ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
evli çiftlere tavsiyeler
-
cocuğunuz 8. sınıfa giderken salonun halisini yakarsa ona çok kızmayın.
tacoma narrows bridge
-
abd'nin washington eyaletinde,1940 yılında,fırtına nedeniyle cokmu$ asma köprüdür..
bu koprunun coku$u,in$aat ve muhendislik alanında yapılacak bir hatanın ne denli buyuk bir sonuclara gebe oldugunu gostermi$tir..
yapıldıktan sadece 4 ay sonra yani 7 ekim 1940 yılında ve saatte 42 mil hızındaki fırtına sırasında sanki cama$ır silkeleyen iki insanın elindeki car$af misali sallanarak yıkılmı$tır..gunumuzde ba$ta in$aat muhendisliginde olmak uzere,makine ve mimarlık bolumlerinde de hocalar tarafından genellikle mekanik titre$imler tarzı derslerde ornek olarak gosterilmektedir..
coken kopru icin ayrıntılı bilgi;
http://www.enm.bris.ac.uk/…inear/tacoma/tacoma.html
coken koprunun videosu:
http://www.youtube.com/watch?v=9lqaiddi5oe
white guilt
-
amerikadaki bazı beyazların zencilerin fazla üzerine düşmesi durumunda bu beyazların sahip olduğu şey. 'eskiden ırkçılık nedeniyle çok çektirdik onlara o yüzden el bebek gül bebek davranmalıyız' karakterini getiren suçluluk duygusu.
edit: biraz daha derine inersek "atalarımın zenciler sayesinde daha fazla kazanç sağlaması ve zencilerin 1960'lara kadar diğer ırklarla eşit imkanlara sahip olmaması, şu an ülkedeki benim maddi durumum ile zencilerin ortalama maddi durumu arasındaki uçurumu yarattı; ve bu bana biraz koyuyor" duygusu da denebilir.
cenab-ı hakkın kayıtlarında mevcut
-
siyasal islam boktur.
siyasal islam bok çukurudur.
siyasal islam içi irin idrar ve bok dolu bir çukurdur.
kim bundan besleniyorsa boku ve irini yudum yudum içmektedir.
anneanne evindeki 30 kiloluk beton yorgan
-
anneanne dünyada olsaydı 50 kg'lık yorgan altında da yatmaya razıydık ya la.
internette satılan akılalmaz sehpa
-
kullanılan 80x120 euro palet 20 tl civarında, tekerlek takılmış, tahta araları sıklaştırılarak ve altı doldurularak modifiye edilmiş. zımpara ve cila da cabası. maliyeti 40-50 tl olmuştur. işçilik, lojistik, depolama hariç.
10 lira maliyetli tişörtü 100 tl'ye satanlara göre bence fiyatı uygun. tarz duruyor.
almam ama alana da avanak demem.
sadece ideal bir dünyada girilebilecek diyaloglar
-
-akşam beraber yemek yiyelim mi ordan da bir mekana geçer birşeyler içeriz..
- ne gerek var o kadar masrafa direk sana geleyim..
-canım benim..
linkleri görebilmek için üye olmalısınız
-
"bu siteden hemen cikabilirsiniz tesekkurler" olarak algiliyorum ben bunu ve memnuniyetle cikip gidiyorum.
zafer algöz
-
cem yılmaz henüz leman kültür'de sahneye bile çıkmamışken ağır roman'da okan bayülgen, savaş dinçel, müjde ar gibi isimlerle beraber oynamışlığı olan beşiktaşlı tiyatrocu.
bu tiyatrocu lafını, uzun yıllar istanbul devlet tiyatrosu'nda çalıştığı için vurguladık. hatta istanbul devlet tiyatrosu müdür yardımcılığı da yapmış, cinali'ye teşekkürler bu katkı için.
hamiş: saygılar bizden'i birçok suser kardeşimiz hatırlatmış, elbette o daha da eski (1992 olacak). ve fakat "zafer algöz kim mk cem yılmaz yarattı onu" tezi hepten çöker de troller susup kalır, az daha konuşsunlar da eğlenelim diye mahsus anmadım.
dolmuşta ineceğim deme şekilleri
-
goztepe civarinda adamin biri bagirdi:
- isiklarda indirir misin?
sofor biraz yavasladi soona afalladi birden;
-abi burda isiklar yok ki???
-canim indiriver iste bi yerde...(tanik olunmustur bizzat tarafimdan)
karşılıksız aşk
-
(ekim 2005, isimler ve mekanlar degistirilmistir)
- anne, ayse'ye kirmizi cok yakisiyor.
- hmm. ayse kim?
- bi arkadasim.
(ustune varmayalim)
(aralik 2005)
- anne ben asik oldum
- kime asik oldun?
- ayse'ye. ama soylemiycem. evlenme teklif edinceye kadar soylemiycem. sen de kimseye soyleme (yazma demedi ki)
- tamam canim.
(ocak 2006, oglanin asik oldugu kizla tanisilir. aileler tanisir. cocuklar arkadasliklarina devam ederler, ailecek gorusulur, ama esas oglan, her firsatta, nasil askimi belli etsem/etmesem, nasil evlenme teklif etsem derdiyle ugrasiyordur. esas oglanin gunu, ayse'nin ona olan davranislariyla sekilleniyor, kiz esas oglana ilgi gostermezse evde firtinalar kopuyor, kapilar carpiliyor, kiz esas oglanin bir dedigine gulumsuyorsa hayat pespembe oluyordur)
25 nisan 2006
esas oglan eve gelir... yuzunden dusen bir parca... aynen aktariyorum.
