serhoş
-
müzeyyen'in dilinden yenilesi.
-
farsca'dan gelen bir kelime. farsca ser kafa/bas, hos da bildigimiz hos olunca, bana da siz kutsal bilgi avcilarini su basliklara yonlendirmek duser:
(bkz: sarhos)
(bkz: kafanin iyi olmasi)
(bkz: kafasi iyi olmak)
(bkz: kafasi guzel olmak) -
başı bir hoş olmuş, hoş olmuşların başı gibisinden bir mana içeren sarhoşluk biçimi. kesin farsçadır.
(bkz: ser) -
kırk yılda bir içip, kırk yılda bir dizginleri alkolün eline bırakan insanın halidir bu.
sarhoş değil, serhoş olur o kişi. üç dünyalığından ikisini dünyaya bırakandır, hayata.
gerçekte ne halt ettiğinin ve neyi nereye gömdüğünün sırrına bu anda erendir.
elleri dudakları uyuşan, kendi yarattığı bir sürü şeye aynada arkasından bakandır.
hayatınca sevdiği herşeyin ayırdına iki yudum içkinin ardından varan/bakan, hatta bakmaya cesaret edemeyip saklı saklı gözetleyen. korkar mı bir insan tutkuyla sevdiği birşeyden, delirtmesinden endişe ederek?
tanrı` :varsa` tutkuya esir insanları, heyecanla hayatta kalan insanları korusun. çok zor çooooooook. -
seri dalgalanarak çoşan.
-
-
-
pek bilinmeyen, ama nefis bir fikret kızılok şarkısı. nasıl olup da fikret kızılok hitleri arasında sayılmadığına hayret ettiğim güzellik. işin ilginç tarafı rh + publishing sample cd'sine eklemeseydi benim de haberim olmayacaktı. geçtiğimiz şubat ayında tanıştım; o vakit bu vakit dönüyor kafamın içinde; bazen çok eğlenirken bile dilimin ucuna gelip hüzünlere gark ediyor; kurtulamıyorum. güzelim fikret kızılok şarkısını reklam müziği seçmem için gönderilen cd'de keşfetmiş olmam da ayrı bir skandal tabii.
"akşam olur meyhaneye giderim
yine seni ararım, yine seni sorarım
bildiğim aynı köşe aynı yer aynı masa
yokluğun yudum yudum
sensiz kaldığım
aynı ser aynı serhoş
yaşanan her şey bomboş
geriye senden kalan
bir büyük yalan
kimse bilmez ben kalbimi bilirim
onu bende ararım onu bana sorarım
bildiğim aynı uyku
bir şüphe bir de korku
yalnızlık adım adım
gölgesinden bıktığım
aynı ser aynı serhoş
yaşanan her şey bomboş
geriye bizden kalan
bir büyük yalan
şimdi hayal-i cihan değermiş
insan sevince nasıl severmiş
yılların ardından bakınca
nasıl olur da ağlarmış
şimdi hayal-i cihan değermiş
insan sevince nasıl severmiş
bir hayal gibi, bir ruya gibi, bir serap gibi
gelip geçermiş" -
az bilinen, karacaoğlan'ın şiirinden derlenmiş, aynur haşhaş'ın seslendirdiği türkü.
bir güzel götürdü beni bahçeye, beni bahçeye
girdim o bahçenin gülleri sarhoş, gülleri sarhoş
yağmurlar yağar da rüzgarlar eser,rüzgarlar eser
eğilmiş selvinin dalları sarhoş, dalları sarhoş, dalları sarhoş
gül yarim oturmuş zerbap üstüne, zerbap üstüne
hiç bakmıyor yarenine dostuna, canım dostuna
yaz gelende çayır çimen üstüne, çimen üstüne
yar türkü söylüyor dilleri sarhoş, dilleri sarhoş, dilleri sarhoş
karacoğlan erdik bahara yaza, bahara yaza
öyle bir yar sevdim tazeden taze, tazeden taze
bir elinde bade birinde meze, birinde meze
yar bade doldurur elleri sarhoş, elleri sarhoş, elleri sarhoş
https://www.youtube.com/watch?v=zqbryk5zm3k -
sibel önel’in, seyhan müzik etiketiyle yayınlanan tekli çalışmasında yeniden yorumladığı parça.
söz & müzik: anonim
düzenleme: serkan nokay
serhat güldük imzalı klibi buradan izlemek mümkün.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap