murat soner

• son videonda "dünyanın en çok izlenen dizi film eleştiri kanalı benim, ne vereyim abime" diyorsun ya kardeş hala anlamadığın şey şu: sen diziyi eleştirmiyorsun, sen dizide kendi ahlaki doğrularına uygun gelmeyen sahnelerden rahatsızlığını kusuyorsun sürekli, binlerce sözde ahlak bekçisi de peşine takılıyor. ve hala şu basit gerçeği yadsıyorsun: bu dizilerdeki karakterler, çarpık aşklar, ihtiraslar, yozlaşmış karakterler gökten zembille inmiyor, içinde yaşadığın toplumdan örnekleri yansıtıyor. şimdi ben soruyorum sen ve kendinden bihaber müntesiplerine; ne istiyorsunuz tam olarak?
  
  bütün olayların "ahlaki" eksende cereyan ettiği sıfır öpüşme sıfır seks, helal usüllere göre çekilmiş bir dizi mi? kendi zihniyetine göre ütopik bir mükemmel'i mi bir masalı mı istiyorsun? böyle bir yapıma "hah olmuş buna tuzluğumla koşamıyorum artık" mı diyeceksin? bir kere sen kendini nasıl bir otorite zannediyorsun? sinema konusunda titrin nedir? bu vasat kitle dışında uluslararası bir referans mısın? geçerliliğin nedir?
  
  tek yaptığın şey seninle aynı "ahlaki değer ölçütlerine" sahip insanları toplayıp dizide bu sınırlara uymayan sahneleri kaşıyarak rahatsızlığını dile getirmek. yaptığın şeyin sanat eleştirmenliği olduğunu mu zannediyorsun hala?
  bu arada film-dizi sektörü sütten çıkmış ak kaşık değildir. arka planda dönen birçok adaletsiz melanet iş mevcuttur. ama kendini öyle bir konuma getirdin ki bize bu kirli sektörü savundurtacaksın neredeyse.
  
  edit: imla
• kendisini en son geçen sene ara ara izlemiştim. klişe senaryolar, rating alan standart konular filan haklıydı. fakat şu var ki ,dizide, filmde şiddet gösterilmesi, çarpık ilişkiler olması toplumu bozan yegane şeymiş gibi hissettirmesi ( en azından benim için) dedim tamam da e o zaman hangi konuyu işleyeceğiz. bir yapımın iyi olabilmesi için masal tadında bir hikaye veya ütopya bilim kurgu mu olması gerekiyor? diye düşünerek elim izlemeye gitmemişti.
  
  bahar dizisini de öneri üzerine izlemeye başladım. hayatın içinden olabilecek karakterler, neyi eleştirdiğine dönüp bakacağım.
  t: bir youtube içerik üreticisi
• gizli akp'li olduğunu düşündüğüm adam.
• trende düşen son videosunda sağlam yırtınmış radyo televizyoncu youtuber/ eleştirmen.
  okuyacağını bildiğim için naçizane hitabımdır:
  
  murat bey, dizileri izlemem. birçok eleştirinize de katılırım.
  sizin tarafları eleştirme hakkınız olduğu kadar insanların size katılmama hakkı da var. nedense siz herkese laf edebilirsiniz ama kimse size antipati besleyemez gibi bir tutumunuz var. bunu daha önce cem yılmaz meselesinde de sürekli kendinizi aklamak için bizleri hiç de ilgilendirmeyen hatta haberdar dahi olmadığımız tartışmalar üzerine video yapmanızdan algılamıştım. sizi nasıl görmek istediğimiz bizi ilgilendirir. seveniniz olduğu kadar sevmeyeniniz de duygu beslemeyeniniz de olacak.
  
  sosyal medyada saçma bulduğum bir şeylerin videosunu çekmişseniz arada bakardım ama kanalınıza abone olmam. çoğu videonuzu telaşınız ve ses tonunuz yüzünden yarıda kapattığım da çok oldu. bu benimle alakalı. ben tahammül edemiyor, dinlerken yoruluyorum. kimi de bunu beğenir. ne o insan peygamber ne de ben ebu cehil’im.
  
  verdiğiniz çoğu örnek konu çarpıtması.
  
  kullandığınız egoist dil ve mimikleriniz oldukça itici. ek olarak ses tonunuz ve telaşınız da oldukça yorucu. eleştirmek doğal bir hak ve bu de bizim yorumumuz. yüzleşemiyorsanız olmayın medyada. siz on üç yaşındaki ergen dizi fanlarının arasına hak edilmiş eleştirileri de kararak topyekun karşı savunma için destek istiyorsunuz kendinize. sapla samanı ayırmak lazım.
  
  salladığınız sözde gazeteci konusunda haklısınız bu arada. fakat sizin de bu yapımda nasıl oynadı diye topa tuttuğunuz farah konuk olduğunda yaptığınız rleri hatırlatırım. sevgiler.
• bu tipin zamanında yapımcılara siktiriboktan projelerini sunup beğenilmeyince bu hale geldiğini düşünüyorum. bir mesleksiz kişidir.
• buldugu mantık hataları dısında abartılı yorumlarla ve özellikle komik olmaya çalışarak dizi analizi yapan şahıs.
• ben bu adamı hiç sevmedim hiçte sevmeyeceğim.
  ama kendisi hakkında bankadaki suratsız memurlar gibi yazı yazan yazarlar var . murat bey siz kimsiniz yaaa ? siz hayırdır ya ? siz eleştirirken iyi biz eleştirirken kötü mü murat bey yaaaaa ?
  böyle eleştirmeyin arkadaşlar murat sen popüler kültürün köpeği olmuşsun her şeyi eleştiriyorsun bitti kısa öz
• youtuber parçası şahıs. linçlenme nedeni sanırım 2 kadınla evli olan adamı ve dilber dizisi tuttu diye doktorun oynatılmasını eleştirmesi. erkekler 2 hatta daha fazla kadınla ilişki yaşar, kadınlar da bunu kabul eder, senaristler de bunu sürekli gösterir. evet gerçek hayatta da böyle çok örnek var. aldatılan kadın umursamaz, metres zaten umursamaz. adam da bunun senaryolarda sürekli kullanılmasından şikayetçi olmuş. bir de başhekimin olduğu yerde asistan doktorun göbek atma sahnesi var ki tamamen dilber dansı viral olduğundan dikkat çeksin diye konulan bir sahne. eleştirilmeye değmeyecek kadar saçma. murat burayı okuyorsun belli sen hiçbir siki beğenmeme timini ciddiye alma. tek olumsuz eleştirim anlatımda ve mimiklerde tekrara çok kaçılıyor.
• büyük dertleşme videosundan geldim, izlemem diye büyük büyük konuşmuştum ama izledim. maalesef meraklı bir insanım. ve hayatsız olduğum için uzun yazarım.
  
  bu kadar hönkür hönkür anlatınca dedim ki bakayım ne yazmışım, zira kendimden mesulüm. #162411127 numaralı entarimde yazdığım her şeyin hala arkasındayım, yani bu savunma videosu bana hiç geçmedi.
  
  diğer dizilerle ilgili aksaklıklardan pek haberdar değilim, zira kanalı eskisi kadar dikkatli takip etmiyorum. o yüzden o kısma yorum yapamayacağım. ama iki dakika önce seyirciye saygısı olduğundan bahsederken anlamayanlara andaval demek ne cins bir saygıdır? andaval demek istiyorsan saygı duyduğunu özellikle belirtme bari, canlı yayındayız sanki. kurgu gördü o video. kısaca seyircinin azı, çoğu, bir kısmına zerre saygın yok.
  
  gelelim bahar lincine. ey murat! oradaysan üç kere vur! konuyu saptırma, bir kere o linci dizi güney kore'den alındığı için yemedin, kadına bakış açından yedin. zaten videonun bu kısmı gerçekten ders niyetine gösterilmeli. ad hominem'in ne olduğunu sorana bu videonun bu kısmını göndereceğim. burada dediği gibi sadece ülkede olan biten olaylara takılmamız gerekiyorsa, bu kanalı da zaten izlemememiz gerekiyor, nihayetinde atomu parçalamıyor, dizi gömüyor. ha bir de bu dakikalarda bir yerde "birini görüşleri için yargılamak..." gibi bir şey diyordu. bu videonun tamamı zaten onu eleştirenlerin görüşlerini yargılamakla alakalı.
  
  bahar'ın bu kadar çok incelemesine dair isteğin sebebini tahmin edebiliyorum: kadın sorunu anlattığı için herkes murat soner'in de sevebileceğini düşündü. çünkü bir kadının yeniden doğuş hikayesini anlatıyordu ve görünürde kadın haklarını savunan murat soner kesin bunu severdi. insan sevmek zorunda değil hiçbir şeyi, eleştirebilir de elbette. bunu meslek olarak da yapabilir. mesele bunu yapış tarzındaydı, eleştirilen kısım da oydu ama buna hiç cevap vermiyor videoda, dahası olayı çarpıtıyot. murat soner'in konseptine aykırı güzelleme yapmak ama sürekli kadın hakları diye böğüren birinden "kadın dediğin yerini bilecek" canavarı çıkması tamamen ayrı bir şey ve dediğim gibi buna asla değinmiyor. ha biz seyircide de hata var, koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi deyip elimizde yeterli veri olmadan bu adamı feminist olarak benimsedik. iddia ettiği gibi daha iyisini yapabilirdiniz eleştirisi yapsaydı zaten bu tepkiyi almazdı. kaldı ki amacının bu olmadığı vaki. evet kaostan beslenen, mutsuz bir toplumuz ama murat soner'in kendini inandırdığı üzere linci bu yüzden yemedi. kadın düşmanı olduğunu düşünmüyorum ama bakış açısı gayet seksist. bu bakış açısına da herkes katılmak ve alkışlamak zorunda değil. ideali tabii ki linçsiz eleştiri ama bizim ülkede ne normal ki bu olsun? kaldı ki murat soner bile ekmek parasını dizi linçlemekten çıkarırken...
  
  gelelim ekmek parası konusuna. kendini nasıl bu noktaya koydu bilmiyorum ama sanırım kanaat önderi olduğunu filan sanıyor. ortada öyle bir atar var ki sanki yüce fikirlerini biz cahil ve aptal türk milletine hayrına, sosyal sorumluluk projesi yapıyormuşçasına ortaya saçıyor. pardon? bu adam bu işten para kazanıyor yahu. biz zamanımızı veriyoruz, murat soner de bunun karşılığını maddi unsurlarla alıyor. babasının hayrına yapıyormuşçasına hönkürmeler filan... konseptinin eleştiri olması onu eleştiremeyeceğimiz anlamına filan gelmiyor. tersine, müşteri olarak kaliteyi ve tutumu sorgulamak gayet hakkımız. kendisini "olmadı" diyenlere laf sokma özgürlüğüne sahip değil bu yüzden. müşteri her zaman haklı tabii ki değil ama senin konseptine kimse laf etmiyor zaten. burada görüşe bir itiraz var. bundan sonra ben de öyle yapayım, olmadı diyeyim derken? sen bilirsin paşam, bunu yaparsan izlenirliğin düşer, para filan kazanamazsın. eminim reklamverenlerine bu kadar abone, şu kadar izlenirlik diye kol gibi föy gönderiyorsun. son mohikan william wallace triplerine girmeye gerek yok. gören de dünyayı kurtaran adam zannedecek. sosyolojik bir değişim filan yarattığını mı düşünüyor, anlamadım ki... herkes zevkine izliyor. al gülüm ver gülüm. zevkine yapsa zaten bu dizileri izleyecek tip değil, neyin havası yani? ki kendisi de kısmen farkında olacak ki bir kere bile beğenmiyorsanız izlemeyin demedi. hem linçten alınmak hem de ondan beslenmek... patolojik bir durum.
  
  yazmaktan yorulmasam uzun uzun kendini güzellemesine de girerdim de eyyorlamam bu kadar.
• çoğu stand-upçudan daha komiktir bana göre. ara sıra gülmek için açarım videolarını. zaten o da ciddiye almıyor izlediği dizileri, o da gülüp geçiyor. ömrü uzun olsun güzel insan. "yasak elma ilişki şeması" videosu en komiklerinden biridir.