ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
doktorluk yapabilecek bir cihazın icat edilmesi
-
bankamatikte işlem yapamayan, internet'ten fatura ödeyemeyen, sıra numarası almaktan aciz insanların kullanımına sunulması beklenecek ya, cihazın en komik yanı bu.
sen veznedarı, bakkalı, 09.00-17.00 çay içen memuru sistemden atamadın, doktorluk yapabilen cihaz senin neyine hırt?
moral bozukluğuna iyi gelen şeyler
-
eğer ihtimaller dahilindeyse vapura binmek oylece denizi izlemek..kısa sürelide olsa iyi gelen şeylerden anlık bir nefes alma hali.
grup vitamin'in ismail 2 klibi
-
kalkıp aynaya koşmama vesile olmuş ay amk yaşlanmışız lan diye düşündüren klib
itiraf et sen de ilk başta sakallıyı fırat tanış zannettin
for sale
-
ilk turda herkese eşit dağıtılan parayla açık artırma usulü mülklerin satın alındığı, ikinci turda bu mülklerin kapalı ihale yoluyla daha büyük paralara çevrildiği, hızlı, öğrenmesi kolay çok keyifli bir oyun. filler gibi görünse de bağımlılık yapıp defalarca oynatabiliyor kendini. mekaniği batak oyununu andırıyor. genel olarak batak seven arkadaşlarımın hepsi bu oyunu da sevdiler. ben de çok seviyorum.
(bkz: kutu oyunları)
https://boardgamegeek.com/boardgame/172/sale
askerde orgeneral görmek
-
askerler orgeneral gorur de orgeneraller asker gorur mu acaba?
askerdeyken yasar buyukanit, ilker basbug ve isik kosaner makam araclariyla bizim oldugumuz yerden gececekler diye bizi saklamislardi.
dişçilerin sinsi gibi hiçbir olaya karışmaması
-
dikkatinizi çekmek istediğim hadise.
bakın bu ülkede doktorlar dövülüyor, öğretmenler linç ediliyor, avukatlar ayrı tepki çekiyor, polislerden hiç bahsetmeyelim bile.
ama bu diş hekimleri sinsi gibi hiçbir şeye karışmıyor. ne çıkar bir açıklama yaparlar, ne bir şeyi protesto ederler, ne devlet en basitinden eczacılarla olduğu gibi bunlarla uğraşır. muayene 50 lira, dolgu 100 lira, implant mı? ver 2000 lira... kendi hallerinde takılıp gidiyorlar. türkiye'de kimsenin buna hakkı yok. gerekeni yapalım.
(bkz: diş hekimlerinin sinsi gibi hiçbir olaya karışmaması)
(bkz: karakter sınırı)
türklere sorulan salak sorular
-
bir alman*, bir isviçreli*, bir türk* konuşmaktadırlar. daha öncesinden alman kızın bir sürü saçma sorusuna muhatap olunmuştur.yeniden başlar:
a: sizde erkekler dört kadınla evlenebiliyorlarmış, doğru mu?
t: ` :yine mi `evet, evlenebiliyorlar
a: gerçekten mi? peki araplardan farklıydınız hani?
t:evet farklıyız, bizde kadınlar da dört erkekle evlenebiliyorlar
a:nasıl yani?
t: bak babamın 4 eşi var biri öz annem, annemin 4 eşi var biri öz babam, diğerleri üvey
anne ve babalarım ama aslını söylemek gerekirse üvey anne ve babalarımın eşlerinden
gelen üvey anne ve babaların sayılarını ben de bilmiyorum
alman kız biraz duraksar, kafasından hesap yapmaya başlar, işin içinden çıkamaz. isviçreli ile türk yerlerdedir. sonra isviçreli kıyamaz, türk'ü bile şaşırtan açıklamayı yapar:
i: onlar evlilik yasalarını bizden aldılar, sizden çok çok önce sizin bugün sahip olduğunuz haklara sahiplerdi.
türk ve alman şok içinde kalırlar.
keşke riskli binalarda oturmak tercih edilmeseydi
-
sayesinde eski ve riskli binalarda oturmanın bütçesel bir mecburiyet değil de bir tercih meselesi olduğunu da öğrenmiş olduk.
kadıköy'deki kokoreççide tebliğ yapan tebliğciler
-
tebliğ değil provokasyon yapan kişilerdir.
tebliğ'in bir ahlakı, bir adabı vardır. yemek yiyen insanın yanına gidip de bağıra bağıra din anlatmak tebliğ değil tacizdir. kaldı ki azıcık ahlaklı ve samimi olsalardı, öncelikle allah diyerek cebini dolduranlara ses çıkarırlardı.