• 40. gunu.

    bir olayin 40. gunu turk kulturunde onemli bir yere sahiptir.

    maras, diyarbakir, urfa, adiyaman, hatay, adana, mersin, osmaniye, malatya.

    kaybettiklerimizi, gidenleri asla unutmayalim.
  • kaybettiklerimiz kadar türkiye'de herkesin hafızasında büyük yer edinen deprem. hiçbir şey bu günden sonra eskisi gibi de değil artık. çok zor, yaşaması zor, anlaması zor, zihinlerden çıkması zor. orada yaşayan insanlarla konuştukça daha da zorlaşan bir kıyamet, felaket.
  • kahramanmaraş'taki
    hatay'daki
    adana'daki
    gaziantep'teki
    malatya'daki
    kilis'teki
    adıyaman'daki
    diyarbakır'daki
    şanlıurfa'daki
    osmaniye'deki
    depremi yasayan herkesten beni affetmelerini istiyorum.
    maddi sinirliliklarim oldugu icin,
    kalkip gelip her birinize teker teker sarilip cok uzgunum diyemedigim icin,
    caresizligim icin.
    affedin beni.
  • 40. gün…

    hâlâ enkaz altında insanlar var. hâlâ bulunamayanlar, hâlâ kimliği teşhis edilemeyenler, hâlâ hayatta kalanların en temel gereksinimlere erişim sorunu var. hâlâ iş bilmezlik, hâlâ organizasyonsuzluk, hâlâ büyük bir acı, yas, keder...
  • beni kimsesiz bırakan deprem. biz üç kişilik bir aileydik melek annemi ve biricik yakışıklı kardeşimi benden aldı bu deprem. benim de kalbimi söküp aldı. bugüne kadar yaşadığım ve yaşayacağım hiçbir acı bu denli büyük değil ve olmayacak.
  • antakya ve samandağ'ın tam ortasında kalan yaylıca beldesinde yaşadım o geceyi, deprem başlamadan 20 dk önce uyanıp tuvalete gittim, yatağa geri döndüğümde hep olduğu gibi uykuya dalamadım, sarsıntı başladığında uyanıktım.
    depremin büyüklüğünü, şiddetini tarif edemiyorum, beynim bazı kareler hariç o gece yaşadıklarımızın çoğunu sildi.
    herkes birkaç kez de olsa ufak tefek sarsıntılar yaşamıştır hayatında, bu ufak sarsıntılar hiç ürkütmezdi beni, yerimden bile kalkmazdım,
    ama bu depremde sarsıntının ilk anıyla birlikte yataktan fırlayıp çocuğuma doğru koştum,
    demek nasıl şiddetli sarstıysa.

    giriş katında oturuyoruz, deprem başladığında uyanık olmamdan dolayı abartmıyorum ilk 15. saniye kucağımda çocuğum yanımda eşim dışarı atmıştık kendimizi.
    depremin geri kalanını dışarda binanın, yerin ve etraftaki her şeyin sallanmasını, düşmemek için birbirimize tutunarak izledik.
    deprem esnasında anlık düşünceler geçiyor insanın aklından.
    yaklaşık 25 ve 30. saniyeler civarında bir ara depremin şiddeti 3-5 saniyeliğine de olsa çok çok hafifledi sanki deprem bitti gibi oldu, içimden ulan biz mi abarttık böyle çıplak ayakla sağanak yağmur da dışarı attık kendimizi diye geçirdim daha sonra eşimle konuştuğumda o da aynı şeyi düşünmüş,
    sonra deprem öyle bir şiddetlendi ki bina neden yıkılmıyor diye düşündüm.
    şoka girmiştim kendimden ummazdım bu tırsaklığı, bir çok şey sayıklamışım hiçbirini hatırlamıyorum sonradan eşim söyledi hepsini. kaldığım belde 2-3 katlı binalardan oluşan bir yer ve hiç bina yıkılmadı ama samandağ ve antakya çok çok büyük bir yıkım yaşadı,
    ayrıca orda enkaz altında kalsam günlerce yardıma gelin(e)meyeceğini de gördüm.
  • yaraların sarılmaya devam edildiği deprem. en çok yıkımın olduğu şehir hangisi? hatay, kahramanmaraş, adıyaman ve malatya öne çıkıyor. bir de üstüne sel felaketi oldu. gerçekten afetlerde alabileceğimiz en üst düzey önlemi almak mecburiyetindeyiz. zaten almazsak da doğa bizi buna zorluyor. türkiye'deki denetlenmeyen tek bir bina bırakmamak lazım. özellikle eski binalar ve imar barışından faydalanan binalar. devlet olaya el koymalıdır. ne pahasına olursa olsun, depreme dayanıksız olan binalar yıkılmalı. gerçi insan umutsuzluğa kapılıyor, bu işte bir çelişki var. en başında bu denetlenip yıkılacak binalara izin verilmemeliydi ama zararın neresinden dönersen kardır.
  • hatay afad instagram sayfası son paylaşımını 5 şubatta yapmış, işe yeni başlayan arama kurtarma teknisyenleri de o gün adana'da uygulama eğitimindeymiş.

    hatay afad

    adam akıllı bilgiyi anca twitter ve youtubedan takip edebildik. bbc, dw, voa çok kaliteli yayınlar yapıyorlar. volkan demirel, gökhan zan, cüneyt özdemir falan olmasa çok bir bilgi edinemeyecektik, abuk subuk kanalların şova dönüşen çocuk kurtarıldı yayınları ile kendisini tatmin edecekti toplum.

    voa'nın ekteki yayınında depremi haber alıp yola çıkan muhabirler herkes gibi kahramanmaraş'a gitmeye çalışıyorlar. antakya'dan adıyaman'dan çok haber yok daha. yolda maraş yolu tıkanıyor dönüp hatay'a gidelim bari diyorlar ve ta daa yol açık, organizasyon zayıf olduğundan herkes merkez üssü maraş diye oraya yüklenmiş ve hafızamıza kazınan pek çok görüntüyü bu arkadaşlar çekmiş.

    sesimi duyan var mı voice of america yayını.
  • bu başlığa gelip çok yazarım ama şimdilik sadece. hatay'a gelmediniz. unutuldu. biz unutmayacağız.
hesabın var mı? giriş yap