sarah ile musa
-
bu hadiseyi realize eden dizi de ise yanilmiyorsam musa (komeagac idi soyadi) bizatihi oynamis idi.domdom bi ingilizimsi kiz ile kadrajda durma, gulmeden kameraya bakma mucadelesi verilmisti.buyuk bir ciddiyetle diziyi izlemistim.
-
bu arada komeagac in ingilizcesi braintreemi acaba? bilemiyorum.amma velakin musa, 3 gunluk tatilde zurriyetini yaymakla kalmamis, peygamber aleyisselam rauyallahu anh hazretleri gibi islam i da 500 nufuslu braintree de yaymayi, ateslemeyi basarmisti.iyidir iyidir les seviyesinde cirkin olan sarah, kafayi gozu ortunce normalde olacagin aksine guzellesmis cekici hale gelmisti. dom dom sarah can sarah, yanaklari mercan sarah!
simdi braintree ilahisini soyleyelim. -
ismi vardir dilimde hayalimde gozumde
muhabbeti kalbimde hay sultanim sultanim
muhabbeti kalbimde benim sarah sultanim
kapisinda köleyim emrine amadeyim
hizmette bi çareyim hay sultanim sultanim
hizmette bi çareyim benim sarah sutanim
ol brain breintree zahidi braintree
braintreeli sarah hay sultanim sultanim
braintreeli sarah'm benim domdom sultanim
sultani bilmek gerek marasi sevmek gerek
ol derse olmek gerek hay sultanim sultanim
ol derse olmek gerek benim sarah sultanim
seklinde ilahisi var. -
bulbulden bir nida geldi gullere
safasi surmeden goctu gidiyor
uftadeler yalin ayak yollari
alayu alayu goctu gidiyor
sarah'm braintreelim giyer yesili
nur gibi parliyor yuzu elleri
ceddini sorarsan muhammed nebi
bulbul gule hayran bende braintree me
yarim braintreeden giyer beyazi
yasmaginin ustunde uc satir yazi
evladi icin eder niyazi
bulbul gule hayran bende braintree me
ingilizler giyer pembe kirmizi
buckingham üstünde nurdan yildizi
evlatlari tutar ateste kozu
bulbul gule hayran ben de braintree me -
askin ile basliklar
yansin ya komeagac!
icip askin sarabin
kansin ya komeagac
sol seni seven kisi
verir yoluna basi
iki cihan medyasi
sensin ya komeagac!
sol seni sevenlere
kilkennyden sefaat onlara
mumin olan tenlere
cansin ya komeagac
asik oldum dildare
bulbul oldum gulzare
seni sevmeyen nare
yansin ya komeagac
sol seni seven subyan
oldu the sun a sultan
canim yoluna kurban
olsun ya komeagac
asik sarah'nin cani
braintree esnafi kani
alemlerin sultani
sensin ya komeagac! -
arayu arayu bulsam izini
izinin tozuna sursem yuzumu
hak nasip eylese gorsem yuzunu
ya komeagac canim arzular seni
bir mubarek sefer olsa da gitsem
maras yollarinda kumlara batsam
sol cemalin birkez tv de gorsem
ya komeagac canim cok sever seni
savas ile reha muhtar yanda
reyting i gunullerde muhabbet canda
yarin tatil gununde bir otel divaninda
ya komeagac canim arzular seni
sarah chat eyler seni dillerde
dillerde dillerde hem goruntulerde
arayi arayi gurbet ellerde
ya komeagac canim arzular seni -
-
papates suratli ingiliz kizi ve yagiz turk delikanlisi.
-
bu musa komeagac isimli yağız anadolu delikanlısı haberlerdi medyaydı derken gündemden düştükten sonra mersin'e gelip stadyumun karşısında "musarah" * isminde bir cafe açmıştı.bir kaç sene liseli gençlere öpüşüp koklaşma mekanı olarak hizmet ettiyse de sonradan topu dikti sanırım .
-
bu çiftin başına gelenleri hepimiz biliyoruz aşağı yukarı. fakat herkesin bilmediği bir boyutu daha var hikayenin.
sarah musa aşkı ve akabinde gelen evliliği ingiltere'de büyük yankı uyandırmış fakat türkiye'dekinden çok farklı bir şekilde ele alınmıştır. henüz evlilik kararı alınmadan önce ingiltere'deki yazılı basına konuşan sarah'nın babası " benim kızım çirkin bir domuz yavrusundan farksızdır. ancak bir türk böyle bir kızla evlenecek kadar aptal olabilir" gibi sözler sarfetmiştir. fakat aynı baba, basından gelen yoğun talepler üzerine, davet edildiği maraş'taki mütevazi düğünde video kamerasıyla yaptığı çekimleri 20.000 pound civarında bir paraya magazin kanallarına satmakta sakınca görmemiştir. o görüntüleri hatırlayın lütfen, gelinini bağrına basan, boynuna beşibiryerdeler asan, sevinçten ağlayan, kınalar yakan bir türk annesi, ve kızını aşağılayıp sırtından para kazanmaktan çekinmeyen bir ingiliz baba...
türk toplumu olarak çok fesat ve önyargılı* yaklaşmıştık olaya başından beri. yıllardır alışık olduğumuz, avrupa'ya kapak atmak için önüne gelen ilk turistle evlenen binlerce türk gencinden biriydi musa bizim için.
fakat ingiltere bunu hiç yapmadı, fazlaca magazinleştirmekle beraber, onlar için çağdaş bir romeo juliet hikayesiydi sarah ile musa'nın aşkı. (bu bakış açısının oluşmasında ingiltere'deki türk göçmen profilinin de çok büyük bir payı olduğu yadsınamaz. başta almanya olmak üzere diğer avrupa ülkelerindeki türklerle karşılaştırıldığında daha iyi asimile olmuş, yeni ülkelerine daha iyi uyum sağlamış, daha eğitimli ve daha iyi işlerde çalışan bir türk nüfusu var ingiltere'de. sayıları da 100.000 civarında falan. dolayısıyla ingilizlerin türklere karşı özel bir önyargısı yok. bu durum ingiltere'nin türkiye'nin avrupa birliği üyeliğini en fazla destekleyen ülkelerden biri olmasının da dolaylı sebebidir kanımca.)
herneyse, sonuçta şöyle bir durum ortaya çıktı: sarah'nın babasının bu tavırlarını gören ingiliz hükümeti ingiliz aile yapısını düzenleyen kanunları yeniden gözden geçirme kararı aldı. tabloid basın bile kendine biraz çeki düzen verdi. en azından sarah ile musa'nın peşini bıraktı. ingiliz babanın üzerine gitti biraz. sonra ondan da sıkıldı. konu kapandı.
avrupa'daki türk imajının* incelenmesi açısından eşsiz bir case study'dir sarah ile musa'nın hikayesi.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap