• fiziken gittikce daha cok fatih urek'e benzeyen adam..
  • bütün sarkilarinda hep sevgi konusunu isliyor
    kayahan gibi..
  • bu dev müzisyen nasıl bir bünyedir ki, 64 yaşında olmasına, 40 yılın üzerinde sahne hayatı olmasına, 70'li yıllardaki kokain ve alkolün gırla kullanıldığı dönemlerden çıkmasına rağmen, 2 gün üstüste konser verebilmektedir. daha bizde böyle bir şey önerilse 'abi yapamayız, aletleri ordan sök diger tarafa taşı, sound check yap, yetişmez be abi' gibi cevaplarla karşılaşırken (ki bunun esas fiziksel tarafı var solist için) bu müzik aşığı adam bir kez daha bu işi ne kadar istekle halen yaptıgını bize gösterebiliyor. ne denebilir, saygımız sonsuz...
  • bırak bizim memleketi, dünya da ne kadar futbol uleması varsa 2006 dünya kupasında brezilya'nın, en azından final oynayacagını söylerken, elton john ''brezilya iyi takımsa ben de geri halliwell'im '' diyip gönüllerin sultani olmu$tu.
    bizim ku$um aydın topu görse karamelli pasta, fatih terim'i görse kurtlar vadisi'nden bulut zanneder. sonra bizim sanatımız neden ecnebilerin gerisinde. derine inmek lazım. $u an yaptigim gibi.
  • me isimli otobiyografisini bitirdim. ilk bölüm için (bkz: #97951461) kitabın son bölümlerindeki ilgimi çeken satır başları şöyle oldu:

    ingiliz basının yüz karalarından the sun, 80'li yılların sonuna doğru elton'a taktığı için onun hakkında yalan bir haber yapmış: erkeklerle dolu bir orjide yer aldığını ve grupta yaşı küçük erkeklerin de olduğuna yönelik.
    elton, o sırada new york'ta olduğu için kanıtlarla birlikte gazeteye dava açmış. gazete ardından elton'ın bir adama blowjob yaparken çekilmiş görüntülerini de basmış.
    davalar sürecinde anlaşmaya varılmış ve the sun, elton'a 1 milyon pound ödemiş ve "sorry elton" manşetiyle özür dilemiş.

    davaların olduğu sırada blumia olmuş -blumia'nın ne olduğunu bilmeden. 3 gün aç kalıp sonrasında deli gibi yemiş. kilo alacağı korkusuyla da kusmaya başlamış. ekmek gibi şeyleri kusması zor olduğu için yumuşak şeyler yiyerek kusmasını kolaylaştırmış.

    4 yıl evli kaldığı karısıyla 88'de boşanmışlar. elton, çocukları olunca renata'yı davet etmiş ama gelmemiş.

    elizabeth taylor'ın mücevherlere düşkünlüğü o denliymiş ki mücevheri gördüğü zaman takan kişiyi onu kendisine vermesi yönünde ustalıkla ikna etme kabiliyeti varmış (artık ne paçozluklar yapıyordu, siz tahayyül edin.)

    kokaine düşkünlüğünün zirve yaptığı ve yıkıma doğru gittiği bir dönemde 2 hafta boyunca kendini eve kapatıp, kokain çekip porno izleyip 31 çekip kusup durmuş. kapıları filan açmamış.

    rehabilitasyona girdiği dönemde kokaine yazdığı mektup gerçekten etkileyici bu arada.

    dediğine göre, freddie mercury artık hastanede ölmek üzereyken açık artırmalardan pek çok şey alırmış. öldükten sonra o yılın noel'inde elton'a bir hediye gelmiş. freddie'den.

    kendisi hakkında çekilen belgesel tantrum and tiaras'ın günümüzün keeping up with kardashians'lara öncülük ettiğini belirterek özür diliyor.

    gianni versace uyuşturucu kullanmaz, kırmızı şaraba sprite ve buz eklermiş (oha!)
    donatella versace'nin ciddi bir kokain problemi varmış. rehabilitasyona gitmeyi "yağlı yemek olmaması" koşuluyla kabul etmiş ancak fasilitedeki makyap yapmama kuralı sebebiyle çok sorun çıkarmış.

    diana ile evlenmeden önce tanışmış.
    kendi evindeki bir yemekte, diana ile richard gere saatlerce sohbet etmişler. bunu kıskanan sylvester stallone ile sonrasında richard gere kavga etmiş.

    billy elliot filmiyle kendisini özdeşleştirmiş. elbette ki film mutlu sonla biterken, elton babasıyla mutsuz sona sahip.

    michael jackson'ın thriller'dan da başarılı bir albüm yapma hırsı olduğunu ancak olmayınca bunun onu yıktığını belirtiyor.

    iggy pop'un bir konserinde sahneye goril kostümüyle çıkmış. iggy acid tribinde olduğu için elton'ın kostümünü anlamamış ve korkmuş, müzik filan durmuş, bunu sahneden atmışlar.

    evlendiği kocası david (ki ogilvy mather'da çalışıyormuş tanıştıklarında), 2014 yılında depresyon ve kaygının sebep olduğu alkol düşkünlüğü sebebiyle rehabilitasyona gitmiş.
    sonrasında elton'ın menajerliğini yapmaya başlamış.

    evlat edinme fikrini ilk güney afrika'da, sonra da ukrayna'da ziyaret ettiği yetimhanelerde benimsemiş. özellikle ukrayna'daki lev, onda çok büyük etki yapmış. ilk çocuğunun adındaki levon, oradan geliyor (çocuğun sanırım 4 adı var.)

    prostat kanserine yakalandıktan sonra ameliyat olmuş ama sonrasında komplikasyonlar yaşamış. özellikle güney amerika'da yakalandığı enfeksiyon onu ölümün kıyısına getirmiş. bu süreçte bir konserdeyken büyükler için üretilen ped'lerden takıyormuş ve las vegas'ta bir konser bitiminde seyirciyi sahnede selamlarken aynı zamanda çişini de pede yapıyormuş.

    annesi kocasıyla tanıştığı dönemde duruma "ok"miş ancak ingiltere'de civil partnership (türkçesi ne bunun?) resmileştiğinde sorunlar çıkmaya başlamış. tören günü annesi oldukça sorunlar çıkarmış, şahitlik yaparken kağıdı imzalama sırasında oldukça sert hareket etmiş.
    öncesinde ise partnership başvurularının ertelenmesi gerektiğini david'in ailesine söylemiş. kadının yüzüne telefonu kapatmış.
    evlendiklerinde ve çocuklar olduğunda da hep aksileşmiş.
    elton, annesinin artık onun en yakını olmadığını fark ettiği için trip yaptığını söylüyor.
    (bence sebep para gibi. eminim yani neredeyse.)

    veee, tabii ki madonna.
    kitapta 3 yerde madonna'nın adı geçiyor.
    bir tanesi, çin'den bahsederken. kapalı bir ülke olan çin'in modernleşmesi sırasında barlarda madonna'nın çaldığını söylüyor.
    ikincisi, kendi albümü songs from the west coast'ta madonna'nın uzun dönem birlikte çalıştığı patrick leonard ile çalışmış.
    üçüncüsü de aralarındaki atışma (buna ayrı bir başlık açmak istedim.)

    sebebine gelelim:
    lady gaga'yla olan dostluğu. lady gaga'ya "elton john'ın piç kızı" lakabını takan elton, born this way'in express yourself'e olan benzerliğini kabul etmesine rağmen, madonna'nın bu sebeple lady gaga'ya cephe almasına kızıyor.
    madonna gibi kariyerinde zaten belli bir yere gelmiş birinin, bunu genç kuşaktan birinin kendisine yaptığı iltifat olarak algılaması gerektiğini düşünüyor.
    avustralya'da bir röportaj sırasında kızgınlığını belirtiyor.

    (burada araya girip gerçeklere bakacağım:
    elton o röportajda diyor ki:
    "o tam bir kabus. üzgünüm. onun kariyeri sona erdi. o boktan bir fuar aç-aç'çısı* gibi görünüyor. lady gaga'ya karşı çok kötüydü" diyor.

    ayrıca farklı iki okazyonda yine madonna'ya saldırıyor:
    madonna'nın golden globe kazanma şansı olmadığını söylüyor (masterpiece ile john'ın şarkısının yarıştığı sene, madonna ödülü almıştı)
    diğeri ise madonna'nın super bowl performansı için ona "playback'inin iyi olduğundan emin ol." diyor.)

    elton sonra madonna ile fransa'da bir restoranda karşılaşınca ondan özür dilemiş.

    bitti.
    kitap oldukça güzeldi. müzikle ilgilenen herkese tavsiye ederim.
  • elton john'un taze evliligi hakkında tartisilan ilginc bir konu da, elton john'un birleşik krallik'ta "sir" unvani tasimasindan dolayi, esinin hangi unvani tasiyacagi. nitekim "sir"lerin esi otomatikman "lady" unvanini alir.
  • bir röpörtajinda "çok ba$arilisiniz" $eklinde yapilan bir yorum üzerine "bunun için çok çalisiyorum" $eklinde cevap vermi$tir. söyledigi bu lafa gözüm kapali inanirim zira piyano çali$i olsun, besteleri olsun, sesi ve yorumu olsun, ve hatta sahnede saatlerde hiç tik demeden enstümanini çalip $arkilarini icra etmesi olsun - sadece ve safi yetenekle gelinemeyecek bir noktadadir benim gözümde. bu yüzden de $öhretleri kiç ba$ açmak ya da sadece entertainment üzerine kurulu popüler kültür ikonlari bir yana kendisi bir yanadir. candir çünkü original sin
  • bugün emmy ödülü kazanarak az sayıda üyesi olan egot kulübüne girmiştir.

    egot: emmy, grammy, oscar, tony

    bugün kazandığı emmy dışında, elton john'ın 6 grammy, 1 tony, 2 de oscar ödülü var.
  • ingiltere'nin sanat gunesidir. buyuk saygı duyulur. net kolay anlasılır bir sekilde sarkı soyler. sesi kadar hatta daha cok kostumleri dikkat ceker. buyuk gozluklari vardır.
    ve en onemlisi sir denir (pasa)
    tek farkı daha acık sozludur.
  • yakinda erkek arkadaşiyla evlenerek , dünyaevine tersten girecek olan şarkici.
hesabın var mı? giriş yap