- ne oldu oglum, okul nasil gecti?
- hayatimin en kotu gununu yasadim. ayse, baskasiyla evlenicekmis.
- aa nerden cikti simdi bu, oglum daha erken boyle seyleri dusunmek icin, o da farkinda degildir bu islerin daha.
- yok, kararliymis, alp'e soyledi. hem de benim onumde.
- ne dedi tam olarak?
- alp, ayse'ye, esas oglan sana asik, seninle evlenmek istiyor, dedi, ayse de, ben firat'la evlenicem, dedi.
- cok kesin konusmus ya.
- kesin konustu anne. anneanneme, kardesime soyleme. babama aksam soyleriz.
- tamam canim. ama bak, yine soyluyorum, evlenmek icin daha erken, baska asik olacak kizlar var dunyada, hem belki ayse sana asik olur, daha zaman var..
- anne ne diyorsun, neredeyse 6 yasindayim artik. hic evlenmiycem ben...
(gece uyuyamadi cocukcagiz. dolabin altinda fare var, eve hirsiz mi girdi diye bin bir turlu bahaneyle donup durdu yatakta. aslinda aklinda olan ilk hayal kirikligini gizlemeye calisti galiba. simdiden boyle basladiysak, ohooooo).
en itici erkek ismi
hayata dair gülümseten detaylar
-
yıl 2011. kardeşimle alışverişe çıktık, bir alışveriş merkezindeyiz.
- abiii. bu döner kapılar ne işe yarıyor??
+ güvenlik amaçlı. mesela avmye bir hırsız girdi ve koşar adımlarla dışarı çıkmaya çalışıyor. hırsız döner kapının tam ortasındayken; güvenlik görevlisi kapıyı durdurup, hırsızı hapsediyor ve polisi arıyor. *
- vaaay süpermiş..
bilmiyorum demeyi kendime yediremedim, salladım gitti..
" babalar herkesi döver, abiler herşeyi bilir altın kuralı.. "
yıl 2016.
çalıştığım otele yeni bir eleman başladı geçen hafta. kendini beğenmiş, ukala bir tip..
herşeyin en iyisini ve en doğrusunu bildiğini sanıyor..
- müdürüm bu döner kapının kumandası nerde?
+şalterden kapanıyor o. teknik servis bakıyor. seninle alakalı değil.
- nasıl yani? diyelim ki acil bir durum oldu ve otele hırsız girdi. ben teknik servisi arayana kadar ohoooo. adam kaçar gider..
+ne??
- bu döner kapıların ne işe yaradığını biliyor musunuz müdürüm?
+ enerji tasarrufu. kapı her açıldığında içerisinin soğumaması için, içerideki havanın korunması için.
- ne alaka? kapıyla tasarruf mu olur? güvenlik için o kapılar. dışarı kaçmaya çalışan birini ortada hapsedip, polis gelene kadar kaçmasını engellemek için.
+ namık kemal lisesinde mi okudun sen?
-evet.
+ onur'u tanıyor musun?
- kıvırcık olan mı?
ne güzel söylemiş mark twain..
"gerçek ayakkabılarını giyene kadar, yalan dünyayı 3 kere dolaşır."
babaya kızıp yemek masasını terk etmek
-
filmlerdeki zengin taifesinin evlatlarına özel bir trip. onlar içün üretilmiş. normal insanda sakil durur, yakışmaz. babayı da daha bi' sinirlendirir hem. adrenalinin sınırları yeniden çizilir o vakit. aksiyona değdirilip kaçılır.
filmlerin gerçek olmadığını henüz bilmediğim yaşlarda sikimsonik sebeplerden yer sofrasını -fakirdik- terk edip mutfağa -kendi odam yoktu aybalam- kaçmışlığım vardır 1-2 defa. beklediğim neticeleri doğurmadı, orası ayrı. ama tadına baktım o tribin. tuzlu biraz -gözyaşlarımın katkısı da olabilir bunda-. tavsiye etmem. zira filmde;
+ hayır dedim küçük bey, bu akşam partiye gidemezsin, ders çalışman gerekiyor!
- lanet olsun!
* john hemen masaya dön, john sana söylüyorum! gitti.. (masada figürandan öteye geçemeyen samimiyetsiz, ağlak anne tribi).
şeklinde cereyan eden diyalog her nedense bizim evde;
+ ne maçı lan bu saatte? otur dersini çalış eşşoleşşek, ilk dönem getirdiğin zayıfları düzelt! ama sen duurr, onlar bi düzelmesin ben o zaman yapıcam senle maçı.
- lanet olsun!
+ aha lanet olsun dedi, gel buraya lan! nasıl konuşuyon babanla sen it?
* vurma dur! ay kulağını ısırıyo çocuğun, dur dedim bey! komşular adam öldürüyolar yetişin, ay komşulaaar! küçük tüple vurma bari bebeye zalım! (fedakar ama çaresiz anne tribi)
tarzında yaşanıyordu. sülalem sikildi yediğim dayaklardan. tek kulağım 17 öbürü 11 santim. burnum desen ege haritası gibi. eciş bücüş.
hep bu masa terk etme sevdasından işte. yapmayın o yüzden :((