• covid döneminde aşırı büyüdü, şimdi covid bitti, mecbur küçülücek.
  • kanka yakıt maliyetlerinin artması ile kar marjları baya düşmüş olabilir. enflasyonda var adam ben buraya aktaracağım kaynakla daha karlı iş yaparım demiştir. pandemide iyi işler yaptılar ama şimdi pandemi bitince insanlar kendileri yapıyor alışverişlerini
  • kovid sonrası dönemde parasal genişlemede sona gelindi. son 3 senedir yatırımcılar karlılığa hiç bakmadan neredeyse bütün teknoloji şirketlerine yatırım yaptılar, hisseler %50-500 arası arttı teknolojide. fakat abdden sırayla gelen faiz arttırımları, avrupadaki yüksek enflasyon ile avrupa merkez bankasının da aynı rotayı izleyeceği öngörüsü piyasalarda daralmayı tetikliyor.

    haliyle geçen senelerde sorgusuz sualsiz büyüsün yeter diye yatırım yapan yatırımcılar artık karlılığı sorgulamaya başladı. aynı zamanda artan faizlerle şirketlerin kapitale ulaşımı daha da zorlaştı. haliyle yatırım ve krediyle büyüme odaklı teknoloji şirketlerinin bir çoğu artık büyümeyi yavaşlatıp karlılığa odaklanıyor.

    sadece getire veya türkiyeye has bir olay değil, şuan çoğu bilindik piyasada durum böyle.

    yani olay getirin batması değil, büyümeyi yavaşlatıp, karlı pozisyona geçme çabasıdır.
  • getir bizim yerli ve milli balonumuz zaten.
    12 milyar dolar degerlemesi olan kurye sirketi mi olur?

    bir cok startup vc lerin ve fonlarin ponzi şeması artik.
    daha kara gecmeden surekli yatirim alarak erken girenler ellerindeki mali bosaltiyor sonradan gelen yatirimcilarin ustune.

    en cok calisan cikartan isletmeler arasinda birinci siradalar.
    görsel
  • uzunca bir süredir müşteri memnuniyetsizliği yüksek olduğundan şaşırmadım. hızla kaliteyi azaltıyorlar.
  • şaşırtıcı olmayandır. olayı iki boyutu var aslında birincisi dünyadaki makro ekonomik gidişat, ikincisi de türkiye özelinde makro ekonomik gidişat.

    getir gibi şirketler yüksek büyüme potansiyelli şirket*olarak geçiyor literatürde. bu şirketlerin olayı olabildiğince fazla sermayeyi olabildiğince kısa sürede toparlayıp yeni pazarlar, yeni ürünler ve yeni müşteriler edinmektir. bunu yapmak içinde zarar ederler, evet doğru okudunuz zarar ederler. peki bu paraları nereden buluyorlar da zarar ediyorlar?

    geneli venture capital* fonları olmak üzere aslında bulabildikleri her yerden. mesela getire fon sağlamış şirketler arasında sequoia capital var, daha önce bu fondan kimler çıkmış açın bakın. sıradan bir şirketi değerlerken kullanılan dcf ev/ebitda, pd/dd veya p/e ratio gibi metotlar bu tip büyüme şirketleri için kullanılmaz. değerlemede kullanılan metotlar getir olgunluğundaki şirketlerde eğer yönetim makulse satışlar üzerinden, eğer yönetim makul değilse de direkt olarak ceo'nun rektumundan alınarak hesaplanır, daha erken safha şirketler için ise direkt rektumu kaynak gösterebiliriz. getir bu şekilde 1.8 milyar dolar sermaye edindi* ve bu paralarıın bir kısmını hepimize müdavim vs. olarak dağıtarak bir tüketici sadakati ve pazar payı edindi.

