• 2004 yılında londra'da kurulmuş olan ve bisiklet kullananlar için giysi-aksesuar tasarlayan marka. rapha ürünleri basmakalıp bisiklet kıyafetlerinden hem renk, hem dokuma, hem tasarım hem de fiyatlarıyla ayrılsa da 2009 yılında ingiltere dışına çıkarak uluslararası piyasalarda %75 gibi bir büyüme oranına kavuştu ve japonya, abd, avustralya, almanya gibi değişik noktalarda satışa başladı. ceket ve şapkaları es geçilemeyecek derecede güzel.

    http://www.rapha.cc/
  • son iki yıldır türk bisiklet camiasının resmi sponsoru olan marka.
  • ingiliz bisiklet dergisi (bkz: cycling weekly) bile rapha hakkındaki her haberinde luxury brandkalıbını kullanıyor. sahiden baştan aşağıya hem sitesiyle, hem mağazalarıyla içeriye girmeye korkacağınız derecede lüks kokan bir markadır kendisi. ama parasının hakkını veriyor mu sorusu sorduğunuzda da 'kesinlikle' cevabını verebilirim. zaten bisiklet ürünleri genel itibariyle pahalıdır. bir de ödüllü tasarımcıların elinden çıkma ve son teknoloji kumaşlar arıyorsanız 200$'dan başlayan fiyatlarla karşılaşıyorsunuz.

    hatta rapha gelen eleştiriler yüzünden ve biraz markanın bilinirliliğini arttırmak için ikinci seviye ürünler çıkarttı geçen yıl : (bkz: core) ama core serisi dahi 115$ + 10$ kargo ile minimum evlerinize giriyor. bu yüzden doların yerel paraya göre bu kadar değerli olduğu topraklarda sezon sonu indirimlerini bekleyip öyle alışveriş yapmakta fayda var. standart markaların bir tık üzerinde satıyorlar indirim dönemlerinde.

    zamanında 75$'a (bkz: team sky) pro team almıştım. -sezon fiyatı 240$dı. ve daha önce replika forma kullandıysanız aradaki fark uçurum diyebilirim.
    geçtiğimiz yaz da 80$'a pro team aero jersey aldım. -sezon fiyatı 210$. ve formayı giydikten sonra yaşadığım konfordan dolayı 210$'ı bile hakedermiş demişliğim vardır. versem içime otururdu orası ayrı.
    harika tasarımlara sahip (bkz: team wiggins) ve (bkz: country jersey) ürünlerini saymıyorum bile.
  • yabancıları bilmiyorum ama türk bisikletçilerin taptığı markadır. rapha çıkıp "4600 metre tırman, sana markamın rozetini vereceğim." diyor, bizim bisikletçiler hemen atlıyor bisikletlerine, başlıyor tırmanmaya. ne için? rozet.

    markaya tapmak böyle bir şey.
  • don satsalar onu da ordan alacağım bir marka.
    ürünleri oldukça güzel tasarlayıp ve enfes kalitede üretiyorlar. 40 km bisiklet turu sonrasında bile asla ıslanmayan harika kumaşları var trikolarının. çok seviyorum, çok!
  • 2004'te lüks bisiklet formaları satan rapha'nın ilk basın duyurusundaki fiyat listesini görenler, şirketin kurucusu simon mottram'ın çıldırmış olabileceğini düşünürler ve bu fiyatlarda rapha'nın ürün satabilme ihtimalinden söz edilildiğinde kahkahalarla gülerler. herkes şu çok renkli polyester formalardan giymektedir ve rapha'nın formaları çok güzel, hatta harikadır. buna rağmen kimsenin bir forma için bu kadar para harcamayacağı düşünülür.

    rapha'nın ilk ürünleri piyasa sürmesiyle kapısına dayanan kalabalık mottram'ı bile şaşkınlığa uğratır. ilk gününü "bir sürü insan ellerinde colnago bisikletleri, üstlerinde retro formaları ile kapımıza dayanmışlardı" diyerek anlatacaktır.

    mottram'a bu başarının bir öngörü yeteneği olup olmadığı sorulduğunda %80 şans %20 sağ duyu diyerek cevap verecektir.

    geldiğimiz noktada, bisiklet tekstili dendiğinde akla ilk gelen 3 markadan biri oldular hiç kuşkusuz. hatta ülkemizde bile...
  • bisiklet ürünlerinin louis vuitton'u olan marka.

    formalarında kullandıkları kumaş eşsiz güzelliktedir. tayt konusunda assos' un eline su dökemiyor olsalar da forma ve ceket konusunda bence en işlevsel ve zarif modelleri üretiyorlar.

    bildiğim kadarıyla louis vuitton tarafından da satın alındı diye biliyorum sphero düzeltti, başkaları almış.
  • ülkemiz şartlarında ulaşılabilirliği zor olan olan pahalı bir marka.
    hayaller rapha gerçekler soratekstil.com
  • ürünleri efsane kaliteli ama gereğinden fazla slim fit kesime sahip olan marka. 238 gram ağırlığındaki kaz tüyü dolgulu montunun, içine sadece bir kazak giyildiğinde bile -5 derecede üşütmeden tutabildiğini bizzat test ettim.
hesabın var mı? giriş yap