hesabın var mı? giriş yap

  • sene 2032.

    ergenlik hezeyanlariyla surekli dunyaya satasir duruma gelmis oglumla ayni tartismalari yapiyoruz.

    - bana ne yapacagimi soylemezsin sen. babamsin diye her hareketime karisabilecegini mi saniyorsun ?
    - yavrum yapma. senin iyiligini istiyorum ben.
    - benim hicbir seyimi isteyemezsin. hem sen hayatta ne basardinki beni yonlendirmeye calisiyorsun ?
    - ben 10 yil, 5 buyuk turnuva zinedine zidane'i canli izledim. hem de 4 senesi ronaldo luiz nazario de lima ile birlikte.
    - ne diyosun yeaaa.
    - benle ne diyosunlu konusma agzini burnunu kirarim senin it. yumurtadan cikmis kabugunu begenmiyor, pezevenk.

    gibi diyaloglara neden olacak efsanedir. her messi mi ronaldo mu tartismasinin yasandigi gun biyik altindan gulen bir nesil birakmistir arkada.

  • iş gorüşmesi için gazeteden telefonunu aldıgım şirketi arayınca:

    - iyi günler, iş ilanı için arıyorum ben
    - evet, ben yardımcı olayım.
    -.....
    -.....
    (buralar kısa bir öngörüşme ve adres alımıyla geçti)

    - isterseniz şimdi gelebilirsiniz gorüşmeye
    - tamam geliyorum, birşey lazım mı gelirken alayım (evet aynen böyle dedim)

  • gelmek istediğim ancak tırstığım zirve. amk yaka kartı falan dağıtıyorlarmış. bu nickle mi insan içine çıkıcam lan? bu nickle mi?

  • yoğurt demek süt demek. çok uzun olmayan bir zaman diliminde çiğ süt satışı yasaktı türkiye'de ama günümüzde yine satışı var. (denetimli satışı var) aslında yasak olan soğuk zincirsiz yani elde edildikten sonra bir tüpe doldurulan, soğutulmamış ve saatlerde tehlikeli sıcaklık dereceleri arasında bekleyen (5-65 derece) sütler.

    yoğurt dedik biliyorum ama önce süt işini açıklığa kavuşturmamız lazım. margarini görür görmez bağrına basan türk halkı hala pastörize süte tu kaka muamelesi yapıyor. peki açık satın alınan sütler kötü mü? bilmiyoruz. hangi inekten hangi şartlarda elde edildi?, inekse nasıl bir inek? hangi şartlarda size getirildi? aslında soğuk zincire dikkat edildiğinde satın alınabilir ama süt mikroorganizmaları logaritmik büyürler. iki iken dört, dört iken sekiz olurlar. yazın 20 dk dışarıda sizi bekleyen çiğ süt içerisinde yüksek miktarda çok kötü şeyler barındırır. (evet gıda mühendislerinin gönlünü hoş ettik.) biz dışarıdan süt almayalım evet ama endüstriyel yoğurt satan firmalara da güvenmiyoruz. o halde bizde evde yaparız ama cevaplamamız gereken bazı sorular var. işler çok değişti çünkü.

    iyi de neden evde yoğurt yapıyoruz?
    çünkü yoğurdun tadını seviyoruz. birde bize probiyotik lazım.

    probiyotik nedir?
    artık bir çok sağlık sorunun sindirim sisteminden kaynaklandığını biliyoruz. probiyotiklerde bağırsaklarda yer alan, bağırsak sağlığına yararlı olan; aynı zamanda bağışıklık sistemini de güçlendirmeye yarayan iyi ve yararlı bakterilerdir. bunlardan bize bol bol lazım. özellikle de çocuklara.

    probiyotik yoğurdun faydası nedir?
    sindirim sistemin için önemli. hazımsızlık, şişkinlik, gaz, kabızlık ve ishal gibi sağlık sorunları yaşanıyorsa yararlı bakterileri içeren probiyotik yoğurtların düzenli tüketmek gerek. birde bağışıklık işi var.

    marketten aldığım yoğurtta probiyotik yok mu?
    konumuz bu zaten. marketlerde satılan yoğurtların çoğunun içinde üretim teknolojisinin doğal neticesi olarak yeteri kadar probiyotik bakteri bulabilmek mümkün değil.

    demek ki neymiş? her yoğurt aynı miktarda probiyotik bakteri barındırmazmış. taş gibi diye tabir edilen yoğurt en iyi yoğurt değilmiş. önemli olan hem lezzet hem de sağlık ama önce sağlık.

    hadi şimdi yoğurt yapalım.

    evde yoğurt yapmak için en uygun süt kendinizin elde ettiği, kaynattığı taze süttür. elimizde bu yoksa ikinci sırayı pastorize süt alır. marketten üzerinde günlük süt yazan sütler pastörize süttür. uzun ömürlü (uht) sütlerde bizim ihtiyacımız olan probiyotikler olmadığı için biz pastörize süt kullanıyoruz. zaten onlardan istesek de yapamıyoruz.

    maya konusuna gelirsek. burada da eğer elimizde daha önceki yoğurttan kalan aktif bir maya var ise onu, yoksa market raflarında likit ve toz halde satılan ve üzerinde kocaman yoğurt mayası yazan mayalarımızı ve isteğe bağlı olarak bir adet bir adet activia probiyotik shot'ı kullanıyoruz. hazır satılan yoğurtları maya olarak kullanamıyoruz çünkü o yoğurtlar sizin açıp yemeniz için üretiliyor. bu yoğurtlar ile elde ettiğiniz mayada istediğimiz kadar probiyotik yoktur. sağlığımıza fayda sağlaması için gramında en az on yüz bir milyon probiyotik bakteri bulunması lazım.

    sütümüzü tencereye koyduk ve altını kısık ateşte yaktık. burada bakterilerimizin gönlünü hoş edip mayalanması için bir sıcaklık aralığımız var. bu serçe parmak ölçü birimine göre 43-46 derece arası. serçe parmağımızı içerisine daldırıp parmağımızı 10 saniye boyunca yakmaması altın kuralımız. çok igrencsinn diyenler termometre alsınlar. sanki zorla parmak sokturuyoruz.

    **eğer elimizde kuru maya var ise bunu lönnnk diye tencereye döküp karıştırmıyoruz. önce mayayı aktif hale getirmemiz lazım. tencereden aldığımız bir bardak sütü daha önceden ısıtıyoruz ve 15-20 dakika bu bardakta tutuyoruz.

    sütümüze bu esnada mayamızı ilave ediyoruz ve bir güzel karıştırıyoruz. kalabalık bir ailedeyseniz tencerede yapabilirsiniz ama ben yalnız yaşıyorum diyorsanız küçük kavanozlar edinin ve maya ile karıştırdığınız sütleri *önceden ısıttığınız* bu kavanozlara doldurun. üzerine tülbent gibi yada havlu kağıt gibi bir şey kapatın ve lastik ile tutturun. kapak kapatmayın. işte instagrama malzeme çıkaracağınız yer burası.

    40-45 dereceye dereceye ayarladığımız fırının içerisine kavanozlarımızı koyalım ve 2,3 saat kadar orada muhafaza edelim. fırından aldıktan sonra kapaklarını kapatalım ve buzdolabına koyalım. zaman içerisinde bir miktar daha koyulaşacaktır.

    taş gibi yoğurt olayı sütteki kuru madde oranına ve mayalanma durumuna bağlıdır. kuru madde dediğimiz sütü çok kaynattığımızda suyunun uçması ve daha yoğun olmasıdır. bakteriler yoğun süt ile çalışmaya başladıklarında daha koyu bir yoğurt elde edilir. dışarıdan satın alınan yoğurtlar daha koyu olması için çok kaynatılır. manda sütü inek ve keçi sütüne nazaran daha yoğun olduğu için daha koyu yoğurt elde edilir. manda sütünden elde edilen yoğurt ülkemizde güvenilir değildir. "manda sütünden" etiketiyle inek sütü ya çok kaynatılır ya da içerisine nişasta içerikli kimyasallar ilave edilir.

    benim için önemli olan probiyotik miktarı olduğu için pastörize sütte 48 dereceyi geçirmemeye çalışırım. yukarıdaki reçetedeki yoğurt size ortalama üstü koyulukta bir kıvam sunacaktır.

    artık bilinçli yoğurt yapmayı biliyorsunuz.

