• karamel veya kızartma türü yiyeceklerde bu bileşiğin ortaya çıkma ihtimali var mıdır bilemiyoruz.. misal, helva yapacaksın unla şekeri kavurman lazım yoksa olmaz..

    bazı bilimciler şunu diyor; insan ateşi yakında buldu ama sindirim sistemi hala besinleri çiğ olarak tüketmeye programlı; aradaki farklar sıkıntı yapıyor diyorlar, aynı 20 yaş dişinin modern çağdaki durumu gibi.

    tamam o zaman çiğ yiyek pastırma sucuk götürelim diye; ama ona da nitrit vs katıyorlar o da başka bir kanserojen..

    en güzeli yarı aç yarı tok gezeceksin ama bu sefer de; radyasyondan ordan burdan gelen ışınları çıkaramayıp lösemi olacaksın..

    ne demişler; hem çare hem dertsin..
  • yağ ve şeker yanmasından ortaya çıkan bir kanserojen madde.
    (bkz: cips)
  • son araştırmalara göre 100 derecenin altında da gıdalarda akrilamid oluşabileceği belirlenmiş. bu yüzden kurutulmuş gıdalar da akrilamide rastlanıyor. ileriki yıllarda bu konu patlayacaktır, çünkü şu anda endüstriyel ürünlerde de evlerde de akrilamid oluşumunun engellenmesi için ne yapılabileceği bilinmiyor. devletler henüz kodekslerine almadılar nitekim bilimsel çalışmalar devam ediyor. en son gıda güvenliği kongresinde hacettepe üniversitesinden gökmen vural hocanın sunumunda anlattıkları üzere yaptıkları patates kızartması denemesinde iki aşamalı ve farklı sıcaklıklarda kızartma ile akrilamid seviyeleri düşürülmüş. vural bi de kalsiyum kullanarak proteinin yanısıra rekasiyon için lazım olan karboksil grubunun bertaraf edilebileceğini söyledi; böylece reaksiyon gerçekleşmiyor ve akrilamid oluşmuyor. kalsiyum iyonundan bahsetti (serbest olması lazım ki gitsin karboksile bağlansın). evde kek yaparken serbest kalsiyumu karışıma nasıl ilave edicem ben şimdi onu düşünüyorum.
  • piyasadaki birçok makarnada da pişirilme sırasında açığa çıkan kanserojen madde. bir tek tübitak makarnasında oluşmuyor imiş bu madde.
  • c3h5no. kimyasal bir bileşiktir. suda, etanolde, eterde ve kloroformda çözünür. uluslararası kanser ajansı ( international agency for research on cancer) tarafından 2a grubuna alınmıştır. 2a grubu "probably carciogenic to humans" grubudur. diğer sınıflandırmalar da şuradan, karsinojenikler alfabetik sıralı tam liste de şuradan incelenmelidir. gelelim akrilamidin bizim için önemine; günlük diyetimizin nicelikçe en önemli öğesi olan karbohidratlarca bol gıdalarda bulunur. (akrilamidlerin bilim literatürüne karsinojen madde olarak girişi de ilginç bir hikayedir. acrylamide ve sweden anahtar kelimeleri ile araştırma yapabilirsiniz). polaritesi ve düşük molekül ağırlığı yardımıyla hayvan vücudunda kolay aktivite gösterir. karsinojenik etkisinin yanında nörotoksiktir (friedman, 2003). kromozomal yıkım ve nokta mutasyonlara neden olur. en önemli noktaya gelelim, maillard reaksiyonları sonucu akrilamidler oluşabilir. (araştırınız: maillard reaksiyonları) örneğin ekmeğin kızarması bir maillard reaksiyonudur. 120 santigrat derece ve üzerinde asparjinle indirgen şekerler arasındaki reaksiyonda meydana gelebilir. (asparjin, patates ve tahıllarda çok bulunan doğal bir aminoasittir, ayrıntı için asparjin) ancak akrilamidlerin tek oluşum yolu maillard reaksiyonları da değildir, yağların uygun olmayan yüksek sıcaklıkla muameleleri de müsebbiptir. insanlarda günlük akrilamid alımı, vücut ağırlığının her 1 kg’ı için 0,5 µg’ı aşmayacak şekilde ortalama 35 µg seviyesinde olmalıdır (70 kg’lık bir birey için).
    kaynaklar:
    1-http://www.iarc.fr/ ve ilgili yan linkler
    2-https://en.wikipedia.org/wiki/acrylamide
    3-https://en.wikipedia.org/wiki/asparagine
    4-http://www.rsc.org/…news/2007/december/05120703.asp
    5-http://monographs.iarc.fr/…ificationsalphaorder.pdf
    6- küçük z. yükseklisans tezi)
    7-frıedman m., 2003. chemistry, biochemistry, and safety of acrylamide: a review.
    journal of agricultural and. food chemestry, 51 (16): 4504–4526.
  • dondurulmuş patateslerin fırınlandığında sağlığa zararlı olup olmadığını araştırıyordum. akrilamid deposu olduğunu öğrenince bilgiyi bu başlığa eklemek için gelmiştim. bu kanserojen ajanın çoğu güzel şeyde olduğunu öğrenerek geri dönüyorum.

    fdanın araştırmalarına göre akrilamidin bitkisel kaynaklı ürünler , tahıllar ve kahvede açığa çıkma potansiyeli daha yüksek. bu ürünleri ocakta veya fırında kızartmak ***yüksek ısılara çıkmaya olanak tanıyor ve akrilamid bu şekilde daha çok açığa çıkıyor. patates bu yöntemlerle pişirilecekse öncesinde 15 dk suda bekletilmesi tavsiye edilmiş. dondurulmuş ürünlerde akrilamid daha çok açığa çıkıyor. akrilamidin açığa çıkmadığı en güvenli pişirme yöntemi ise haşlama.

    et ve süt ürünlerinde ise böyle bir tehlike yok
  • - akrilamid patates, ekmek gibi nişastalı besinlerde oluşabiliyor. panelenmemiş etlerde ve diğer (nişastasız) sebzelerde tehlikeli boyutta akrilamid oluşmadığı gözlenmiş

    "çoğu meyve ve sebze, süt ürünleri, et ve balık için akrilamid alımının nsrl*'yi aştığı görülmemektedir."
    https://oehha.ca.gov/…nr/acrylamideintakereport.pdf

    - 2015'te yayınlanan bir araştırmada airfryer ile patates kızartmanın yağda kızartmaya nazaran akrilamidi %90 oranında azalttığı belirlenmiş
    https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/25872656/

    - 2020 tarihli bir başka araştırmada, ekmekle panelenmiş tavukları airfryer ile kızartmanın, yağda kızartmaya kıyasla oluşan akrilamid miktarını azalttığı belirlenmiş. ayrıca, airfryer ile kızartma daha az polisiklik aromatik hidrokarbon oluşumuyla sonuçlanmış.
    https://www.mdpi.com/2304-8158/9/5/573

    - patatesleri cozur cozur yakmadan, sadece hafif kahverengi (golden brown) oluncaya kadar kızartırsanız akrilamid riskini epey bertaraf etmiş olursunuz. şurada örnek foto koymuştum. not: o fotoda kenarlardaki bazı siyahlıklar öncesinde pişen etlerin bulaşığı sonucu. bu tür yanık yerleri yememek için kazımak veya kesmek lazım

    genel olarak altın kural: olabildiğince düşük sıcaklıkta olabildiğince az süre pişirmek

    - ayrıca kızartmadan önce doğranmış patatesleri en az 15 dk (garanti olarak yarım saat) suda bekletmenin de akrilamid oluşumunu azaltan diğer bir etkili önlem olduğu belirtiliyor

    gördüğünüz gibi normal yağda kızartmaya karşı airfrying akrilamid tehlikesini artırmıyor, bilakis azaltıyor. ha bana kalırsa zaten patates kızartması gibi riskli besinleri olabildiğince azaltmakta ve dahası yanmış şeyleri hiç tüketmemekte her türlü fayda var
  • karsinojenik bir maddedir. protein ve karbonhidrat içeren besinlerin yüksek sıcaklıkta pişirilip işlenmesiyle ( bkz:maillardtepkimesi) meydana gelir. tahıl ve patateste serbest bulunan "asparaj"aminoasitlerinin, bu kimyasalı oluşturmakta fail olduğu sanılmaktadır. bu meret dna üzerine hasar bırakabildiği için zararlı maddeler arasında anılır.
    bayıldığımız patates cipsileri,patates kızartmaları, mısır cipsleri, krakerler ve tostlarda bu meretin içeriği iyi bir yükseklikte.
    yani patatesinizi haşlayın , cips sevdanızdan vazgeçin, kıtır kahverengi tostlardan uzak durun.
    tabi genden gene fark var, her dna aynı mı kardeşim yaw deseniz de haklı olabiliriz ve konu uzayıp gider.
  • sadece granül kahvelerde değil, kavrulmuş öğütülmüş filtre kahvede de bulunabilen bir tür kimyasal.

    tamamen alakasız bir şekilde internette kahve yorumlarına bakarken, almanya'da her ürünü irdeleyen stiftung warentest'in kahve incelemesine denk geldim. orada akrilamid oranı yüksek çıkan paket kahvelerde puan kırmışlar, belli bir oranın altındaysa yok saymışlar. pahalısı ucuzu fark etmiyor, 30 küsür kahve markası incelemişler çoğunda çıkmış. tabi buna gelene kadar neler neler vardır günlük hayatta tükettiğimiz her şeyde. kahvesiz bir hayat düşünemiyorum. muhtemelen kavrulmasıyla alakalı, kahvenin bir suçu da yok.
  • (bkz: nescafe gold)
    (bkz: #42441392)
    (bkz: #37984663)
hesabın var mı? giriş yap