sorunsallar (1)
  • yer: anadolu'da bir kasaba.

    ağır tonajlı araçların geçmesi yasak olan dar bir yolda gidiyordum. yolun başı ve sonunda "kamyon ve tır girmesi yasaktır" tabelası olan bir yer. karşıdan bir beton mikseri geliyordu, ben de aracımı iyice sağa yanaşırıp durdum kamyonun geçmesi için. yanımdan geçerken mikser arka tamponuma çarpıp tamponu kırdı.

    ani bir kalabalık oluştu, tahmin edersiniz ki küçük yer olması sebebiyle herkes akraba. kamyon şoforü benim yeteri kadar sağa yanaşmadığımı iddia edip beni suçladı. ben de buraya kamyon girmesi yasak dediğimde de "ben buralıyım istediğim yere girerim" cevabı vererek hasarımı karşılamayı kabul etmedi. kalabalık ise can hıraş kamyon şöforü akrabalarını savunuyor tabi. peki dedim aracımda kamera var kaza anını ve bu konuşmaların tamamını kaydetti, jandarmayı arayıp tutanak tutturacağım zaten aracımda kasko var, bundan sonra sigorta şirketimle uğraşırsınız, kamyonun sigorta şirketi her kimse onunla iletişime geçin dedim.

    kamerayı görenler ufak ufak geri vites yapıp dağıldı. 10 dakika evvel buralı olduğunu ve istediği yere girip çıkabileceğini iddia eden kamyon şoförü "hocam şimdi jandarmayı sigortayı karıştırmayalım gel gidelim yaptıralım ben ödeyeceğim" dedi. yetkili servise gittik ve aracımın tamponu orijinali ile değiştirildi. çıkan 11 bin liralık masrafı kamyoncu çıkarıp takır takır ödedi.

    eğer aracımda kamera olmasaydı kalabalık gücüyle ve oranın yabancısı olmamdan dolayı beni bastırıp muhabbeti "kamyon hasar gördü asıl sen ödeyeceksin" kıvamına getireceklerdi.

    bu ülkede hakkınızı zorla savunmalısınız arkadaşlar. alın takın kameranızı. ilk olayda parasını çıkarıp kara geçmenizi bile sağlayacaktır. minicik bir aletin öfkeli kalabalığı saniyeler içinde dağıtmasının verdiği zevk ise paha biçilemez.
  • asıl şovunu maddi hasarlı kazalarda değil gözünüzü hapiste açma ihtimaliniz olan kazalarda yapan, götünüzü kurtarma olasılığı olan şey.

    bir tır şoförü olarak hız ve koordinat bilgilerinin de kaydını tutan bir adedine sahibim. kendi iyiliğiniz için sizin de almanızı öneririm.

    kurallara uyduğunuzun ve hukuken haklı olduğunuzun en büyük ispatı olup sizi çok büyük bir müsibetten kurtarabilir.
  • yaklaşık 1 sene önce aracımın öndeki logosuyla birlikte o logoya takılı radarı çalındı. radar dediysem de aslında çok da bi bok yapmıyor, öndeki araçla mesafenizi ölçüp, belli hızın altındayken size sesli uyarı veriyor (otomatik fren yapan fonksiyon benim aracımda yok).

    çalınan bu parça 15 bin lira civarında. kaskoyu yaptırdığım sigorta firmasıyla görüştüm, polise gidip rapor tutturmamı söylediler yaptım. sokakta kamera var mı vs dediler, yok dedim. sonra araştırınca bu model araçlarda çok fazla hırsızlık oluyormuş böyle.

    aradan bir kaç ay geçince ulan dedim arabaya bi araç içi kamera alayım da, hem hırsız yine dadanırsa tespit eder karakola veririm, hem de trafikte olumsuz bir durum olursa, kayıt altında olur. xioami 70mai a500s pro plus ve arka kamera setini aldım. bir de ayrıca bir kablosunu alıyorsunuz, araç park halindeyken de, her saniye 1 kare fotoğraf çekip, 30dk'yı size 1 dk da gösteren hızlı çekim video kaydediyor.

