• sanliurfa’da olmasi insanlik icin buyuk sans. oyle kapadokya’daki gibi dunyanin dort bir yanindan gelen raveci hapci teknocularin saklabanlik yapip ortaligi burning man’e cevirebilecegi yer degil urfa. mekke’de bile yapabilirler ama urfa’da olmaz bu isler. helal olsun urfaya. danimarkali kokonoya iki tane kilim satmak icin sebeklik yapmaz urfa insani. geri kalmisligi, yobazligi, orumcek kafaliligi, hoduklugu bu sefer ise yaradi. insanlik ve tarih sizden razi.

    gobeklitepe’ye gelecek olursak: egitim merkezi oldugu iddiasi son derece gulunc. tapinak iste arkadas ne egitimi? neymis “bak bu bir timsah. bunu gorunce kac” demek icin versay sarayi kadar okul yapip devasa taslara figurler yontmuslar. yilandan aslandan kurttan kacmak icin egitime mi ihtiyaci olur insanin? kopek gorunce kosarak kacan kedi, kedi gorunce ucarak kacan guvercin hangi egitimlerden gecti mesela? devasa tapinaklardaki kedi kopek figurlerinden mi ogrendiler bu isi? ozel egitim falan mi aliyor bu canlilar?

    buranin insasiyla (ya da figurlerin yapilisiyla) yazinin icadindaki motivasyon aynidir demek cok yanlis. hiyeroglif benzetmesi ise dupeduz cehalet. yazi, insanin kendisini sembollerle ifade etmesi demek degildir. yaziyi insanlar gunluk yazmak icin icat etmemistir. bunlar yazinin yan urunleridir, yazinin icadindaki temel motivasyon degildir. gobeklitepe’de bir anlasma, bir urun-hasilat kaydi, bir takvim olusturma durumu yok. burasi mistik isler donen bir yermis. bu islerin niteligi neydi? bunu hicbir zaman ogrenemeyecek olma ihtimalimiz hayli yuksek.

    tabi bu bilgiler zamanla degisebilir. hatta degisecektir (ilk paragraftaki urfa bolumu haric). birseyler ogrendikce editlerim.
  • dünya üzerinde bilinen en eski yapıyı el bebek gül bebek bakmamız gerekirken güvercinler yapının anasını ağlatıyor, arabaya bile kuş pislediğinde dışkısındaki asit boyaya zarar vereceğini herkes biliyor hemen yıkıyoruz üstelik kuruyuncada hemen çıkmıyor ama bu 12.000 yıllık tarihi olan bu sütunların hepsinin üzerleri kuş pislikleriyle dolu. kurumuş bu güvercin pislikleri yapıya zarar vermeden nasıl çıkacak ?

    sütunları çevreleyen kapalı alanın dış kıs kısmı açık buraya kale filesi gibi file yapılarak bu sorun çözülebilir. buradan çok yetkili abilere duyurulur.

    görsel
  • farklı bir bakış açısı isteyenler için bir netflix serisi olan kadim uygarlıklar 5. bölümü tavsiye edebilirim. hem ilginç hem de karahantepe'yi de gösteriyor.
  • göbeklitepenin hemen sağ üst köşesinde çaput bağlanmış bir ağaç görürsünüz.. o ağaca mutlaka gidin altındaki taşa bakın ve sonra çaputları sayın , alt kısmında tersten doğum yapan kadın resmi bulunan bir lahit kapağı var.. ve buraya cocuğu olmayanlar gelip çaput bağlıyor , bir şaman inancı olabilir ama ben o bezleri gördükçe dünyada ne kadar çok hakeden aileler olduğunu hissediyorum.
  • 15 bin yıl önce türkiye topraklarında nükleer savaşlar yaşanıyordu

    çok yakında dünya tarihi yeniden yazılacak ve bu yeni tarihin hareket noktası şu an türkiye sınırları içinde bulunan topraklar olacak.

    göbeklitepe kazılarında meydana çıkan ve tarihin yeniden yazılmasını zorunlu kılan gerçekler.

    ünlü rus arkeolog ve araştırmacı sklarov, günün birinde dünya tarihi yeniden yazılmaya başlarsa türkiye topraklarının bu yeni tarih için bir hareket noktası olacağını söyledi ve ekledi:

    "geçen ağustos ayında tükiye’ye gittiğimizde hattuşaş kazı bölgesini ziyaret ettik.

    anladığımız kadarıyla orada ingiliz arkeologlar çalışıyor çanak çömlek arıyor. çevreye bakınırken bizi bile inanılmaz şaşırtan bir keşif yaptık.

    mısır’daki piramitler bile hattuşaş’ta bulduğumuzun yanında gölgede kalıyor.
    yerden çıkıntı biçimindeki monolit granit taşların mekanik usulle kesildiğini gösteren izi bulduk.

    binlerce yıl önce bu izi bırakan yuvarlak abraziv disk neden yapılmışsa, sert taşı tereyağı gibi kesmiş ve bu günümüzde dahi taklit edilemez.
    çünkü dünya genelinde böyle bir disk mevcut değildir…"

    sklarov resmi tarihe göre şanlıurfaya 20 km uzaklıktaki göbeklitepe’nin m.ö. 11. yüzyılda cilalı taş devri olarak uygun görülen bir zaman diliminde kurulduğunu hatırlatıp gülüyor ve şöyle diyor:
    ’uzman olmaya gerek bile yok, 65 milyon yıl önce yok olan dinozor resimlerinin, 13 bin yıl önce ilkel taş devri kabileleri tarafından inşa edilmiş olduğu iddia edilen yapının içinde ne işi var?

    taş devri insanı yerin yüzeyinde dinazor iskeleti buldu diyelim, o iskelet dokuyla donatıldığında ortaya böyle bir şekil çıkacağını nereden ve nasıl biliyordu. tapınak duvarlarında gördüğümüz hayvan resimlerinin ördek olmadığı kesin.

    hatta burasını asıl inşa eden ve kullanan ev sahiplerinden sonra ikinci bir kültür toplumu, tıpkı mısır piramitleri örneğinde olduğu gibi farklı amaçla burayı kullanmış.

    sütunlardan birinin temelinde dış bir etkenle kopan iki dinozorun kafaları daha sonra çok daha ilkel bir teknolojiyle taş taşa sürterek onarılmak istenmiş."

    sklarov ile iki saat kadar devam eden söyleşi sonunda şunu soruyor basın mensubları:
    ‘peki sizin varsayımınıza göre 10-20 bin yıl önce dünyamızda kimler vardı?’
    sklarov şöyle yanıtlıyor:

    "emin olduğum tek şey tüm bu yapıların şimdiki insanın eliyle yapılmadığı.
    asıl ev sahipleri uzaydan mı geldi yoksa bilinen zamanlar öncesinde dünyamızda gelişen bir önceki uygarlık tarafından mı yapıldı sorusunun yanıtı bende yok.

    sadece %50’den fazla olasılıkla bundan yaklaşık 15-17 bin yıl önce dünyamızda o eski uygarlıklar neyse aralarında ‘tanrılar savaşı’ adını verdiğim bir ihtilaf yaşandığı kesin.

    böyle bir savaşın izlerine peru, bolivya, arjantin ve türkiye’deki antik yerleşim bölgelerinde rastlamak mümkün.
    ancak %100 emin olduğum bir şey var o da tarihin yeniden yazılması gerektiği..
  • onca keşiften ve araştırmadan,
    televizyonlarda ve sosyal medyadaki yayınlardan sonra, sır perdesi aralansa ve
    göbeklitepe'nin aslında bir tuvalet olduğu anlaşılsa ...
  • m.ö. 12.000'lerde buzulların çözülmesiyle taşan aral ve hazar'ın suları karadeniz'e ve doğu anadolu'ya kadar gitmiştir oradan göç eden türkler dünyanın yaşanabilir alanlarına dağılmışlardır.

    arkeolojik bulgular ve türklerin gittikleri yerlerde bulunan kaya resimleri bunu kanıtlamaktadır.

    "batı merkezli tarihin" bilinçli olarak görmezden geldiği türkler, "orta asya'da da dünyanın en ileri uygarlıklarından birini yaratmışlardır.

    son araştırmalar, tufan öncesinde orta asya'da çok ileri bir uygarlık yaratıldığını kanıtlamaktadır.
    r.pumpelly (1908), a.belenitsky (1987), d.sch. besserat (1987).

    göbeklitepe'de türklerin erken kültürüne ait at, eb, us, oz gibi tamgaların yanında kün-ay, yani güneş-ay adlı bir tamga vardır ki, türkler bunu eski dönemde bayraklarında bile kullanmışlardır.

    bu simge göktürk ve hun dönemine ait paralarda da görülür.
    hakasya'da bir kaya resim alanında da yine kün-ay tamgasına rastlanır.
    ''göbekli tepe ve ön türkler - özgür barış etli".

    görsel

    görsel
  • kimse kusura bakmasın ama klasik ateist tezlerini yerle bir eden tarihi ve dinsel alan.

    klasik ateizm tezine göre hep şu söylenirdi: "tarım toplumuna geçiş ile devrim oldu, din ortaya çıktı." ateistler yıllarca hep bu kurguyu anlattılar.

    fakat göbeklitepe ile durumun böyle olmadığı, avcı toplayıcı insan gruplarının da oldukça organize ve sofistike dini inançlara sahip olduğu ortaya çıktı. bu öyle basit kabile dini falan da değil. göbeklitepe'yi inşaa edenler çok organize bir dine sahiplerdi. avcı-toplayıcı grupların göbeklitepe gibi devrine göre devasa boyutta sayılabilecek bir tapınak yapmış olmaları bilim dünyasını şaşkına çevirdi ve ateizmin klasik tarım toplumu sonrası din kurgusu yerle bir oldu.

    bütün bilimsel çalışmalar burayı dini bir alan olarak tanımlamasına rağmen bazıları bu gerçeği kabullenmekte zorlandıkları için "ya acaba oraya tapınak demesek mi? niye oraya tapınak diyorlar ki?" gibi arkeologlara kahkaha attıran, bilim ve akıldan uzak yorumlar yapmaya çalışıyorlar.

    yok, metro durağıydı orası veya beach clup'ta olabilir değil mi? yeter ki sizin inanmak istediğiniz masallara zarar gelmesin. kendilerine tavsiyem ya objektif olmayı deneyip gerçekleri çarpıtmayın yada bilimin yakasını bırakın.

    yerli yabancı bütün ciddi bilimsel kaynaklar göbeklitepe'nin "dinsel" bir yapı olduğu açıkça yazmaktadır. örneğin:

    https://www.nationalgeographic.com/…cle/gobeki-tepe
    https://globalheritagefund.org/…est-religious-site/
    https://www.worldhistory.org/göbekli_tepe/
  • böyle yerlerin turistik yerlere dönüşmesine çok şaşırıyorum. çünkü düz insan için içeride bakabilecek hiçbir şey yok. akademik olarak müthiş değerli bir bölge olsa da, bir insan bunca yolu bu kadar boş bir yer için niye teper anlamam mümkün değil.

    bizim için iyi tabi, turizm geliri yazıyor ama, giden için. gerçekten mi? mesela samimi olarak "iyi ki gitmişim" diyebiliyor musunuz, bu işin akademisinden değilseniz?

    bence insanlar turizm işini tamamen gösterişe döndürmüş durumda. göbeklitepe de şu sıralar bu gösterişin yeni modalarından. içeride bakacak, görecek, hissedecek, şaşıracak hiçbir şey yok. (biz düz insanlar için)
  • (bkz: #162889722) ben iyiki gitmişim keşke daha önceden gitseydim diyorum.

    benden binlerce yıl önce, kitaplarda bilinen olan tarihten de önce, insanlar bir araya gelip bi şeyler yapmış bu tepelere. benim de bunu görüp, orada fiziksel olarak bulunmam, elimi uzatsam 12bin yıl(5-10 yıl bile bize ne kadar uzun gelirken) öncesine dokunabilmem tüyleri diken diken eden bir durumdu.
hesabın var mı? giriş yap