    peki bunları ben neden anlatıyorum? çünkü parti bitti arkadaşlar. fed ve diğer önde gelen merkez bankaları qe'yi sonlandırmaya ve faiz oranlarını arttırmaya başladılar veyahut yakın zamanda başlayacaklar. artık para eskisi kadar ucuz olmayacak. artık sadece müşteri edinmek için milyonlarca dolar zarar yazan firmalar parayı kolay bulamayacaklar. sadece getir değil, uber, airbnb gibi birçok şirket küçülme yönünde açıklamalar yapıyorlar. çünkü hepsi aslında benzer firmalar. müşteri çekebilmek için müthiş cazip fırsatlar sunan ama gerçek karlılığı olmayan şirketler. peki küçülme nasıl olacak? promosyonlar azalacak, çalışanlar azalacak, artık eskisi kadar büyümenin gazına basamayacaklar, getir 2-3 haftada 1 yeni pazara giremeyecek. zamanın kendisi kadar eski bir hikaye, boom and bust cycle. bir de bunun üzerine rusya, ukrayna savaşından kaynaklanan enerji maliyetlerini, yaşanan arz zinciri problemlerini falan ekleyince getir için gelecek dün göründüğü kadar parlak değil.

    türkiye kısmını zaten hepimiz yaşıyoruz zaten işte ülkedeki enflasyon, risk priminin çok yüksek olması ve bunun kura baskısı, para politikası, arka kapı döviz satışları, işletme sermayesi çevirmedeki sıkıntılar, artan rekabet ortamı ve rakiplerin dişli olması gibi gibi. dolayısıyla dünyada her şey güzel gitseydi bile bu ülkede fiyat artışı yapmamak mümkün değildi.

    getir batar mı? bir şirket ne zaman batar? mesela borsada negatif öz kaynakla dönen spor kulüpleri batık mıdır? getir batmaz, operasyonları şu veya bu şekilde döndürürler, ama eskisi kadar da bol kepçeden dağıtamayacaklar ve ciddi sıkıntılar yaşayacaklar. belki gelecekte bir ipo olabilir veya bunlardan daha büyük biri bunları satın alabilir.
  • olabildiğince kısa açıklayayım.

    getir bir girişimdir (start-up) ve aslında temel olarak girişimin ne olduğunu anladığınız zaman, getir'in işten çıkarmalarını ve bu fiyat politikalarını anlayabilirsiniz.

    bu aralar sıkça duyduğumuz start-up'ın, küresel piyasalarda tanımı, haftada yüzde 5-7 arası büyüyen şirket demektir. kaynak

    yani kurduğunuz herhangi bir şirket, bu oranda bir haftalık büyüme yakalamışsa, o bir start-up'tır ve burada karlılık, para kazanma falan gibi konulardan bahsedemeyiz. peki bu büyüme takıntısının sebebi nedir? çok basit, bu hızda büyümeyi uzun süre koruyabilirsen, milyonlarca kullanıcıya ulaşman yalnızca birkaç seneyi bulur *** ve bu kadar kullanıcınız olduğunda, karlılık problemini bir noktada çözebileceğiniz düşünülür*.

    yani bir start-up yatırımcısı, bir şirkete yatırım yaptığında, en en en çok önemsediği şey o şirketin haftalık/aylık büyüme oranıdır. bu oran tatmin ediciyse, o şirkete para yağmaya devam eder. para yağdığı sürece siz şirketinize -aslında şu an ihtiyacınız olmasa bile- daha fazla personel alır, büyümeyi korumak için deli gibi kampanyalar yapar, yeni yeni pazarlara açılırsınız. dediğim gibi büyüme olduğu sürece, para var, para olduğu sürece, büyüme var.

    burada bir ufak parantez açıp, start-up yatırımcılığı sistemini de açıklamam gerekebilir.

    herhangi bir şirketin büyümenin aşamalarına göre çıktığı yatırım turları vardır. kabaca her bir turda topladığınız paranın, önünüzdeki 1 yıllık büyüme harcamalarınızı karşılaması gerekmektedir. tohum yatırım, seri a, b, c, d, e yatırımları ve en sonunda halka arz ya da başka bir şirkete satış.

