ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
13600 tl harcayın 10 tl bonus kazanın
-
bankaların kralı garanti bankası'ndan bugün gelen bir mesaj. böyle avantajlı kampanya görülmedi.
görsel
kazağın altına gömlek giyen tip
-
oğlum bu da mı kötü?
hem yakıştığını düşünüyorum hem de pratik.
gömleği ütülemeden de giyebiliyoruz böylece. ne terliyoruz ne üşüyoruz.
allah allah!
bir insan gömleğin üzerine kazak giyen kişiye niye sinirlenir lan*
yaran gittigidiyor kullanıcı yorumları
-
alıcı yorumu : tavsiye etmiyorum fazla özensiz ürün defoluydu ve sanki konfeksiyondan yeni çıkmış gibi heryerinde iplikler vardı
satıcı cevabı : tedavi ol arkadasım istersen halisinasyon goruyosun.
alıcı yorumu : large large die mesaj atmama sizinde evet large var demenize ragmen neden medium?gerisi perfect ama bunun kargosuyla mı ugrascam?
satıcı cevabı : arkadasım urun sana tam oldu sende bılıyosun.kalıbı genıs urun ondan m yolladım.eger large versem içinde kaybolurdunuz
bağdat baharat
-
nerede bulunur onu bile bilmiyorum alskjdlaksjdl.
ticari itibarı olmayan kekikçi.
abdullah avcı
-
öyle bir milli takım yaratmıştı ki hakikaten sorunun elimizde iyi oyuncular olmaması olduğuna inanmıştım ben.
her şeyi affetsem sercan sararer denen odunu izlemek zorunda bırakmasını affedemem. gene iyi almanya'dan geldi diye meryem uzerli'yi oynatmamış.
ilk kez starbucks'a gideceklere tavsiyeler
-
9 tl'ye tall mocha frappucino içeceğinize 7.75 tl'ye tall coffee frappucino için. aradaki tat farkını vedat milor olsa anlayamaz.
(bkz: barista'dan tavsiyeler)
4 eylül 2023 ankara'da f-4 yakıt tankı düşmesi
-
3 aracın etkilendiği, ilan sitelerinde "üzerine f-4 yakıt tankı düştüğü için" açıklaması ile ilan okurken tebessüme yol açacak hadisedir.
o değil de otopark değil beyaz eşya deposu mübarek
okuyamamış tiplerdeki eziklik
-
hangi başlığa yazayım diye ararken çıktı karşıma. eziklik değil de ukte benimki. ortalamanın çok üzerinde bir başarıya sahipken, çocuk yaşta öğrenim hakkı elinden alınan, otuz olayazmış ancak halen içinden bundan mahrum bırakılmanın öfkesini atamamış ben...
dün gecenin ortasında göz yaşları içinde uyandım. yine.
insan bu yaşa gelir de hala kendini okul koridorlarında, sıraların üzerinde, dersliklerde görür mü diyorum. yine annemle kavga ediyorum, 13 yaşında yalvar yakar okumak istiyorum diye mücadele ediyorum tek başıma.
elimden alınan çocukluğuma, sahip olmadığım hiç var olmamış anılarıma, öğrenmeye olan aşkıma, dört duvar arasına kapanmış 10'lu yaşlarıma, gençliğime ağlıyorum o kabuslarda.
arayı kapatmak için kalkıp ders çalıştığım, gizli gizli kitap okuduğum uykusuz kaldığım geceleri, üzerine yine her sene birinci olduğum medrese derslerini, sekiz senede öğrenilecek ilmi dört senede hıfzettiğim o günleri hatırlıyorum.
maddi her imkana fazla fazla sahipken bana istemediğim bir yol çizen aileme bakıyorum. sonra kaybettiği zamanı telafi etmeye çalışan kendime. yetişemiyorum.
ezik değil ama eksik hissediyorum, kaybolmuş hissediyorum. geç kalmış hissediyorum. şu an olabileceğim yeri hayal edip olduğum yere bakınca, yapılan haksızlığı hatırlıyorum tekrar tekrar. öfkeleniyorum.
bana sorulmadan tayin edilmiş hayatıma, elimde olmayanlardan dolayı, elimde olanlarla yaptığım seçimlerin beni getirdiği yere bakıyorum...
çevremdeki insanların, sırf o "diploma" denen kağıt parçasına sahip değilim diye kaale almayışlarını, potansiyelimi görmeyi iletimi, cahilliklerini hazmedemiyorum.
başka kadınların ne güzelliğine, ne zenginliğine, okudukları "iyi" okullara bakıp kıskanıyorum, imreniyorum...
her şeyi sineye çekiyorum ama bunu aşamıyorum!...
edit: mesaj kutusundaki sayıya şaşkınlıkla uyandım. sonradan anladım ki dünkü iç döküşüm debe'ye girmiş.
elbette okumayı bırakmadım; liseyi açıktan bitirip, yaşıtlarımla mezun oldum. şu an ise açık öğretimden sosyoloji okuyorum. yine de bu bazı şeylerin yerini doldurmuyor. şu an örgün eğitim almak istesem yine dış engellerle karşılaşacağım. yine de belki ileride olur...
çok söylenmiş; herhangi bir üniversiteyi okumuş olmak için değil, ciddi anlamda kaliteli eğitim veren, bilgi üreten ve ürettiren bir okuldan derece ile mezun olmak isterdim.
ne yazık ki, bu olsa bana açılacak kapıları, okuduğum kitaplar açmıyor.
"maddi durumun yerindeyse önemi yok" diyen de var.
benim için bu -elbette o da önemli ama- meslek sahibi olmaktan ibaret değil...
evet, yine de okumanın yaşı yok ve bırakmış değilim ancak bazı şeyler zamanındaki gibi olmuyor ve yaşadığımız bazı şeyler unutulmuyor.
ben de bunun vermiş olduğu anlık duygu yoğunluğu ile yazmıştım.
son yazdıklarım bölük pörçük oldu biraz ama...
attığınız her mesaj ve iyi dilekleriniz için tek tek teşekkür ediyorum.*
ben ibadetimi yapıyorum sen pavyona gidiyorsun
-
allah bu ulkeyi gençlerinden değil yaşlılarından korusun. amin.
sedat peker'in çomar gerçeği ile yüzleşmesi
-
allah kimseyi kendi inandığı değerlerin temsilcilerinden kendini ve ailesini müdafaa etmek zorunda bırakmasın.
dedik bunu;
bu ateş bir gün sizi de yakar, yapmayın
şimdi mahkeme i kübra diye zırla işte.
direkt ceo olarak başlamak isteyen yeni mezun
-
kıssadan hisselerde başrol oynayan kardeşimizdir.
şöyle;
"yeni mezun genç mühendis insan kaynakları bölümünden yetkili biriyle iş görüşmesi yapmaktadır. adam genç mezuna sorar, “başlangıç için ne kadar ücret düşünüyorsunuz?”
genç adam “yıllık 125 bin dolar” diye yanıt verir.
adam devam eder, “peki yılda 5 hafta tatil, ücretli izinler, tam sağlık hizmeti, her altı ayda %100 zam ve kırmızı bir corvette ile bu düşündüğünüz ücrete ne dersiniz?”
genç adam sevinçle çığlık atar “şaka yapıyor olmalısınız!..”
adam, soğukkanlı bir şekilde cevap verdi “evet… ama önce siz başlattınız!..”