• aralarındaki; kitapları aldığı gün ilk olarak türkçe kitabını karıştıran, okuma parçalarını okuyanlar; bugünün kitapseverleridir.
  • başka bir tabir ile ders kitabına para vermiş efsane nesil dir .

    iyide a.k. bugün beleş olan bişeye zamanında para vermiş olmanın nesi efsanedir dersen , sen ne anlarsın a.k. beleşçisi derim.

    o kitap o kırtasiyeden başka biyerde bulunmazdı nerdeyse her okulun anlaşmalı olduğu kırtasiyesi vardı dolayısıyla 1 dükkan koca okula kitap yetiştiremezdi, paran olsa da alamazdın, kitap yok diye hocalardan fırça yerdik.. kitap vardı da biz almadık sanki...
  • verilen kitap listesinin yanında defter listesine de sahip olan nesildir. eğer memur bir anne- babaya sahipse önce ayın 15'i beklenir ( ''ama öğretmen hemen alın dedi'' yalanları yutulmaz), listenin verildiği günün ertesi kitaplarla gelen arkadaşlara özenilirdi. aybaşı gelince babayla gidilirse yeni pastel, kuru ve sulu boya aldırılabilir ama anneyle gidilirse sadece ''gerçek ihtiyaçlar'' alınabilirdi :)

    bir seksenler değildi ama doksanlar da çok güzeldi be sözlük!
  • o kitapları bulabilmek için kırtasiyeleri gezmiş nesildir. babam hep son zamanlara bırakırdı kitap işini, biz de kırtasiyeleri dolanır, dururduk. ''az önce bitti, pazartesi gelecek'' laflarını duyduğumda ''ödevim var yeaa'' diye ağlardım babama. taktım mı takardım. o gün kitap almaya mı çıktık, tamamlayacaktık hepsini öyle gelecektik. bir de bu kitapları her alışımızda babam bana zihinden problemler ve ''buhan matematik'' almayı ihmal etmezdi. unutamam o kırmızı renkli buhan'ları.
  • bilen bilir, ilkokulda aldığı matematik kitabını hiç kullanamamış nesildir.
  • muhtemelen kitapları peşin almaya babasının maddi gücü yetmemiştir, sonra ödenmek üzere utana sıkıla veresiye yazdırmıştır.
  • satır dolusu kitap ismi ve yazarı elimizde, bide 4 ortalı metot defter, 2 ortalı çizgili defter diye pıncık pıncık tüm defter çeşitlerinin de yazdığı kağıtla kırtasiyelerde sıra bekleyip kitap almaya çalıştığımız dönem..

    hee birde kitap özetleri istenirdi okuldan, kitabı oku sonra özetini çıkar dönem ödevi diye tutuştururlardı götümüze. tüm kitapların özetlerinin birer sayfa yazdığı efsanevi kitaplar vardı.. hazırlayan, düşünen, derleyenen emektarlarımıza en derin saygılarımla..
  • en büyük düşmanlarından biri ahmet buhan olan nesildir.
  • geride kaldikca o zamanlarin trajik boyutu azaliyor ama ozlemle anilacak hicbir tarafi yok. o kitaplari okuyan var mi o kusaktan? okumaya calisip da anlayan?

    uzerinde teb yazan bir takim kurullarca yazilan, saman sayfali tugla gibi kitaplardi. lise 3 fizik kitabi kuantum teorisini anlatir, biyoloji kitabi tip ogrencisinin bilmeyecegi bilgilerle doludur. matematik kitabi ha keza. ogrenciyi ezmek isteyen ortak bir egonun urunu gibi duruyordu kitaplar. iceriginden bicimine.

    turkce kitabi sacma sapan sairlerin siirleriyle doluydu. yarisi anlasilmaz ve anlasilmasi da gerekmeyen divan edebiyati, diger yarisi cahit kulebi vs. gibi vasat sairlerin siirleri.

    ilkokul ogrencisine kemallettin tugcu, omer seyfettin tavsiye ederek o yastaki cocuga bas edemeyecegi travmalari yasattiklari icin ne kadar beddua etsek az. bunlara ragmen bir noktaya varmissak efsane diyebiliriz heralde kendimize.
  • bu nesil tüm dersler adı altında satılan kaynak kitabı da mutlaka edinmiştir.
hesabın var mı? giriş yap