    her bir yeni turda - şirket büyüdüğü için- bir önceki turdan daha büyük bir değerleme yapılır ve yatırım miktarı artar. en başta ya da ortalarda yatırım yapmış bir kişinin/kurumun tek motivasyonu, bir sonraki turda ya da yolun sonunda -borsa ya da başka şirkete satış- yatırımını belli bir çarpanla çıkarmaktır. burası bir süredir ponzi olmakla eleştiriliyor, çünkü şirketin karlılığından ziyade büyümenin finanse edilmesi ve yatırımın çıkarılması için yeni yatırımcının gelişine bel bağlanması bize bir miktar ponzi izlenimi veriyor.

    peki getir'de neler oluyor? getir deli gibi büyüyor arkadaşlar, piyasada yazılımcı, kalifiye hukukçu, yönetici bırakmadılar**, müşteri sayısı, satışı da deli gibi büyüyor. ama tam olarak yukarıda bahsettiğimiz şekilde büyüyor, büyüdükçe daha fazla yatırım alıyor, bu sefer daha fazla büyüyor. kar ediyor mu, imkanı yok. önümüzdeki 3-4 yılda karlılığa ulaşabilir mi? imkansıza yakın.

    ama yine de büyüyor ve yatırım geliyor olmalı diye düşünüyor olmalısınız? aslında öyleydi, ama fed'in faiz politikasında değişim, borsalardaki geri çekilme, geçen yıl gerçekleşen halka arzların rezaletle sonuçlanması *** küçük, büyük tüm yatırımcıların yatırım motivasyonunu ve risk kapasitesini düşürdü.

    bu durumda getir ve diğer büyüme odaklı girişimler neler yapıyor? birincisi, masraflı çalışanları, yani yöneticileri ve yazılımcıların bir kısmını işten çıkarmak -ki kasadaki para yolu biraz daha uzatsın-, ikincisi, bir şekilde karlı olabilmek yönünde adımlar atmak, üçüncüsü yeni iş modelleri eklemek**.

    burada belirtilen fiyat politikasını bu ikincisine bağlamak mümkün. ancak bu da yine de getir'in karlı olabileceği anlamına gelmiyor. hem türkiye'de **, hem de dünyada ** rakipleri var. bu rekabet ortamında bir şekilde hayatta kalmaları ve parasal olarak daralan piyasada yatırım bulmaları hala allahın emri.

    peki getir hayatta kalabilir mi ya da istenen finansal dönüşü sağlayabilir mi? burası biraz şaibeli. amazon neredeyse 15 yıl sonra karlılığa ulaşabildi ve bu süre zarfında çılgın miktarda yatırım/para yakarak dünyayı ele geçirdi. öte yandan netflix senelerce aynı sistemle yürüdü, büyümesi devam etti, ancak ufak bir yalpalamada -ki rekabet artık çok ciddi seviyede- şirket hisseleri 2017 yılındaki seviyesine döndü. işler sıkıntı yani.

    benim düşüncem, getir'in -global olarak- karlı olabilmesi için 10 yıl kadar bir büyümeyi, aynı zamanda dev bir markete dönüşmesini sağlayacak bir finansmana ihtiyacı olduğu yönünde. ki bu tüm rakipleri için geçerli bir durum. önümüzdeki yıllarda finansal daralmanın daha belirgin hale geleceği düşünülünce, ben getir'in şu anki haliyle hayatta kalmasını gerçek bir survival mücadelesi olarak görüyoru.
  • fiyatlarını yükseltenler genelde batanlar değil çıkanlardır.

    asıl siz fiyatları düşürenlerden kıllanabilirsiniz.
  • birkaç yıl öncesinden şirket sahibinin yapmış olduğu bir beyan hatırlıyorum. (hafızam bana oyun da oynuyor olabilir.)"bizi bu işe ayıracak vakti olmayan ancak parası olan insanlar tercih edecek ve etmeli. getirme ücretini dert edecek insan bizim müşterimiz olmaz." o nedenle şirketin şu anki durumunu dert ettiğini ve batacağını düşünmüyorum.
hesabın var mı? giriş yap