  • locked-in sendromu(kilitlenme sendromu), bir insanın şuuru yerinde olmasına rağmen; bedenen neredeyse tamamen felç halinde olması ve kendini konuşarak veya hareketlerle ifâde edememesi durumudur.

    kilitlenme sendromunun ilk tanımı, alexandre dumas'ın yazdığı "the count of monte cristo"da bulunabilir. kilitlenme sendromlu bir hastayı tanımlamak için yazar şu kelimeleri kullanır:

    “görme ve işitme geriye kalan tek duyulardı… ancak bu duyulardan biri, hala zihnini işgal eden düşünce ve duyguları ve onun ifadesini verdiği görünümü ortaya çıkarabiliyordu. iç yaşam, bir gezginin gece vakti bir çölde gördüğü ve bir canlının sessizliğin ve belirsizliğin ötesinde yaşadığını bilen uzak bir mum parıltısı gibiydi. kalın siyah kirpiklerle gölgelenmiş gözlerinde, diğerlerinin dışlanmasında kullanılan bir organla, daha önce tüm vücudu üzerinde yayılmış olan tüm aktivite, adres, kuvvet ve zeka ile olduğu gibi konsantre edildi; ve böylece kolun hareketi, sesin sesi ve bedenin çevikliği istemekle birlikte, konuşan göz herkes için yeterliydi'.

    bu hastaların aşırı engelli durumlarına rağmen anlamlı bir yaşam sürmeleri potansiyelini kesin bir şekilde vurguladı.

    işaretler ve belirtiler

    kilitlenme sendromlu bireyler klasik olarak bilinçli veya gönüllü olarak çiğneyemez, yutamaz, nefes alamaz, konuşamazlar. gözleri veya göz kapaklarını ilgilendiren hareketler dışında herhangi bir hareket yapamazlar. etkilenen bazı kişiler gözlerini yukarı ve aşağı hareket ettirebilir, ancak yatay olarak hareket ettiremeyebilir. etkilenen bireyler yatalaktır ve bakıcılara tamamen bağımlıdır. fiziksel felce rağmen, bilişsel işlev etkilenmez.

    kilitlenme sendromlu bireyler tamamen bilinçlidir ve çevrelerinin farkındadır. duyabilir, görebilir ve uyku-uyanma döngülerini koruyabilir. etkilenen kişiler, gözlerinin kasıtlı hareketleri veya göz kırpma veya her ikisiyle iletişim kurabilir. insanların kendileriyle konuştuğunu veya onların okumalarını anlayabilir.

    kilitlenme sendromlu bireyler, yavaş yavaş bilinçlerini kazanmadan önce genellikle başlangıçta komaya girerler, ancak felçli kalırlar ve konuşamazlar.

    klinik formlar

    kilitlenme sendromu, bauer'in geleneksel sınıflandırmasına göre üç farklı klinik formda sınıflandırılabilir. bu sınıflandırma, hastalarda korunan motor çıktısı miktarına dayanmaktadır. hasta göz kırpma ve dikey göz hareketleri dışında tüm vücut hareketlerinin kontrolünü kaybettiğinde saf bir formdan bahseder. bir eksik formu göz hareketleri dışında bazı istemli hareketlerin korunur olmasıdır. toplam formda ise motor fonksiyon tamamen kaybolur. son durum, özellikle çevre ile tamamen etkileşime giremediği ve ihtiyaç ve düşüncelerini ifade edemediği için özellikle dramatiktir.

    yaşam kalitesi

    kilitlenme sendromu, hayal edebileceğiniz en dramatik motor sakatlık biçimi gibi görünse de, bazı bilimsel raporlar hastaların yaşam kalitesinin beklendiği kadar düşük olmadığını göstermektedir. yakın zamanda yapılan bir araştırma, kilitlenme sendromlu kronik hastaların kendilerinin bildirdiği yaşam kalitesini araştırdı ve pek çok hastanın; özellikle uygun sosyal hizmetler ve doğru bir bakımla mutlu ve anlamlı bir yaşam sürdüğü sonucuna vardı.

    araştırılan ek belirtiler

    kilitlenme sendromlu hastalar, beynin pons ventral kısmı dışındaki tüm serebral yapıların görünüşte korunduğu için geleneksel olarak bilişsel olarak sağlam kabul edilir. bununla birlikte, son kanıtlar, hastaların motor görüntü bozuklukları, patolojik kahkaha ve ağlama ve bazı yüz ifadelerinin tanınmasında zorluklar gibi bazı motor olmayan semptomlar geliştirebileceğini göstermektedir. kortiko ponto serebellar yolakların kilitli sendroma neden olan aynı lezyon aracılığıyla kesintiye uğraması, bu klinik belirtilerin ortaya çıkmasından sorumlu olabilir. bununla birlikte, bu semptomlar etkilenen tüm bireylerde tespit edilemeyebilir ve şu anda daha fazla araştırılmaktadır. motor görüntü kusurlarının tanınması özel bir çalışma yapmayı gerektirmektedir.

    nedenler

    kilitlenme sendromu çoğunlukla beyin sapının pons olarak bilinen belirli bir kısmındaki hasardan kaynaklanır. pons; beyin, omurilik ve beyincik arasında önemli nöronal yollar içerir. kilitlenme sendromunda, beyindeki gri maddeden omurilik yoluyla vücudun kaslarına akan tüm motor liflerin kesintiye uğraması ve ayrıca yüz kontrolü ve konuşma için önemli olan beyin sapındaki merkezlerde hasar vardır.

    ponslardaki hasar çoğunlukla kan akışı (enfarktüs) eksikliğinden kaynaklanan doku kaybından kaynaklanır. daha az sıklıkla travmadan kaynaklanabilir. enfarktüs, kan pıhtısı (tromboz) veya felç gibi birkaç farklı durumdan da kaynaklanabilir. kilitlenme sendromuna neden olabilecek ek durumlar arasında beynin belirli bölümlerinde enfeksiyon, tümörler, sinir hücrelerini çevreleyen koruyucu yalıtımın (miyelin) kaybı (miyelinoliz), sinir iltihabı (polimiyozit) ve amiyotrofik gibi bazı bozukluklar bulunur. lateral skleroz (als).

    etkilenen popülasyonlar

    kilitlenme sendromu, erkekleri ve kadınları eşit sayıda etkileyen nadir bir nörolojik bozukluktur. kilitlenme sendromu, çocuklar da dahil olmak üzere her yaştan kişiyi etkileyebilir; ancak çoğu zaman beyin felci ve beyin kanaması riski daha yüksek olan yetişkinlerde görülür. kilitlenme sendromu vakaları her zaman tanınmayabileceğinden veya yanlış teşhis konulabileceğinden, genel popülasyonda bozukluğu olan gerçek kişi sayısını belirlemek zordur.

    ilgili bozukluklar

    aşağıdaki bozuklukların semptomları, kilitlenme sendromunun semptomlarına benzer olabilir. karşılaştırmalar ayırıcı tanı için faydalı olabilir.

    akinetik mutizm, etkilenen bir kişinin uyanık olmasına rağmen hareket etmediği (akinetik) veya konuşmadığı (sessiz) nadir görülen bir nörolojik durumdur. akinetik mutizmi olan bireylerin normal uyku / uyanma döngüleri vardır, ancak (uyandıklarında) hareketsiz ve tepkisiz yatarlar, ne hareket ederler ne de konuşurlar. akinetik mutizm, genellikle orta hat ön gri maddesindeki vasküler veya travmatik hasar nedeniyle minimal bilinçli bir durumdur.

    çeşitli durumlar belirtilere veya kilitlenme sendromuna benzer bir klinik tabloya neden olabilir. bu bozukluklar veya durumlar arasında guillain-barre sendromu, miyastenia gravis, çocuk felci, polinürit veya iki taraflı beyin sapı tümörleri bulunur. kilitlenme sendromu, travmaya veya çeşitli farklı koşullara ikincil olarak ortaya çıkabilecek vejetatif bir durumla karıştırılabilir, özellikle etkilenen bireylerde görme veya işitme kaybı varsa tanıyı zorlaştırır.

    teşhis

    kilitlenme sendromu tanısı genellikle klinik olarak yapılır. diğer koşulları dışlamak için çeşitli testler yapılabilir. bu tür testler, ponslara verilen hasarı gösteren manyetik rezonans görüntüleme (mr) ve beyin sapının arterlerindeki kan pıhtısını gösterebilen manyetik rezonans anjiyografiyi içerir. bu testler ayrıca beynin başka bir yerindeki hasarı da ekarte edebilir.

    beynin elektriksel aktivitesini ölçen bir test olan elektroensefalogram (eeg), kilitlenme sendromu olan bireylerde normal beyin aktivitesini ve uyku-uyanıklık döngülerini ortaya çıkarabilir.

    uyarılmış potansiyeller, uyarıma (ağrı veya işitsel veya görsel) yanıt olarak eeg sinyalini ortalayan testler, beyin sapındaki hasarlı yanıtlara ve beyindeki korunmuş yanıtlara bir bakmaya izin verir.

    elektromiyografi ve sinir iletim çalışması, kaslara ve sinirlere verilen hasarı dışlamak için kullanılabilir.

    tedavi

    tedavi öncelikle bozukluğun altında yatan nedene yönelik olmalıdır. örneğin, intraarteryel trombolitik tedavi ile baziler arter kan pıhtısının (tromboz) tersine çevrilmesi semptomların başlamasından altı saat sonrasına kadar denenebilir. tümörler intravenöz steroidler veya radyasyonla tedavi edilebilir.

    etkilenen bireyler genellikle nefes almak için yapay bir yardıma ihtiyaç duyarlar ve başlangıçta bir trakeotomiye (boğazdaki küçük bir delikten hava yoluna giden bir tüp) sahip olurlar.

    ağız yoluyla beslenme ve içmek mümkün olmayacak (mide yerine akciğerlere kaçarak solunum yolu enfeksiyonuna neden olabilir) ve bu nedenle mideye yerleştirilen küçük bir tüp ile gastrostomi denen emin olunması gerekecektir.

    mümkün olan en kısa sürede göz kodlu bir iletişim kurmak önemlidir. sağlık hizmeti sağlayıcıları, aile ve arkadaşlar, etkilenen kişi için en kolay kodun ne olduğunu bulmaya çalışmalı ve sonuç olarak hepsi aşağı yukarı aynı kodu kullanmalıdır. bu, 'evet' için 'yukarı bakma' ve hayır için 'aşağı bakma' veya özel durum için en kolay hareket neyse olabilir. iletişim daha sonra kapalı evet-hayır sorularıyla sınırlandırılır ve daha sonra, alfabeyi söylemek ve etkilenen bireyin seçmek için aşağı bakması gibi göz kodlu harf yazımcıları ile değiştirilebilir.

    daha sonra, tedavi kalan veya iyileşen küçük gönüllü hareketlerin erken rehabilitasyonuna yönelik olmalıdır (genellikle parmak veya ayak veya yutma ve ses üretimi). rehabilitasyon ve çeşitli destekleyici tedaviler çok faydalıdır ve normale yakın motor kontrolün iyileşmesi, konuşma, yutma ve yürüme (son derece sıra dışı olduğu vurgulanması gerekse bile) mümkün olduğu kadar erken başlatılmalıdır.

    iletişime yardımcı olan cihazların ve diğer yardımcı teknolojilerin yararlı olduğu ve bireylerin toplumun aktif üyeleri olmasına izin verdiği kanıtlanmıştır. kızılötesi göz izleme cihazları artık etkilenen kişilerin yapay sesli bir bilgisayar kullanmasına, ortamlarını kontrol etmesine, internette gezinmesine ve e-posta göndermesine izin veriyor. nadir durumlarda, bazı kişiler sınırlı motor becerilerini geri kazanmıştır, ancak çoğu insanda bu tür bir iyileşme malesef gerçekleşmez. elinde veya kafasında bir miktar motor kontrolü elde edenler (hastaların yarısından fazlası gibi) bunu bir bilgisayarla iletişim kurmak ve bazen tekerlekli sandalyelerini kontrol etmek için kullanabilirler.

    tıbbi literatürdeki son çalışmalar ve makaleler, önemli motor engele rağmen etkilenen bireylerin iyi bir yaşam kalitesini koruyabildiğini belirtmiştir. ek olarak, yaşam kalitesi fiziksel bozukluğun derecesi ile ilgisizdir. bakım ve yardımcı teknolojilerdeki gelişmelerle, kilitlenme sendromlu bireyler toplumun üretken üyeleri haline gelebilir.

    araştırma terapileri

    kök hücre tedavisinin kilitlenme sendromlu bireyler için kanıtlanmış bir yararı yoktur ve zararı da olabilir. katılımcıların tedavi için ödeme yapmadığı araştırma protokolleri haricinde önerilmemelidir.

    kaynaklar: tr.wikipedia, physio-pedia, raredisease, medicinenet websiteleri.

  • ilk uc sayi sayi/ribaund/asist olmak uzere:
    1974. nate thurmond 22/14/13, 12 blok
    1986. alvin robertson 20/11/10, 10 top calma
    1990. hakeem olajuwon 18/16/10, 11 blok
    1994. david robinson 34/10/10, 10 blok

    beni esas dumur eden sey gecen sene bi macta ron artest'in 10+/9/9/8 gibi sayilarla maci bitirmis olmasidir (neyin ne oldugundan ya da tam dogruluklarindan emin degilim).. sonucta bi quadruple double degil, hatta double double bile degil ama yakin zamanlarda (3-5 yil, belki de amiralden bu yana) gordugum bu olaya en yakin sayilar..