kerem ile aslı
-
cemal süreya'nın şairlik duygusunun ilk uyanışı bu hikaye sayesinde olmuş;
"cemalettin zayıf, çelimsiz bir çocuk. zaman zaman havale geçiriyor. annesinin gözü hep üstünde.
her gün aynı sahne: gülbeyaz eşiğe oturmuş, elinde bir çay bardağı süt. cemalettin, sımsıkı yummuş ağzını açmıyor. inatçı mı inatçı. sütü içirmenin tek yolu var: kerem ile aslı... o, ezbere bildiği kerem ile aslı'yı okuyacak, cemalettin de sütü içecek.
öyle inanıyor gülbeyaz.
başlar okumaya; manzum-mensur. cemalettin dinler, dinler; çoğunlukla kandırır annesini, sütü içmez. o zaman da dayağı yer.
bu anı, gülbeyaz'ın çok yakındaki ölümüyle trajik bir boyut kazanır.
kendi deyişiyle hayatını sarsan "on an"dan biri. şairlik duygusunun ilk uyanışı olarak anımsayacak "kerem ile aslı" hikayelerini. ondan esinlenerek piyes yazmayı bile deneyecek. bile bile yarım bıraktığı bu çalışmanın üzerinde şu notlar var:
"zavallı kerem ile yüzvermez aslı'nın son iki günü.
kişiler:
zavallı kerem (47 yaşında zavallı bir adam)
yüzvermez aslı (38 yaşlarında)
yer: istanbul
..."*
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap