ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
volkswagen golf
-
kapısı tok, kendisi aç bir araba.
imla kurallarına takıntılı olanların cahil oluşu
-
bu tarz başlıkları görünce içim ürperiyor.
yazım kuralları önemlidir. bu tartışmaya açık bir konu değil.
yazım kuralları neden önemlidir?
kardeşimiz bu soruyu kendisine sormuş ve cevabı bulmuş.
"eğer yazdıklarım anlaşılıyorsa yazım kurallarının önemi yoktur." demiş.
ama sorun şu ki yazdıklarının anlaşılır olup olmadığına yine kendisi karar veriyor.
yani ne yazarsa yazsın anlaşılır buluyor.
kendinizi bu kadar merkeze koyup nasıl yaşayabiliyorsunuz anlamakta güçlük çekiyorum.
bildiğiniz üzere ekşisözlük yazılı iletişim üzerine kurulu bir platform. dolayısıyla (ne yazdığından bağımsız olarak) yazmayı bilmeyen bir insanın burada yeri yoktur diye düşünüyorum.
dünya güneş'e 1 mm daha yakın olsaydı yanardık
-
ben denedim. çömelince buz tutuyor, zıplayınca yanıyorsunuz.
öldürülen köpek için hüngür hüngür ağlayan adam
-
ah be dayım umarım o köpeği öldüren şerefsizin ömrü sana ilave olur dedirten insanoğluinsandır.
yazarların linç edilme korkusuyla söyleyemedikleri
-
(bkz: gerçek ekşi itiraf)
lobotomi
-
bir psiko-cerrahi türü. geliştiren, insanlar üzerinde ilk uygulayan ve hatta bu çalışmaları için 1949 nobel ödülü kazanan antonio egas moniz'dir. beyindeki bir takım bağların kesilmesi işleminin köpek ve maymunlar üzerinde uygulandığını duyan moniz, portekiz'de çalıştığı akıl hastanesinde bu işe girişmeye karar vermiştir. ilk hastası 63 yaşında, yoğun depresyon ve anksiyete yaşayan bir bayandır. ameliyatın hastanın şikayetlerinde kesinlikle iyileşme sağladığını kaydetmiş, ne ki hastayı takip etmek ya aklına ya da işine gelmemiştir. moniz'e yöneltilen eleştirilerden biri de, kayıt kuyut tutmaması dolasıyla da lobotominin uzun vadeli etkilerinin en çok uygulandığı yıllarda karanlıkta kalmasıdır.
günümüzde ancak diğer tüm tedavi yollarından bir sonuç alınamazsa uygulanmaktadır.
daha ayrıntılı bilgi için okuyunuz: opening skinner's box
arka sokaklar klişeleri
-
bir doktor var adını bilmiyorum,şevket çoruh'un oğlunun kanser tedavisini de o yaptı.kurşun yiyen onda,boğaz ağrısı olan onda,çükü ağrıyan onda.
kadınları çekici yapan detaylar
-
düzgün el yazısı...
iç içe geçmemiş inci gibi harfler, ilk izlenimde saygı uyandırabilir.
saygı, en sağlam başlangıç noktasıdır...
ak parti'nin erken seçime gidip %65 oy alması
-
imkansızdır.
edit: ahahah bunu bile zamanın ötesine göndermiş adamlar. alır alır bekleyin alır.
(bkz: babayı alır)
arabayla okul bahçesine girip takla atan öğretmen
-
kadın olduğunu belirtmeye gerek yok sanırım.
türkan şoray'ın aslında güzel olmaması
-
katıldığım önermedir. herkes her insanı aynı ölçüde güzel bulmak zorunda mıdır? toplumda ne bu mecburiyet anlamadım gitti doğrusu. ayrıca bana çok da soğuk gelen kadındır.
''aaa öyle deme?'' , ''ama sultan o'' neye göre sultan? o zamanki toplumda verilmiş bir unvan işte. bana sorsalar ben sultan unvanını (bkz: gülşen bubikoğlu) 'ndan yana kullanırdım.