öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler

• öğrendiğimde ufkumu iki katına çıkarmakla birlikte, hayat kalitemin de neden yarıya indiğini de öğrendim. özellikle gece tayfasına sesleniyorum.
  
  gece 23-05 saatleri arasında karanlık ortamda salgılanan melatonin hormonunun, sabah saatlerinde gün ışığını algılamaya başladığımız andan itibaren serotonin, yani mutluluk hormonuna dönüşmesi. yani bu demek oluyor ki, gece uyumayan insanlarda bu hormon çok az salgılanıyor ve bu hormonun seratonine dönüşememesi yüzünden sürekli mutsuz olma haliyle birlikte bunalıma sürükleniyoruz. neden gece olunca dipsiz kuyulardaymışız gibi içimiz sıkılıyor sanıyorsunuz? neden geceleri efkarlanıp, şarkıların durduk yere ağzımıza sıçtığını sanıyorsunuz? sevenler neden geceleri ölür sanıyorsunuz? melatoninden ötürü. he bir de yaşanan intihar vakalarının bu hormonun en çok salgılandığı saatler olan 02-04 arası olduğu saptanmış.
  
  bu hormonun bir önemli özelliği de kanser durdurucu etkisi. yapılan araştırmalarda görme engelli insanlarda kanser riskinin çok az görülmesinin nedeni de bu hormonu çok kolay salgılayabiliyor olmalarıymış. bunun yanında yaşlandırmayı geciktirici etkiye de sahip olduğu için bu tarz ilaçlarda da mucizevi etkiler göstermiş.
  
  bir diğer kritik bilgi ise, elektromanyetik dalgaların salgılanmasını zorlaştırdığı. yani bütün gece uyumayıp bu hormonu salgılayamadığımız gibi bir de bilgisayar başında oturup bir sürü elektromanyetik dalgaya maruz kaldığımızda kanser riskimizi arttırıyoruz.
  
  ulan iki yıldır mezarımı kazıyormuşum da haberim yokmuş. bir allahın kulu da çıkıp demez mi, "hacı sen geceleri uyumuyosun, böyle bir hormon var, bak vallaha çok kotu düşen" diye. anca cinsel güç arttırıcı hormonları bilin zaten. ben de dün gece bilimsel makaleler okurken (hayatımızı boşuna riske atmıyoruz olum. sabahlara kadar okuyup düşünüyoruz. şaka lan mal gibi kahve üstüne kahve içip balkonda sigara içiyorum) bu hormona denk geldim araştırınca dehşete düşüp anında yorganı çenemin altına çekip yattım. tabi uyuyamayınca çıkıtım balkonda bi sigara daha içtim.
  
  gün ağarırken yatıyorum bari kendime bi minder ev yapayım, etrafını da battaniyeyle iyice mantolayıp girip yatayıp filan dedim ama bu şerefsiz hormon yapay karanlığı da yemiyormuş. illa mutlak karanlık olacakmış adam gibi salgılaması için. bu arada bir bilgi daha, biyolojik saatimizi de bu hormon belirliyormuş. yıllardır biyolojik saatim kaç bilmiyorum. belki saat bozuldu haberim yok. gerçi biz yerel saatimizi de bilmiyoruz bu aralar ne biyolojik saatimizden bahsediyorum ben.
  
  bir de gece uyumayanlar aşırı zekadan uyuyamıyor filan deniyor. ne zekisi lan geri zekalıyız biz. hayatımızı sikiyoruz haberimiz yok. gece sıçtığımız için, "benim bünye ters çalışıyor hacı" diyoruz ama öyle değilmiş işte. "akşam yatmasını bilmez, sabah kalkmasını bilmez" diyor bu hormon. benim istediğim saatlerde uyuyacaksın diyor.
  
  ben de geceleri ulan niye durduk yere canım sıkılıyor benim diyorum. hatta çoğu gece bildiğin şu adam gibi bakmaya başlıyorum. psikolojik sorunlarım olduğunu düşünüp psikoloğa yazılmayı düşünürken, aslında altında yatan en büyük nedenin biyolojik olduğunu öğrendim. ne kadar cahilmişim allahım. hayatımı mahvetmişim. bittim lan ben :( sırf bu hormonum düzgün çalışsın diye işe giricem artık.
  
  - neden biz?
  - melatonin salgılamam lazım.
  - anlamadım?
  - melatonin salgılamam lazım diyorum orospu çocukları yavaş yavaş ölüyorum!
  - pazartesi gelin başlayın.
  - tamam.