne geldiğini öğrenmek için kalabalığı yarıp yukarı çıkmaya çalışacağına millete sigara filan ikram ediyormuş rahat rahat. emniyette, akrabasından kızına bir şey olduğunu duyar duymaz tecavüz mü diye soruyor, ölmüş dediklerinde de silahla mı diye soruyor. abi kan dondurucu yaa. bu diyalog bu şekilde mi gelişir, normal mi bu sorular. insan nasıl ölmüş der, hayır olamaz der ama silahla mı diye soğukkanlı bi şekilde dedektifçilik oynamaya o anda başlamaz. bu diyalog kendi ağzından anlatılmış ve görüntülü bu arada. izleyin sakinliği korkunç.

    babanın her yeri ellemesi filan, allah kahretsin gerçekten. sen buzdolabında ne aradın da orayı bile bozdun, yoksa sana dokunmuş oldukları yerleri tek tek öğrettiler ve kızının kanına ellerini batırıp bilerek o bölgeleri özellikle mi bozdun. banyo dolabını neden elliyosun, buzlukta katili neden arıyosun, olay yerinin anasını neden ağlatıyorsun hiçbir yerde görmediğimiz acılı baba.

    hadi mesela bu aile yaptı demeyelim ama her kim yaptıysa o küçük kızın son anlarında yaşadığı dehşeti ve belki de uğradığı ihanetle ağrıyan kalbinin bin beterini yaşamadan can vermesin. vermeye çalışsın ama veremesin.
  • ilk önce şunu belirtelim “suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” masumiyet karinesi.

    herkes cinayet işleyebilir, sosyopat veya psikopat olmanıza gerek yok. herkes maktül de olabilir.

    daha geçenlerde tv de kızının katilini bulmak için soğuk kanlı bir şekilde her gün yayına çıkan anlatan kadının kızını boğarak öldürdüğü çıktı.

    bu kendy örneğini de ilk kez ben verdim sanırım. vermez olaydım. arkadaşım aklımızla dalga geçme. soğuk savaş döneminde işlenen siyasi bir cinayetten bahsediyoruz. üstelik adam abd başkanı. neyle neyi kıyaslıyorsun. belki abd kendi öldürdü açıklamak istemiyor. hakkında bir sürü komplo teorisi var. geç bunları.

    şimdi gelelim çağla'nın bulunuş şekline.

    çağla abisinin odasında sırt üstü yatağa yanlamasına yatar vaziyette bulunmuş. kafası hafif yana yatmış. gözleri açık. çağlanın eteği indirilmiş. altındaki yarım tayt indirilmiş. pedi katlanıp yanına konmuş.

    katil çağlayı "öldürdükten sonra" "kanlı elleriyle" çağlanın her iki bacağına da dokunmuş. ama bu dokunma zaten çok sıkıntılı. neden mi?

    bana göre tecavüze yeltenme süsü verilmiş. gerçekten gözü dönmüş amacı tecavüz olan bir katil öldürdükten sonra bacağına dokunuyor ama başka hiç bir şey yapmıyor? bir şey yapamadım dur bari bacaklarına dokunayım mı diyor? üstelik kızcağızın eteğini falan indiriyor ama son anda vazgeçip sadece bacaklarına dokunup bırakıyor. ve bunu kanlı elleriyle yapıyor !?

    diğer sıkıntıda şu ki. katil çağlanın eteğini, taytını ve iç çamaşırını cinayetten önce mi indirdi, sonra mı? çağla boğuştuğu ve katil istediğini elde edemediği için öldürmedi mi çağlayı? yani o zaman çağlanın eteğini, taytını ve iç çamaşırını yine kanlı elleriyle indirmesi gerekmez mi? özellikle ped çok emici bir şey değil mi? kanı hemen emer.
    öldürdükten hemen sonra kanlı elleriyle bacaklarını elleyecek ama eteği taytı vs de bu kanlı ellerin izi olmayacak?!!

    katil ya da katiller tanıdık ve evde bekliyordu çünkü çağlanın ayakkabılarını dışarıdan eve girmiş süsü verilmesi için mutfağa götürmüşler.
    çağla eve girdikten sonra elindekileri vs bırakıp eve ayakkabılarla girip en son mu ayakkabıyı çıkardı yanı!??? tam ayakkabıları çıkarırken de katil arkasından mı yakaladı da götürdü çağlayı mutfakta mı çıkarttırdı ayakkabıları? ev kirlenmesin diye mi ? ya da tam çıkarırken yakaladı ayakkabılar elinde kaldı çağlanın da mutfağa mı bırakalım dediler? arkasından bıçağı boynuna dayar ve en yakın odaya yatağa ya da yere bile yatıra bilir. oda oda dolaştırtmaz. hani katil ya da katiller çok soğuk kanlı ve profesyonel ya o yüzden.

    diğer parmak izleri meselesine de sonra gireceğim
  • up arkadaşlar.
  • (bkz: #163870540) yazdığın 30 maddenin tek 1 tanesi bile doğru değildi. sırayla açıklıyorum . yarım kalma sebebi işte olmam . çağlanın ailesi değil müge anlı ve basın desteğiyle oldu bu gündem. zaten zaman aşımına çok çok az kala aile başvurdu. kaldı ki kimse kesin aile demiyor. ailenin açıklayamadığı çok net çelişkileri soruyor.
    neymiş bizim bilmeyip senin bildiğin , eve ,aileye hakim olduğun konu?
    --- spoiler ---

    mesleğinde mümtaz bir konuma sahip olan bu kadar başarılı ve dürüst insanın, savunmasız bir kız çocuğunun öldürüldüğü bu kadar vahşi bir cinayeti örtbas ettiğine inanmak için
    --- spoiler ---
    nerde hangi ülkede yaşıyorsun ? bir de neden özellikle bu faili meçhul için aile olamaz diyorsun?
    bak hele şu kısım --- spoiler ---

    konuya gelecek olursak. bir defa siz dosyayı görmediniz ki.. hangi sıfatla göreceksiniz zaten? o ayrı mesele ancak dosyayı, maktulenin vaziyetini ve başta cinayetin işlendiği oda olmak üzere evin her tarafının kapsamlı fotoğraflarını görmeden, nasıl böyle kesin hükümlere varabiliyorsunuz? gerçekten anlamak mümkün değil
    --- spoiler ---
    sen nasıl vardın bu kadar net kanılara? aile yapmadı belki ancak dünyada ailesi , abisi , babası vs tarafından öldürülen çocuk yığınla varken seni bu konuda bu kadar fanatik yapan nedir?
    çok komik bir detay var . ailenin çelişkilerini geçtim. sadece abinin kendi ağzından açıkladığı çelişkileri bilimsel olarak bize izah etsene ? bilelim . .
    hala daha aile suçlu olsa tv'ye çıkmazsı safsatasına kimse inanmaz . başka argüman lazım . bu konu için demiyorum . tv katillerin programlarda cirit attığı bir yer . yukarıda da yazdım saatlerce ağlayıp , başvuru yapıp katil arayan (!) katiller var ... bu argüman da tutmadı.
  • farklı düşünen insanlara her türlü iftiranın atıldığı ve hakaretin edildiği cinayettir. orada 30 maddelik kapsamlı bir cevap yazdım ve tüm iddialarınızı çürüttüm. ancak sizin fikrinizi desteklemeyen hiçbir görüş ve teoriyi okumaya bile tenezzül etmediğiniz için bu kadar saldırgan davranıyorsunuz. ayrıca aileden biri olmadığımı, o mahallede hiçbir zaman ikamet etmediğimi ve bu cinayetin detaylarını aradan yıllar geçtikten sonra gazeteci yazar mustafa şekeroğlu'nun paylaşımlarından öğrendiğimi söylemem iktiza ediyor.