    ben kamerayı taktırdım, 15 gün sonra daha önce çalınan bu radar ve logo yine çalındı*. hemen karakola gittim, videonun yavaşlatılmış halini polislere verdim. adam çok net olmasa da siması belli, en azından şüpheli birileri varsa ki bilinen kişilerdir bence, o kişi olduğu teşhis edilebilir.

    bu hırsız kardeşimiz saba 05:30 gibi sokağa giriş yapıyor, şöyle sokağın sonuna kadar gidip kolaçan ediyor, sonra elinde tornavida ile logoyu kanırtıp çıkartıp, arkasındaki radarla birlikte alıp götürüyor.

    tabi bu 2. çalıntı olunca da, ben sigortadan bu parçayı yine karşılattım ama bu sefer servise dedim ki; takmayın bu cihazı, bana verin, yarın öbür gün arabayı satarken takar veririm. zaten aman aman bi boka yaramıyor, bir de her seferinde arabada boşu boşuna 15-20bin liralık hasar kaydı oluşuyor, taktırmadım, sadece logoyu taktırdım. bu olay eylül'de oldu.

    15 gün önce arabayı park ettiğim yerden almaya giderken bi baktım, logo yerinden kaymış hatta yan takılmış, elimde nolmuş buna derken, pat elimde kaldı logo. yine bi hırsız kardeşimiz belli ki yoklamış, radarı göremeyince, hızlıca yalandan yerine takmış logoyu bırakmış gitmiş.

    hemen harıl harıl kayıtları taramaya başladım. aksi gibi 3-4 gündür de aracı yerinden oynatmamıştım, o yüzden geriye dönük tüm kayıtları izlemem gerekiyordu. bir de kayıt hızlı olunca bazen anlamak da zor oluyor. en son pes edecektim ki, dur şu kayda da bakayım dediğim kayıtta buldum aradığımı.

    eleman yine sabah 05:30 da gelmiş, benzer biçimde sokağı kolaçan etmiş, arabanın önüne gelmiş, logoyu çıkartmış bi bakmış aradığı radar yok. muhtemelen "ananı skym" diyip, logoyu yalap şap yerine koymuş gitmiş. kendisinden allah razı olsun, logoyu çalıp götürmemiş, çünkü onu götürse bu sefer logo için de 1.500-2.000 lira vericem.

    bu arada bu çalınan cihazın bu kadar kolay çalınma sebebi tamamen tasarım hatası. marka sonradan bunu fark edip, bu radar denen naneyi, tamponun içine kolay ulaşılamayacak bir yere koymuş ve o araç sahiplerinin mağduriyet yaşamasını önlemişler. bizim gibi salaklarda, radarı taktırıp, sonra da çaldırıp duruyor.

    bununla ilgili de yurtdışına genel merkezlerine şikayetimi 2. hırsızlıktan sonra ilettim. aradan 1-1,5 ay geçtikten sonra aradılar, dediler ki; "2 defa bu cihaz çalınmış, doğru mu", dedim ki; "siz arayana kadar 3 oldu ama bu sefer radarı taktırmadığım için çalamadılar. bu sizin hatanızdan kaynaklanıyor, çare bulmalısınız dedim", "tamam araştırıp geri döneceğiz" dediler, dönerler mi bilmiyorum.

    sonuç olarak taktırdığım araç kamerası şu an için mahallemizde dolaşan hırsızların, sabah 5 buçukta teşrif ettiğini bize göstermekte ama bu bilgi hiç bi işime yaramamakta. ha bir de şöyle bir yararı var, mesela aracı oto yıkamacıya, servise vs bıraktınız. o sırada sizin hakkınızda atıp tutarlarsa ya da arabayla hareket ederken çılgın hareket yaparlarsa, haberiniz oluyor ne yaptıklarından*

