nazar
-
tdk diyor ki:
1 . bakış, bakma, göz atma:
"ilk nazarda mağrur, azametli tesirini veriyor."- s m alus.
2 . (eskimiş) bir konu hakkında düşünme, görüş:
"nazarında herkes zındıktı, hırsızdı, yalancıydı."- ömer seyfettin.
"nazarımda daima küçük ve kusurlu kalacaktır."- reşat nuri güntekin.
3 . belli kimselerde bulunduğuna inanılan; insanlara, özellikle çocuklara, evcil hayvanlara, eve, mala mülke, hatta cansız nesnelere de zarar veren, bakıştaki çarpıcı ve öldürücü güç.
---
nazar değmek (veya nazara gelmek)
göz değmek:
"hele marangoz halil'in gözünü de denemiş. nazara gelmemek için kendi kendine okuyup üflüyor, nerede tahta görürse tak tak vuruyor."- haldun taner.
---
(birinin) nazarında
birinin düşüncesine göre, birinin gözünde:
"bu, isviçreliler nazarında bizim itibarımızı hayli yükseltmişti."- yakup kadri karaosmanoğlu.
---
(bir şeye şu veya bu) nazarıyla bakmak
ona öyle imiş gibi, o gözle bakmak.
---
nazar boncuğu
1 . göz değmesin diye takılan mavi boncuk veya bunun yerini tutan başka şey, göz boncuğu.
2 . eşi benzeri olmayan, tek.
---
nazarıdikkat
ilgi.
---
nazarıdikkatini çekmek
ilgisini çekmek
---
nazarıitibar
ilgi, dikkat.
---
nazarıitibara almak
dikkat etmek, dikkate almak.
----
ayrıca,
(bkz: esrarengiz şiir olmaz/#2995693)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap