• 1998de university of wyoming oorencisi matthew, gay oldugu icin dovulup, bir cite baglanmasi sonucu olumu, butun amerikan ve dunya medyasinin laramie adli kucuk kasabaya yonelmesine yolacar. film new yorktan bi theater companynin kasabaya gidip kasaba sakinleriyle interview yapmasindan yola cikilip cekilmistir. clinton basta olmak uzere bi cok politakaci da hate crimesa karsi yasalar cikartmaya calismaktaydi. film 20. yyin sonlarinda bile sexualitye yonelik suclar islenmesini guzel sergilemis, takdir kazanmistir.
  • bazi yerlerde goruntulerin yapay olmasi rahatsiz eder gibi olsa da nefret sucu olgusu daha iyi incelenemezdi bence.

    bir kez daha clea duvall'a dikkat demek istiyorum..
  • filme konu olan olay ayni zamanda bir elton john şarkısına konu olmuştur. (bkz: american triangle)
  • tum homofobiklerin izlemesi gereken bir belgeselimsi
  • bowling for columbine tarzinda, yine bir tarafta muhafazar kesim ile diger tarafta daha insancil/ozgur bir ya$am tarzini savunan maktul yakinlarinin davasi diyebilecegim, belgesel tadinda ba$arili bir yapim.. ozellikle "angel action" olayina hayran kaldigimi belirtmek istiyorum.. matt'in babasinin mahkemedeki konu$masi da o kadar etkileyici, dokunakli ve insana koyan cinsten ki, sanki o duru$mada $ahsen bulunmu$um etkisi yaratti bende.. yakin bir gelecekte belki de dunyanin bir cok yerinde bu tip cinsel tercih munasebetli suclara yonelik kesin kanunlar yururluge giricek, suclar azalacak ve ilerde insanlar (gelecek nesiller) bu tip belgeselleri "vay be! ne de ilkelmi$iz o zamanlar" diye izleyecekler.. filmde, shawshank redemption'dan tanidigimiz clancy brown ve freaks and geeks'te ozurlu bir cocugu oynayan ben foster da var..
  • --- spoiler ---
    1998 senesinde wyoming'in hala geleneksel özellikler barındıran laramie kasabasında bir cinayet işlenir. 21 yaşında matthew shepard ölesiye dövüldükten sonra bir çite ölmesi için bırakılmıştır. önce kasabalılar bunu kasaba dışından birinin işlediğini sanırlar ama aslında biri oldukça dindar olan aynı yaşlarda iki genç kasabalı delikanlı işlemiştir bu suçu.

    belki bir büyükşehirli için bunun kasaba için ne olduğunu anlamak için büyüdüğünüz mahalleye dönmeniz gerekir; mahallede herkesi tanıyorken, herkesin bir ya da iki bakkalı -ya da kilisesi-; mahalle mektebi varken o mutlu, huzurlu mahallede bir cinayetin işlenmesi gibidir söz konusu cinayet.

    belgesel niteliğindeki film kasabada olaydan sonra yapılan 200 röportaja dayanarak hazırlanmıştır.

    oldukça iyi hazırlanan belgesel/filmde önce kasabadaki herkes eşcinsellerle bir problemi olmadığını ama yaşam tarzlarını onaylamadıklarını söyler durur. farklı dizilmiş, aynı anlama bir sürü kasabalının ağzından çıkan cümleler. sonrasında kasabalılar akıllarında incilden, 10 emirden ve anal seksten ibaret olan söz konusu yaşam tarzını; yönelimini bildikleri, dükkanlarından alışveriş eden, biralarını için gülümseyen kocaman suratıyla dolaşan etten kandan ibaret bir insanla da ilgili olduğunu anlayınca bir süre sonra; kendilerinin bile farkında olmadıkları homofobileri ile yüzleşip söz konusu olan şeyin bir yönelim değil, bir insan olduğunu anlarlar. bu korkunç başarılı bir şekilde aktarılmıştır filmde.

    daha sonra kendileri ile empati kururlar. rahip sağduyuyu, bir evlada döner yüzünü -father=rahip- ; matthew'ı tedavi eden doktor ailenin basın açıklamasını yaparken, kendi kızlarının kaybı ile empati kurar.

    out olan lezbiyenlerle görünüp out olmaktan korkan lezbiyenler, erkek eşcinseller benzer tehlikelerin kendileri için de söz konusu olduğunu fark edip yakınlaşırlar.

    hoşgörü ve özgürlükler ülkesi olduğu gibi dindan da bir ülke olan amerika için ciddi bir sınavdır bu olay. bir taraftan nefret suçu tartışılırken; gayleri temizlediği için aids'e teşekkür düzen, eşcinseller cehenneme gidecek pankartları taşıyan yobazlar da yer almaktadır filmde.

    son olarak; birçok eşcinsel temalı filmde yer alan oyuncular ile sosyal içerikli filmlerde oynayan straight oyuncuları bir arada görmek harika idi. adeta nefret suçu ve ayrımcılık konularında çok güzel, çoşkulu bir duruş vardı filmde.

    nefret suçu güden birisini anlama çabası güttüğüm bu günde tesadüfü bir şekilde bu filmin beşiktaşta bana gözkırpması harika olmuştur. ne şans di mi ?
    --- spoiler ---
  • dunyaya tam gaz ozgurlukler ulkesi olarak tanitilan ulkede, kisisel tercih hakkinin, tumuyle zit yonde kisisel bir secime sahip munferit kisilerce, nasil da ozgurce ihlal edildiginin ve sonrasinda kurbana gosterilen halk desteginin hice sayilip, yine zalimin dudugunun ottugunun kaniti bir olayi cirilciplak ele almis belge film...
hesabın var mı? giriş yap