34 entry daha
  • burada eski sırp kiliselerinin fotoğrafını çekmeye çalışınca adamı gözaltına almaya kalkıyorlar. "türküm ben yahu, turist olarak geldim." demesem adam kolumu bırakmayacaktı ki aşağı yukarı herkesin türkçe konuştuğu bu şehirde bana rastlayan polis memurunun sadece arnavutça bilmesi de ayrı bir şanssızlık. sonra sordum, meğer arnavut milliyetçisi gençler arada saldırı yapıyorlarmış da ona karşı önlem olarak kilise etrafında polisler duruyormuş.

    bunun dışında gittiğimde girdiğim ilk yerde ingilizce yön sorarken "niye türkçe konuşmuyon birader?" diye tepki almam da ilginç geldi. sanki alnımda yazıyo türk olduğum.

    kaleye çıkın ama içinde hiçbir şey yok. manzara harika. ben çıktığımda birkaç arkeolog ve ameleler buldukları eski bir duvarı ortaya çıkarıyorlardı (tabi uzaktan mahsun kırmızıgül dinleyen bu amele grubunda sadece bir kişinin türkçe bilmesi de ilginç. "burda türkçe müzik dinler herkes" dedi eleman.). şadırvan'ın etrafında üç kere dönüp su içen evleniyormuş. oradaki kafelerde oturmak güzel.

    şehrin sırplara ait bölümü 2004'te yakılmış. üzücü tabi. prizren birliği evine gidilebilir. arkeoloji müzesi'ne giriş 1 euro. içerisi çok iyi değil ama kuleye çıkabiliyorsunuz. manzara güzel.

    saray isimli restoran hem uygun hem de çok güzel. istanbul'da bir sürü yerde buradaki kadar iyi ezogelin içmemiştim. priştina'ya dönerken otobüsler her köy, hatta her evin önünde durabiliyor. hazırlıklı olun. eğer ekspres otobüs varsa ona binin. ayrıca burası priştina'dan güzel.
51 entry daha
hesabın var mı? giriş yap