    edit: bu entry debe'ye girdiğinde de çok soran olmuştu, entry'i editleyip yazmamıştım ancak hala merak edip soran oluyor. araç marka modeli; mercedes a180
  • arabama önden ve arkadan kayıt yapan, araç içi kamera taktırdıktan bir gün sonra, aydınlatma olmayan bir yolda, inşaat şirketinin yolu kazıp hiç bir uyarı, duba vsr koymadan öylece bırakması sonucu, yağmurlu karalık bir sabah, iki lastiğim yarıldı çöp oldu, önce ibb, sonra ilçe belediyesi, en son kazıyı yapan inşaat firmasıyla yapılan görüşmeler sonucu, olay mahkemeye intikal etmeden, kamera kayıtları sayesinde adamlar ihmallerini kabul ettiler, iki lastik tutarı olan 7500 tl'yi firmadan tahsil ettim. arabanıza kamera taktırın, şahidiniz olsun, sizi zor durumlardan kurtarır. parasını fazlasıyla çıkartır.

    debedit : özelden marka soranlar olmuş, ben fiyat performans ürünü olarak, 360 g500h h modeli kamera ile bir tane de telefona takılan kart okuyucu aldım, kartı çıkarıp bunu telefona bağlayıp, görüntüyü izleyebilir veya paylaşabilirsiniz, bu işin piri viofo, garantide sıkıntı olunca bunuda deneyip iade etmiştim.

    (bkz: #157924977)
  • her şöförün, şöför adayının, umursamaz şöförlerin yakınlarının; alması, kullanması, kullandırması gereken icat.
    mümkünse gps'li hız kaydı yapan modellerinden.

    bütçe dostu tavsiyem:
    xiaomi 70mai pro + gps modülü

    --- spoiler ---

    araç kamerası almalı mıyım? soru işaretini şu olay sebebiyle sonuca vardırdım. her araç kullanıcısına tavsiye ederim:

    bir yakınımın arkadaşı ölüme sebebiyet verecek şekilde trafik kazası geçerir.
    şöförün kendisi de ağır yaralanmış bir şekilde bilinçsiz olarak hastenede yatırılır.

    ----kaza----
    seyir halindeki araç, karşıdan karşıya geçmekte olan yayaya çarpar
    2+2 şerit, bölünmemiş yol, şehirerarası yol
    ----kaza----

    kazanın tek şahiti, yol kenarındaki temizlik işçisidir ve "yaya geçidinden geçen adama çarpan araba çok hızlıydı, fren sesi bile duymadım" der. hazırlanan polis raporuna kaydı geçer.

    hız limiti kurallarına uymayan, yaya geçidine yaklaşırken hız düşürmeyen aracın sürücüsü "bilinçli taksirle adam öldürme" suçuyla karşı karşıyadır.
    polis tarafından kaza bölgesinde yapılan ilk incelemede de şöför asli kusurlu olarak belirlenir.
    ölen kişinin yakınları da şöförün ailesine baskı yapmaktadır.
    3-9 yıl hapis mahkeme sonucuna göre belki para cezası, maddi manevi tazminat vs.

    yakınım, sırf youtube'da yayınlarım diyerek araç kamerasının hafıza kartını almak üzere perte çıkan araca ulaşır. kameradan haberi olan şöförün arkadaşları "kesin bizimki suçludur" diye düşündüklerinden hiç umursamazlar.
    yakınım kaza kaydını izlerken, kazanın üst geçidin 5-10 metre sonrasında ve yaya geçitli kavşak arasında gerçekleştini farkeder. aracın hızı, hız limitleri arasındadır. üst geçitten itibaren kavşağa yaklaşırken hızını düşürmektedir. kenarda bekleyen yaya aniden koşmaya başlayınca ani şekilde direksiyonu kırıp, hızını arttırmıştır. aracın yoldan çıkmasının sebebi de bu son kurtarma hareketidir.

    şöförün ailesine konu açılır, avukat tutulur, video'yu karşı tarafın ailesine de gösterirler. yayanın akli dengesinin yerinde olmadığı ortaya çıkar. yayanın ailesi şikayetçi olmaktan vazgeçer.

    açılan kamu davasında mahkeme, kovuşturmaya gerek olmadığı sonucuna varır. itiraz edilmez.
    --- spoiler ---
  • bir yıla yakın zamandır kullandığım cihaz. gs1000.

    daha önce başka bir tane vardı, memnun kalmamıştım.

    alacaklara faydam olsun:

    - full hd dışında bir cihaz almanın anlamı yok.
    - çift yönlü (hem camdan dışarı hem arabanın içini çeken) cihazlar saçma, çünkü iki kayıt yapmıyor, hd ekranı yarıdan bölüp tek kayıt yapıyorlar. iki tarafın da ya yatay çözünürlüğü ya görüş açısı düşüyor tabii.
    - kameralar o kadar geniş açı ki, sonuç hafif balık gözü. ortaya yakın olaylar çok daha detaylı görülebiliyor, yanlar biraz bulanık. plaka okunurluğu görüş alanının ortasında en çok 3-5 araba boyu.
    - gps'lisini almıyoruz. oldu ki aldık, hız göstergesini kapatıyoruz. görüntüleri polis ya da sigorta şirketine iddianı kanıtlamak için vermeye kalkarsan kaçla gittiğini bilmelerini istemeyebilirsin.
    - en önemli özellik: bu aletler 2-5-10-15 dakikalık video klipler halinde kayıt yapıyor. bir klipten diğerine geçerken atlama olmaması en iyisi. 1-2 saniyeye kadar da eh işte. daha uzun süreler kötü. (gs1000 class 10 microsd ile atlamasız. öncekinden şikayetim 5-6 saniye atlamasıydı.) olayı araya denk getirirsen cihaz bir işe yaramaz.
    - g-sensor ve hareket algılama cihazın davranışını etkiliyor. hareketsizken kayıt duruyor. yeniden hareketin algılanması ve kaydın başlaması bir saniye kadar sürüyor. buradaki sıkıntı: dururken bir şey olursa kaydı yok. bellekte yer kalmadığında video klipleri eskiden başlayarak silen bir cihaz almak ve kayıt işlemini kontak açmadan kontak kapatmaya kadar kesintisiz ayarlamak en güzeli.
    - kontak olayına gelirsek: cihazla uğraşmamak için, kapalı unutmaya karşı kontak ile çalışmaya başlaması önemli. çoğu model gücünü çakmaktan alıyor. aracın elektrik sistemi garip bir şey değilse, kontak çevrildiğinde çakmağa elektrik verildiğinde kamera otomatik kayda başlıyor. kontak kapatıldığında da ayarlanabilir bir süre içinde kayıt durdurulup cihaz kapanıyor.
    - ses kaydı genelde boktan ama çoğu cihaz sinyal sesi duyulabilecek kadar kaydedebiliyor.
    - anladığım kadarıyla rusyada kasko için şart koşuyorlar, en büyük pazar orası. cihazların çoğu "by default" rusça kurulu geliyor. aldığın yerde çevirtmezsen rusça menüden deneye deneye ingilizceye çevirebiliyorsun. kalite cihazlarda türkçe desteği daha görmedim.
    - çin malından korkma. yalnız vantuz ve bağlantı aparatlarını kontrol etmek lazım alırken, parçalarda boşluk, sallantı ve arıza olmasın.
  • çeşitli saçma sapan kazalar ve kendini uyanık sanan yurdum insanı yüzünden, herkese tavsiye ettiğim cihaz.

    örnek 1: kavşakta kırmızıda geçen belediye otobüsü, sürücü tarafından aracıma çarptı. yanımda benimle birlikte yeşilde geçen on tane kadar başka araç var, 'ben yeşilde geçtim' diyip durdu belediye otobüsü şöförü. çaktırmadan, kaza tutanağına da yeşilde geçtiğini yazmış.
    sonuç: fark etmediğim için, yüzde sıfır kusurlu olduğum kazada kapımın tamir masrafının yarısını ben ödemek zorunda kaldım. bu olaydan sonra bir xiaomi yi araç kamerası aldım.

    örnek 2: akşam akşam, sıkışık trafikte (park sensörü olan) bir araç birden geri vitese takıp geldi, aracımın ön tamponunu çatlattı. ben tutanakla uğraşırken, sürücü sanayiden birtakım usta tipli kişiler çağırmış.
    ustamsı kişilerin başı tampona baktı, 'ben bunu çakmakla kaynatır boyatırım 200 liraya' dedi. (aracım smart roadster, çok pahalı olmasa da türkiye'de 20-30 tane olan bir araç)
    ben de dedim ki 'bu arabanın her parçasını orjinal getirttim, bunu sanayide ali ustaya yaptırmam, çarptınız gidip mengerlerde orjinal parçayla yaptıracaksınız'.
    ustamsı şunu dedi: 'ben sana abilik yapıyorum, istesem her türlü senin bize arkadan çarptığını ispatlarım.'
    benim cevabım: 'kardeş gel şöyle bi arabanın önüne. hah şimdi kameraya el salla. hah, şimdi topla takatukanı s*ktir git!
    sonuç: aracıma çarpan kişi (bir de direksiyon hocasıydı bu kişi) ertesi gün tıpış tıpış mengerler' e gitti, aracımı yaptırdı.
    örnek 3: eskişehir'in ortasında, yan şeritte giden araç (artık alçak spor araba olmasından mı, kör noktada kalmasından mı bilmiyorum) yan yana giderken önüme kırıp sol ön çamurluğumu çizdi. sürücü arabadan indi, 'yahu sen nereden çıktın kimbilir kaçla makas atma derdind-' derken araç içi kamerayı fark etti, sustu.
    sonuç: tıpış tıpış servise gidildi, çarpan kişi aracımı yaptırdı.

    artık yeni bir otomobil aldığımda, daha yakıt almadan kamerayı takıyorum. emin olun, ilk kazada kendi bedelinin en az on katını çıkaracaktır. üşenmeyin, alın, takın.

    çok sayıda mesaj üzerine edit: tekrar yazayım, ben xiaomi yi araç kamerası kullanıyorum. gopro 4'ten daha iyi çekiyor. hafıza dolunca en eski videoyu silip kayda devam ediyor.
  • kendini bir aracın önüne atıp da tazminat almak ya da arkadan kazaya sebebiyet verip kendi arabasını sigortadan yaptırmak isteyen milyonlarca manyağın yaşadığı bir ülkede kullanılması şart olan bir icat. önceki iki mesajımdan sonra (bkz: araç içi kamera/@roket adam) bunu nasıl çakmaklıktan değil de direkt sigortadan hat çekip takarız diye bir sürü mesaj aldım. biraz uzun süren bir işlem ama korkulacak bir şey yok, eğer sigorta kutunuzda boş yer varsa yaklaşık bir iki saatlik bir işlemle hızlıca takabiliyorsunuz.

    gerekli malzemeler:
    - araç kamerası ve uygun hafıza kartı (bendeki bu https://www.trendyol.com/…ueid=61&merchantid=106994)
    - o kamera için hardwire kit (https://www.trendyol.com/…ueid=61&merchantid=106994)
    - multimetre (en ucuzu bile iş görür)
    - trim sökme aparatı https://www.hepsiburada.com/…0124?magaza=csktİcaret
    - fuse tap (bunun boyutuna bakıp öyle alacağız, https://www.trendyol.com/…fuse tap&st=fuse tap&os=1)
    - kumaş bant (https://www.trendyol.com/…ueid=61&merchantid=234714)
    - arabanın kullanma kılavuzu
    - bir adet el feneri

    yapılacaklar:
    1) aracın kullanma kılavuzuna bakıp sigorta kutusunu buluyorsunuz. kutunun resmi muhtemelen şöyle bir şeydir: görsel

