• hatırlayanlar iyi bilir. bu dönem okuyanların bu sömestr tatilini asla unutmadıklarına eminim. o sene sömestr tatiline giren okullar 2 haftalık tatilin sonunda yoğun kar yağışı nedeniyle yanlış hatırlamıyorsam 1 hafta veya 2 hafta daha uzatılmıştı.

    bu o dönem okuyanların altın çağı gibi bir şeydi. bu kadar keyif veren ve o yoğun karın keyfini çıkarıp sömestr tatilinin kar tatiliyle birleşmesi muhteşemdi.

    zaten o günden sonra burnumuz boktan çıkmadı arkadaşlar. ne bir daha öyle kar yağdı ne de o hissi bir daha alabildim. bilseydim son olduğunu dönüp bir kez daha sarılırdım.
  • yarıyıl ödevimiz olduğunu hatırlıyorum, tabi yapmamıştım. son birkaç günde yapmaya çalışırken bir anda bunun haberi gelince inanılmaz rahatladığımı hatırlıyorum.

    iki hafta sonra yine son güne kalmıştı.
  • o sömestri asla unutamam. bir arkadaşımla sömestr öncesi küsmüştük ve okula döndüğümüzde ne yapacağımın gerginliği vardı. 2 hafta sömestr + 1 hafta kurban bayramı + 1 hafta kar tatili = 4 hafta tatil yapmıştık. ben de arkadaşımla karşılaşmamız geciktiği için çok sevinmiştim.
  • hatırlamıyorum. ama kesin o zamanlar mutluluktan ölmüşümdür. ahiretten yazıyorum.
  • uzamıştı da öss yüzünden dershane etüttü ek dersti dayamıştı bi güzel sabahtan akşama dershane. güzeldi ama yine de ya çıkınca uçarı'da bi patso rexx'in orda takılmacalar. uğur kadıköy giden eden varsa selam.
    süper uzama.
  • hey gidi dedirtendir.
  • halihazırda sömestr tatilinin de ocak ayı başındaki kurban bayramı tatiliyle birleştirildiğini de unutmamak gerekir. en sonunda 40 güne yakın, belki de daha uzun bir tatil yapmıştı öğrenciler. istanbul ve kocaeli'ndekiler için söyleyebilirim bunu.

    kitap okumak, televizyon seyretmek, bilgisayarda vakit geçirmek ve ödev yapmak dışında bir şey yapmamıştım. arada gidip kuzenlerimde kalmıştım. zaten 10 yaşındaki bir 5. sınıf öğrencisi başka ne yapabilirdi ki.
  • hiçbir sorumluluğumuzun olmadığı, işsizlik derdiymiş para kazanmaymış hiçbirini düşünmediğimiz, tek sorunumuzun okuldaki popüler kızın basketbol maçımı izlediğini ve son saniye basketiyle maçı kazandırıp onu etkilemek olduğu günlere dayanan 4 haftalık tatil.

    o yıl gerçekten inanılmaz bir kar yağmıştı ve o soğuğun içinde nasıl mutlu olduğumu hala hatırlıyorum. tv ekranında tatilin uzayacağını gece yarısı öğrenmiştik sanırım, yatağımdan kalkmayacağım için nasıl keyiflenmiştim.

    bu nesil aynı zamanda sınıfa terörist saldırsa da onu yenip sınıfın kahramanı olsam diye düşünen nesildir.
  • normalde ödevleri ilk verildiği an yapan ama ne hikmetse inek olarak anılmamayı başaran bir öğrenciyken, bahsi geçen dönemde içimde garip bir huzurla son ana kadar yarı tatil ödevlerini bırakmıştım. o muhteşem haber geldiğinde de iç sesim beni yanıltmamanın haklı gururuyla, o yaştaki bir çocuğa hayatının en güzel haberinde alacağı türden bir mutluluk yaşamama vesile olmuştu. özlediğimiz basit ve kaygısız günlere ait mululuklardandı.
hesabın var mı? giriş yap