umrumda değil

• klibinde candan erçetin bir ayağına kırmızı, diğerine siyah ayakkabı giymiştir. yanlış hatırlamıyorsam bir söyleşide, candan erçetin saçı ağzına geldiği için zorlandığını ve tek seferde çekim yapıldığı için elini saçına götüremediğini, bunun yerine kafasını sallayarak soruna çözüm bulduğunu söylemiştir.
• candan erçetin'in bir sandalyeye ters şekilde oturarak ve tek bir seferde (teknik olarak tanımlaması nedir bilmiyorum) yani aynı kamerada başlayıp aynı kamerada biten kesintisiz şekilde çekilmiş klipli şarkısıdır. sanırım video klibin başarısı sandalyede yada oturuş şeklinde değil, baştan sona klibi bize izlettirebilen candan erçetin'in seksapelidir. bu yönüyle benim için klip külliyatının önemli örneklerinden biridir.
• sozler mete ozgencil'in, beste gokhan kirdar'indir. tam sozleri soyledir:
  
  insaf bu kadar eziyet kim çeker
  her lafı her sözü ayrı keder
  özrü kabahatinden de beter
  sor boş duvarlara
  boş kollarına
  neden bu elveda
  sev ister mutlu ol
  istersen delir
  umrumda değil
  didindim ah yola gelir mi diye yıllarca
  canımdan bezdim ağzını her açtığında
  bakınca maziye hakettim bunu galiba
  gözünaydın ben de delirdim bak en sonunda
  kapıma dayanma sakın
  yakarım inan yakarım
  rezil olur ele güne, aldırmadan hiç kimseye
  yaka paça seni atarım
• candan erçetin'in aynı isimli şarkısının klibi patladıktan sonra üzerine oturduğu sandalyenin üreticisinden şöyle bir açıklama gelmişti:
  
  üretici gayet sitemkar bir şekilde; "candan erçetin o sandalye için alalade bir sandalye demiş fakat biz o sandalyeyi klip çekimine uygun olarak ve özel siparişle ürettik" demiştir.
  
  ne zaman klibi çıksa, sadece sandalyeye bakıp acaba neresi klibe özel üretilmiş diye bakmaktan şarkıyı kaçırırdım.
  
  (bkz: 90'lar)
• umurda olmadığında genelde sarf edilmeyen cümledir bu;
  daha çok, umrumda olmamasını delice isterdim ama takıyorum kafayı buna da işte evet maalesef böyle, anlamı içerir ve içten bir keşke dedirtir insana.
• uzi'nin yeni şarkısı.
• 'gözüm daha kara geceden
  alnım ak, başım dik, boş bütün şişeler
  hayatıma sokamam, kesin gelip piç eder
  zaten müsaitim çıkmak için çileden
  bi' yolunu ara, seremezsin yere beni
  bi' kerelik çıktım, artık dönmüyorum eve
  şükür olsun tanrım sana, çekmiyorum çene
  istemedim görmek ama bekliyorum yine onu da
  hayırlısı olsun, bizde işler yolunda
  ucuz sürtüklere yer yok ınstagram'ımda
  karıştırma beni zengin çocuklarıyla
  tüm gün pencereden izliyo'lar bizi, unutma
  hiçbi' şey yoktu elimde bile
  gerçekten aklım yerinde değil
  mahallemde kaldı ümitlerim
  ama sevinme
• kafamda yankılanıyor.
  
  bu. kendi kendime, dua eder gibi tekrar edip duruyorum.
  umrumda olduğundan mı yoksa cidden umrumda olmadığından mı bilmiyorum.
  ya da bunu söylerken kendimi mi yoksa başkalarını mı ikna etmeye çalışıyorum onu da bilmiyorum.
  
  ama umrumda değil.
  
  hiçbir şey. hiç kimse. ses, koku, dokunuş, aşk, evren, cennet, allah, iş, değerler, ahlak, toplum, yaşamak. hiçbir şey zerre umrumda değil.
  
  o kadar güzel yaşanıyor ki böyle. bugün kafamda bu yankıyla uyandım. umrumda değil.
  
  giden, kalan, gelen, seven, üzen, yanında duran, arkanda olan, sırtından vuran, yüzünü dönen, hakkını yiyen, sevip terk eden, sevmeyip ümit veren... insan. umrumda değil.
  
  kendim bile kendimin umrunda değilim.
  
  artık. hiçbir. şey. umrumda. değil.
  
  yeter ki...
  
  yeteri yok.
• uzi'nin en iyi şarkısı.
• tam olarak nakaratı şöyledir:
  
  kapıma dayanma sakın
  yakarım inan yakarım
  rezil olur ele güne aldırmadan hiç kimseye yaka paça seni atarım
  
  görüldüğü gibi ne kadar güzel sözleri var. sabahın 4ünde kapınızı çalan insanlar olabilir bunlar. kimisi şekilde görüldüğü üzere yakarken kimi de "kovacak halim yok ya" savunusuyla buyur etmekten yana tercihlerini kullanırlar ki biz onlara "tercih meselesi pektabii" diyoruz, çok ses yapıyorlar diye şikayet eden yan üst alt komşularını "ama onlar daha genç" diyerek bizzat teselli edip ufka doğru yolalıyoruz.