    bir de kalkıp kel falan diyorsunuz. insanın ağzını zorla bozdurmayın. bir insanın fiziksel kusurları ve hastalıkları ile dalga geçmek, katiyyen tasvip edemeyeceğim bir hadsizliktir. bir defa kellik, genetik bir kusur değil erkek vücudunda tabii olarak bulunan testosteron ve dht hormonlarına, saç foliküllerinin gösterdiği yüksek afinitenin doğal bir neticesidir. kel olduğu hâlde oldukça yakışıklı ve çekici olan erkekler vardır.

    her neyse. hakaret ve küfürlere daha fazla cevap vermeyeceğim. zira özel mesaj kutum da küfür, hakaret ve tehdit mesajları ile dolmuş durumda. hiçbiriyle muhatap olmuyorum. neticede havlayan bir köpeğe, havlayarak cevap verilmez.

    konuya gelecek olursak. bir defa siz dosyayı görmediniz ki.. hangi sıfatla göreceksiniz zaten? o ayrı mesele ancak dosyayı, maktulenin vaziyetini ve başta cinayetin işlendiği oda olmak üzere evin her tarafının kapsamlı fotoğraflarını görmeden, nasıl böyle kesin hükümlere varabiliyorsunuz? gerçekten anlamak mümkün değil.

    sizin gördüğünüz fotoğraflar, gazeteci yazar mustafa şekeroğlu'nun yayınladığı kadardır. medyaya servis edilmesinde yasal bir mahsur olmayan fotoğrafları gösterdi mustafa bey. sırf karşılıklı olarak fikir yürütelim ve olayın görgü tanıkları varsa, yeni ihbarlar gelsin diye bunu yaptı.. pandemi döneminde, ailenin müsaadesi ve desteği ile o yayınları yaptı. maalesef karşılığı da bu oldu işte. iyilikten maraz doğuyor. bu insanlar, evlatlarının katillerini ararken, bir anda kendilerini çocuk kasabı olmak ile suçlanırken buldular. üstelik ortada hiçbir bilimsel delil olmadan.

    ailenin zerre-i miskal kadar çekincesi olsa, gazeteci yazar mustafa şekeroğlu ile işbirliği yaparak, bu dosyanın zaman aşımı engelini aşmasını sağlamazlardı. gülnur hanım, dosyanın zaman aşımı engelini aşması için müge anlı dahil olmak üzere tüm programlara katıldı ve cumhurbaşkanlığına defalarca ulaşmaya çalıştı. bir çekincesi olan insan, uğraşır mı hiç bunlarla? dosyayı kendi hâline bırakır ve otomatik olarak dava düşer zaten. bu insanlar, art niyetli olsalardı bu cinayetin sosyal medya ve televizyonda tetkik edilmesine de müsaade etmezlerdi.

    çağla'nın ailesinin onayı ve desteği olmasaydı, hiçbirimizin bugün bu cinayetin varlığından bile haberimiz olmayacaktı. bunu niye hiç düşünmüyorsunuz?

    bu dosyayı polis muhabiri, gazeteci ve yazar mustafa şekeroğlu senelerce inceledi. emekli cinayet büro amiri orhan kemiksiz inceledi. emekli emniyet müdürü metin örel ve mustafa bayram da inceledi. hepsi dosyayı detaylıca tetkik etti. faili meçhul cinayetler hakkında malumat sahibi olan çok sayıda yerli yabancı uzman polise, dedektife, adli tıp uzmanına ve bilirkişiye danıştılar. herkesin ortak kanaati, bu cinayeti dışarıdan gelen yabancı bir katilin veya katillerin işlediği gerçeğidir.

    mesleğinde mümtaz bir konuma sahip olan bu kadar başarılı ve dürüst insanın, savunmasız bir kız çocuğunun öldürüldüğü bu kadar vahşi bir cinayeti örtbas ettiğine inanmak için gerçekten müthiş bir komplo teorisyeni olmak veya art niyetli olmak gerekiyor. bunun başka izahı yok.

    katıldıkları yayınlardan izlediğim kadarıyla çağla'nın annesi emekli bir ev hanımı. ağabeyi ise büyük bir şirkette üst düzey bir konumda bulunuyor ve hayli meşakkatli bir mesleği icra ediyor. baba nedim bey ise emekli olmasına rağmen çalışıyor.

    yani bu insanların ne iş yaptıkları, nerede çalıştıkları, ortalama gelir durumları falan her şeyleri belli. geçinmek için emekli oldukları hâlde çalışmak zorunda olan bu insanları, karun kadar zenginlermiş gibi tasvir etmek tamamen art niyetin bir tezahürüdür.

    koskoca polis teşkilatını ve devleti parmağında oynatacak ekonomik ve mafyatik güç bu insanlarda yok. hiçbir zaman da olmadı. öyle bir şey zaten mümkün değil ama varsayım üzerine konuşuyorum.

    ancak o mahallenin bazı ağır toplarında, darphane kadar para, lüks araba koleksiyonu, otomatik tüfekler, bıçak ve kılıç koleksiyonu ve o biçim bir mafyatik güç var. son ihbarda değinildiği üzere.
  • bu zehir hafiyelikle nasıl yaşıyorsunuz inanılmaz!

    daha önce anası planlamıştı, simdi de ağabeyi öldürdü yani kızkardeşini! yok annesi elini ağzına götürmüş, panik olmuş oğlunu susturmaya çalışmış vs! cocugunu kaybetmis bu insanlara karsi bu kadar saldirgan olunmamali!

    kimseyi savunmuyorum ama sanki kanitlanmis gibi katil damgasi yemeleri cahilce. kadının çıkmadığı program kalmadı, yıllardır o program senin bu program benim katilin bulunmasını istedi. kardeşi desen istanbul'da bile değilmiş ayrıca o da 18 yasında üni öğrencisi bir çocuk, kasap gibi profesyonelce kardeşinin boğazını kesecek yani öyle mi! ayrıca bunu yapmak için ne gibi bir motivasyonu olabilir? aileye kafayı takmış youtuber'ların programlarını çok izlemişsiniz belli ki!

    ayrıca fulya ve ortaklar caddesi civarını avucumun içi gibi bilirim. o senelerde aynı semtte ben de bir lise öğrencisiydim. sizi takip eden sapıklar çok olurdu oralarda. iş yerleri çok fazla bulunduğu için. çağla'nın öldürülmeden önceki zamanlarında telefonlara çıkmak istemediğini ve biraz ürkekleştiğini söylemişti annesi. muhtemelen, yani bir ihtimal bu kişi çağla'yı bir müddettir takip eden sapığın teki olabilir. cagla'ya kafayı takmıs sıradan birisi belki o yüzden dna'sı bulunamamış olabilir. belki düşünülenin aksine çocukcağız kapıyı açınca bağırdı ama kimse duymadı, bunu yapan kisi güçlü birisi olmalı, ondan üç-dört yaş büyük agbisine karsı direnebilirdi. ilk kesiği sesini yükselmemesi için almış, sonra da ağzını kapatarak çocuğu yatak odasına sürüklemiş olabilir bunu yapan o katil. ayrica dna ornegine yuzde yuz guvenilebilir mi, belki yanlis dna yuzunden katil ortaya cikamadi. zira o gun annesinin eve gelmeyecegini bilen birisi olma ihtimali de cok yuksek.

    her şey mümkün bu hayatta da onca olasılığın içinde sırf hoşunuza gitmiyorlar diye anasına, kardeşine iftira atmanız cidden aşırı saçma ama en dedektif sizsiniz tabi! sherlock'lar sizi!

    edit: az once kafayi aile, ozellikle ilker denen kisiyle bozmus birisi bana mesaj atip hakaretler yagdirmis. yazan kisinin yasi 20’yi gecmez. aileyi hicbir zaman savunmadim. eger masumlarsa allah sabir versin, bir de boyle bir gerizekalilikla ugrasiyorlar.

    görsel
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap