norveç'in en büyük sorunu

• (bkz: norveç'te yaşayıp da akp'ye oy veren 909 kişi)
  
  ekleme: aslında düşündüm de onlar da bizim sorunumuz, norveç'in değil.
• adamların senelik gündemi bizim ülkenin 1 saatlik gündemi. gündem eksiği var, gazetelerini a4 kağıda bassalar kafi. evet.
• (bkz: norveç'in en büyük somonu)
• kıtalar oynar da ileri de bir gün bir felaket olursa ortadoğu'ya yaklaşır mıyız?
  
  ben norveçli olsam heralde en büyük sorunum bu olurdu...
  ne güzel memleketler var amk...
• orada yasayan turkler.
• bi ara kilise yakan black metalcilerdi. bu da fantastik bir sorun, öyle demeyin.
• kesinlikle güneşsizlik. annemin işi dolayısıyla tanıdığım norveçli teyzeler var. yaklaşık 20 yıldır her yaz türkiyeye tedavi olmaya geliyorlar. hepsi romatizma hastası malesef. bunlardan bazılarının alanya'da evleri var ve yılın yarısını alanya'da geçiriyorlar. geçen bir tanesi facebookta 'artık daha fazla tedavi istemiyorum sadece türkiyeye gitmek istiyorum' yazmış. yani adamların en büyük sorunu güneş görmemeleri.
• sağlam bir sopa yememeleri..
  
  2011 yılında tromsö'yü ziyaret etmiştik. detayları şu entrymde (bkz: #27266811) yazmıştım.
  
  tromsö'ye gittiğimizde havaalanından şehir merkezine gitmek için belediye otobüsüne binmiştik. otobüsü 20'li yaşlarda, uzun saçlı, rimelli falan bir tip kullanıyor, içeride bangır bangır mayhem çalıyor.. zaten mayıs ayının 21'i, dışarısı 7 derece, güneş hiç batmıyor, bir de böyle bir belediye otobüsü şoförü ile merhaba diyorsun. sanırsın federico fellini film seti:(
  
  neyse, headbang yapa yapa şehir merkezine geldik, otele yerleştik dolaştık, gezdik tozduk falan filan..
  
  2 gün sonra sabah narvesen'e gidip birşeyler alayım derken gazetelikte, günün gazetesinin manşetinde bizim metalci şoför çocuğu gördüm. tam sayfa kaplamışlar. bu otobüsün içinde yerde yatıyor, millet etrafında toplanmış, yan tarafa da vesikalık resmini koymuşlar amk, bildiğin o çocuk.. manşeti çeviri programından çevirmeye çalışıyorum, tam çeviriyi hatırlamıyorum sikik google translate "tahta zemin öldü millet" gibi birşey diyor..
  
  bir anda ensem ısındı, kan beynime yürüdü, "ulan buraya da terörü laneti getirdik, sanırım dünyadaki tüm olayların suçlusu benim" diye düşünmeye başladım..
  
  daha sonra manşet altındaki küçük yazıları çevirmeye başladım, sikik google translate'e rağmen konuyu anladım. meğer durup duruken otobüsü durdurup planking yapmış amk çocuğu..milletin modadan haberi yok, korkutmuş herkesi falan..bizde olsa saçından tutunma koluna asar, acil çıkış çekiciyle dişlerini sökerlerdi amk:(
  
  yani adamların gazete manşeti bu, düşün işte derdi tasayı..
  
  olayda zamanla daha da sinirimi bozan panik ile çeviri yapmaya çalışan beni, "planke", "planking" gibi kelimeleri tahta zemin, kalas diye çevirip google translate ibnesidir:(
• akşam haberlerindeki en kötü haber:
  
  larvik'teki hakestadvelen yolunda ölümcül kaza:
  " sabah 05.00 sularında, seyir halindeki bir sürücünün uyuyakalıp ağaca çarpması sonucunda bir sincap yaralandı. sürücünün hayati tehlikesi bulunmazken, sincap acil müdahale ekiplerinin yoğun çabası ile hayati tehlikeyi atlanmış bulunuyor. "
  
  sürücü zaten kemeri takılı şekilde volvo(isveç norveç kardeştir, inkar eden kalleştir.) kullandığından ona bir şey olmamış, sincabın durumu başta ağırmış ama o da kurtulmuş çok şükür.
  
  bu büyük tehlikeyi atlattıkları için bir hafta boyunca miting düzenleyeceklermiş.
• (bkz: sen yine de norvec'in sorunlarını küçümseme sebahattin)