    2) sigorta kutusunun bir yerinde ground hat için bir vida olması lazım. motoru çalıştırmadan kontağı açın. multimetreyi 20 dcv kademesine getirin. bir probu toprak için kullanılan vidaya, diğer probu üstünde sigorta olmayan bağlantılardan birine dokundurun. 12 civarında bir değer gördüyseniz o sigortanın numarasını not alın. (audi q3 için 28, 36, 37, 48 boş ve kontak açıkken elektrik geliyor, yani bu iş için kullanılabilir) eğer sigorta kutunuzda hiç boş yer yoksa veya boşluklardan hiç elektrik gelmiyorsa, o zaman mevcut sigortalardan ek yapmanız lazım, mevcut aksamlara zarar verme ya da etkileme riski olduğundan buna kendi başınıza girmemenizi öneriyorum.

    3) not aldığınız kontaklara uygun toplam 2 adet fuse tap'i sipariş verin. bana bir adet mini, bir adet orta gerekti.

    4) hardwire kit'ten çıkan 3 kabloda gnd, acc ve vnc yazması lazım. gnd toprağa gidecek. acc ve vnc'yi ilgili uygun fusetap'lere bağlayın. üstüne 10 veya 20 amperlik sigorta takın.

    5) arabaya geçin. hardwire kit'in gnd kablosunu yukarıdaki vidayı biraz gevşetip oraya bağlayın, vidayı sıkın. acc ve diğer kabloya giden fusetap'leri ise belirlediğiniz boş kontaklara takın. her şey yolunda gittiyse kameranın çalışması lazım.

    6) kamera çalıştıysa, kabloyu soldan kapı fitiline, fitilden yukarı doğru araç a sütünuna ve trim aparatı ile ön camın üst trimlerini biraz ittirerek ön camın üstünden geçirin. cihazı hoşunuza gidecek ve görmeyeceğiniz bir yere doğru yerleştirin (ben aracı sürerken hiç görmüyorum şu an) bunu yaparken aynada ve aynanın altında olabilecek kamera, sensör vs tarzı kısımları kapatmadığınıza emin olun.

    7) sigorta kutusunun içinde kalan kabloları, ses yapmaması için tüylü bant ile iyicene bantlayın, ıvır zıvırları bir köşeye sabitleyin.

    bundan sonrası için kamerayı ayarlamak kalıyor sadece. oto elektrikçiler bu işi uğraşmak istemedikleri için ya yapmıyorlar, ya da aracın anasını ağlata ağlata yapıyorlar. tüm bunlarla uğraşmak istemiyorsanız da eski usül direkt çakmaklık üzerinden usb kablo ile de bağlantı yapabilirsiniz tabii ki.

    son olarak, eğer araba çalışmıyorken de (park halinde) kayıt yapsın istiyorsanız, vcc kablosunu hep 12v gelen yere, acc kablosunu ise sadece kontak açıkken 12v gelen kontağa bağlamanız gerekiyor. ben aküden yana sorun yaşamamak için, bir de araba zaten kapalı otoparkta olduğundan sadece araba çalışıyorken çalışacak şekilde ayarladım, o şekilde kullanıyorum tertemiz.
  • hükümet olsam, sigorta şirketleriyle anlaşıp her araçta zorunlu kılacağım inovasyon.

    üstüne bir de ihbar asıllı trafik cezası kampanyası başlatırım.
    o da yetmez bakanlardan birinin oğluna araç içi kamera şirketi açtırıp yerli pazara ucuza cihaz sattırırım. hem trafik hem günlük şehir içi asayiş olayları aydınlatmada da bu görüntüleri kullanırım. sonuçta milyonlarca kamera kaydı ile ülke düzenli kaydedilmiş olacaktır.

    acaba adım baran, 14 yaşındayım ve arkadaşlarım bana einstein mi diyorlar?
  • uzun zamandır kullandığım hede. çok faydasını gördüm.
    üzerine direksiyon kıran hayvan, bir de ne var lan edasına büründüğü zaman, mısırını al gel beraber ne bok yediğini seyredelim diyorsun, arkasına bakmadan, dünyaya merhaba dediği deliğe uzayıp gidiyor.
hesabın var mı? giriş yap