• tayfun gonul ve vedat zencirin araciligiyla vicdani retlerini acikladiklari dergi. tanidigim birisinde tum sayilari, ciltletilmis bir sekilde var.
  • sakin,mutlu ev toplulukları.şaşıfelek çıkmazı yeniden gibi
  • tugrul eryilmazin yayin yonetmenliginde cikan, ipek calislarin ego problemleri ve isci/sendika masasindaki muhabirlerin ayaklanmasi sonucunda kapanan kozmopolit dergi. stajyer safligiyla severdim ve kirtasiye hirsizligini da orada ogrenmistim.
  • patronu da avukat enver nalbant'tı.
  • calisan hemen herkesin yayin yonetmeni dahil, son derece dusuk ucretlere calistigi, dolayisiyla yayinlandigi surece calisanlarin ve ailelerinin mercimek ve bulgura talim ettigi ama herseye ragmen cok keyifli olan surec... 89 ya da 90 yilbasi gecesi dergide kutlanmisti da pek bi eglendiydik...
  • öyle bir sokak ki, bu
    her köşede bir kadın;
    geçene, öz yolcusu
    gibi bakar... anladın...

    ve kalbin sana sorar:
    bakıp geçmekte ne var?
    sen de her insan kadar
    onlara aşinaydın...

    - necip fazıl kısakürek -
  • rock station dergisi’nin son sayısıyla okuyuculara armağan edilen cd, "comp station 3"te yer alan grup... bu geceki maximum rock programında da kısaca türün meraklılarına tanıtılacak. program saat 23.00 – 02.00 arası 104.0 fm radyo d’de
  • biyi bandele'nin kitabı. john berger kitap için "göz kamaştırıcı özgünlükte bir roman... aşkın tutsaklığına ve özgürlüğüne denk bir okuma serüveni" demiştir.
  • bir dolu çocuk, otobüslerin peşine takılmış yürüyor.bir kestaneci işini yapıyor.kediler kendilerini arabaların önüne atıyor.ben sırtımda çantam kaldırımın bittiği yerde durup, iki elim havada allaha bir tür yakarışta bulunuyorum.derken şehrin elektrikleri..

    pörtler pörtlek açtığı gözleriyle, delişmen bir adam üstüme doğru kusarak geliyor.neyi kusuyorsun be halil'in oğlu, diyerekten başka bir adam paltosunun astarları delik, yarım yarım yarılmakta bağırırken. belki o da kusuyordur, derken şehrin kanalizasyon sistemi..

    kalıp sabun üretim fabrikasının çevreye verdiği rahatsızlıktan rahatsız bir grup üniversitesi öğrencisi heyecanlı.. bu heyecanlılar grubu üst yönetimi basmak için, tramvay durağının hemen önünde buluşma vermişler, şarkılar söyleyip, yumurtalarını tokuşturuyorlar.gelene geçene destek olun diyerekten kampanyonel tavırlarla elleri havada, derken şehrin kompanizasyon sistemi..

    sokaktaki kediler, yürürlükteki kediler, şirket kedileri, levazım deposu kedisi, nedensiz yaşayan kediler, sokaktaki kediler, polka yapan kediler.. sam yeli esen yörenin yavşamış kedileri gibiydiler bugün. bâd-ı berin'in geçmişinden yüklendiği kümül almanaklar çöp kutularında kedileri bekliyordu.fakat kediler okuma yazma bilmiyordu.
    derken şehrin kontra yumruk çıkaranları.

    işimiz allaha kalmış birinci paragraftan sağa dön.dosdoğru git.insanların durumu iyi değil, paragrafın başını kaçırdıysan, köşedeki adamdan adresi öğrenebilirsin.ikinci paragrafın sonuna doğru,adamların gazabından kurtulunca fabrikayı göreceksin.fabrika çok büyük bir belirteç senin adesini bulmada.bir grup öğrenci seni de aralarına almak isteyecek.o da çok ulvi ama senin adresi bulman gerek.sap dördüncü paragrafa.dördüncü paragraf kediistan, lodoslarla karşılayacaklar, ellerinde günahın şişeleriyle seni.onların patilerindeki kan izinden kurtulabilirsen gideceğin yere çıkabilirsin.

    çıktığın yer mi? sokak !
  • ahmet tulgar'ın milliyet gazetesi'ndeki köşesinin ismiydi. artık yok. köşe tabii ki, kendisi hala sokaklarda ama artık akşamcı.
hesabın var mı? giriş yap