damnation (dizi)

• 2017 yapımı (bkz: büyük buhran) arka planlı dizi.
  ilk 2 bölüm itibariyle o zamana ilişkin dizide geçen fiyatlar.
  
  --- spoiler ---
  genelevde 1 kadın ve 1 oda 1 haftalık 300 dolar pazarlıkla 200 dolar da olur.
  adam öldürme 100 dolar
  tereyağı iowa daki kasabada 30 cent/kg çevre kasabalarda 40 cent/kg
  
  --- spoiler ---
• dinamit gibi dizidir afedersin! sözlükte ilgi görmemesini çok da anlamıyorum demeyeceğim. ama olay özetle şudur:
  
  büyük buhran denilen suni, amerikan kapitalistlerinin yarattığı balonun yaşandığı yıllarda, grev yaparak haklarını arayan çiftçi, madenci ve emekçi amerikalılar ile bunları örgütlemeye çalışanlarla; bunları entrikalarla, yapamazsa bilfiil öldürerek ve suçu yanındaki grevci arkadaşına yükleyerek, olmadı, bölüp birbirine düşürerek yok etmeye çalışan grev kırıcılar arasındaki olaylardan bahseder dizidir. elbette yine filler ve çimenler
  
  bizde neden yapılmaz bu tip diziler? çünkü konular ve yaşananlar o kadar aynıdır ki ve değişmeden aynı şekilde yüzyıllardır tekrarlanır ki gören herşeyi anlayabilir. azcık da kafa yoran.
  
  bunun yerine aşklı meşkli entrikalar iş yapar bizde. zenginin lüks yaşamı yada osmanlının ihtişamı gösterilir. bu yeşilçamda da böyledir, hollywoodda da, bollywoodda da.
  
  havuç gösterrilir ve buna ulaşabilmek senin elinde algısı yaratılır. hırsla herşeyi kabul et, buna ulaşmanı sağlayalım denir. fakirlik ve yenilen haklar unutturulur.
  
  falandır filandır.
  
  yeni zamlarla ödeyeceğim vergileri görünce dizi derken hayat bilgisi dersine çevirdim entriyi. neyse güzel dizi. izleyelim izletelim
• godless'tan sonra bünyeme antidepresan ilaç gibi geldi! hell on wheel'daki isveçliyi de görünce çok sevindim.
• dizinin muhtemelen en zayıf noktası, ortaya koyulan ekonomik yapı.
  
  --- spoiler ---
  
  özetle çiftçiler mallarını kasabaya satıyorlar. kasabadaki pazarı kontrol eden banka aynı zamanda fiyatları da kontrol ediyor. bankanın amacı çiftçinin malını ucuza satmasını ve para kazanmasını engellemek; borca sürüklenmesini sağlamak. bu sayede banka çiftçilerin arazilerine konmayı hedefliyor. çiftçiler de bir vaizin eşliğinde greve gidip hem mallarını satmıyorlar hem de dışarıdan mal gelmesine engel oluyorlar.
  
  buraya kadar her şey yolunda. işin saçma kısmı, grev yapan çiftçilerin aç olması.
  
  şimdi grevdesin, dışarıya mal satamıyorsun. dolayısıyla para girişi olmuyor. ihtiyaçlarını nasıl karşılarsın? cevap basit; kendi içinde çözmeye çalışırsın. eğer mısır üreticisiysen, mısırını grevdeki mandıracıya verirsin; o da sana süt, peynir, zart zurt verir. zaten birlik ve beraberlik içerisindesin; üçün beşin hesabını yapmadan birlikte ayakta kalmaya çalışırsın.
  
  peki dizide ne oluyor? mandıracı her gün sağdığı sütü döküyor. sonra da çocuklarım geceleri açlıktan uyanıyor diye ağlıyor... lan!!! dökeceğine bırak sütü çocukların içsin hayvan herif! peynir, tereyağ filan yap. sağ sol boş arazi; al iki tane tavuk her gün yumurta ye. kendine yetecek kadar buğday da mı ekemiyorsun? haydi ekemedin, yanındaki çiftlik mısır tarlası dolu, git iki üç tane iste!
  
  hâl böyle olunca ortaya sik gibi bir hikâye çıkıyor.
  
  --- spoiler ---
• 2. sezonu olmayacaktır, iptal edilmiştir
• yakın dönemde izlediğim en iyi dizi. vaiz'in bir konuşmasının bir bölümünü aktarıyorum buraya. konuşan karl marx'ın 1931 abd versiyonu sanki
  
  "amerika aslında haydutların ve kanun kaçaklarının , orospuların ve piçlerin, aylakların ve alçakların, namussuzların, kafirlerin ve sahtekarların ülkesi. eskiden de böyleydi.
  
  sizi kurtarmaya kimsenin gelmeyeceğini söyleyebilirim. devlet gelmeyecek ama bunu herhalde çoktan anlamışsınızdır. bilim ve teknoloji de kurtarmayacak. ünlüler ve iş adamları da. din bile sizi kurtarmayacak.
  
  beni duyabiliyorsanız elinize bir silah alın ve havaya bir uyarı atışı yapın. çünkü bu ülkede bulunan her hilekar politilacının, büyük fabrikatörün, zorbanın sizden haberi olsun istiyorum. sinmeyececeğinizi bilmek istiyorum. sizi yozlaştıramayacak ve kandıramayacaklar. bu ülkenin ruhu için savaşıyoruz. siz olmadan kazanamayacacağız. "
  
  ayrıca yine o yıllardaki madenci direnişine de selam gönderdikleri which side are you on gibi muhteşem soundtracklere de sahip. çevremdeki herkese bu diziyi önereceğim. siz de öyle yapın.
• netflix'te izlemeye başladığım süper dizi. bizim yapımcılar aptal aptal aşk konulu dizi çeksinler.
• hem kovboyları seven hem de içimdeki devrimciyi dizginlemeye çalışan biri olarak çok beğendiğim dizidir kendisi. henüz yeni başladım bazı gıcık çekişmeler olacağı belli ama alt metinde verdiği mesajlarla ve ilk sanayi devriminden sonra ortaya çıkan ruhu yansıtmakla güzel buldum. çok meşhur olmamasına da şaşırmadım açıkçası. sonuçta biz aşk meşk,ensenst,tecavüz olmadıkça içeriğinde dizi izlemiyoruz. bazı gerçekleri yumruk gibi yüzümüze vuran dizileri sevmiyoruz. yenilen haklarımızı görmemek için kafamızı iyice bacak aramıza gömüyoruz. adamlar 30 lu yıllarda başlamışlar hak adalet arayışına. ciddi mücadeleler vermişler. biz mi. biz izleyelim canım
• 2017 amerikan yapımı 10 bölümlük ve tek sezonluk dizi. son dönemde izlediğim en iyi dizi, hatta netflix yapımı diziler arasında en beğendiğim dizidir diyebilirim. olay örgüsü ve hikayenin açılımı her bölüm için harika yazılmış.
  
  1930’lu yılların amerikasında, devrim yapmaya çalışan bir vaiz ile çıkarcı diğer grupların çatışması arasında kalan halk... ekonomik buhran bir yandan, güvenlik sıkıntısı diğer taraftan, çiftçilik ve madenlerle geçimini sağlayan halkın neredeyse tek aktivitesi olan kilise... finans sistemini, halka demokrasi sağlayıcı ve bankacılara vatansever gözüyle bakılmasını öğütleyen sistemi destekleyen bir kovboy... ırkçılığın zirve yaptığı dönemde siyahilerin klanlarca avlanıp öldürüldüğü vahşi batı...
  
  başrol oyuncusu^* gerçekten çok karizmatik, lider karakteri ile çok uyumlu. "sen hangi din dersen, ona inanırım" diyor insan hayranlıkla.
  
  --- spoiler ---
  
  çünkü kimin ihtiyacı var isa’ya henry ford dururken!
  --- spoiler ---
  
  ne yazık ki, yarım kalmış bir direniş öyküsü...
  
  diziyi, yayınlanma tarihine göre geç keşfetsem de tek sezonda kalmış olması oldukça üzdü. saçma sapan diziler sezonlarca onay alırken; dinin ve kapitalist düzenin sorgulanıp eleştirildiği bir yapımın devam etmemesi, sansürün sadece bizde değil tüm dünyada olduğunun göstergesi. bu diziden daha büyük fırtına koparan messiah de yeni sezon onayı alamamıştı aynı baskıdan dolayı.
• süper dizi. ilk bölümden bağladı beni de kendine.