hesabın var mı? giriş yap

  • alt tarafı belediye dediğin şey istanbul büyükşehir belediyesi. hani parsel parsel sattığınız şehir. hani tüm akplilerin yediği bitirdiği şehir. artık bedavaya ekmek yok onu kutluyoruz ciğerim

  • yönetmenlik koltuğunda gia coppola'nın oturduğu, başrollerinde andrew garfield ve maya hawke'ın yer aldığı 2020 yapımı film.

    film dünya prömiyerini 77. venedik film festivali'nde yapacak.

    film, hızla ilerleyen internet çağında geçen eksantrik bir aşk üçgenini konu alıyor. bu aşk hikâyesindeki kişiler kimliklerini korumak için mücadele ediyor. ayrıca film, kendini sevmeyen birine aşık olmanın, günümüz dünyasının yeni ortaya çıkan kültüründe nasıl konumlandığını da mercek altına alıyor.

  • vay be dağcıları kültürlü, eğitimli insanlar bilirdik meğer refüjde mangal yapan atletli dayılardan farkları yokmuş.

  • 15 gün oldu cenazesine bile razıyız allah rızası için #ayşegülkarlınerede 21şubat salı 16:10 itibariyle halen bi haber alınamadı..
    vakti olmayanlar için özeti: görsel
    instagram'da olayın özeti: instagram özet

    twitter'da #ayşegülkarlınerede etiketine destek verir misiniz allah rızası için,lütfen gündemde tutun içişleri bakanlığına ulaşmak istiyoruz açıklama istiyoruz

    merhaba abilerim,ablalarım,kardeşimlerim bu uzun entry'i lütfen okuyun kimsem kalmadı..
    ben ali karlı,22 yaşında hatay mustafa kemal üniversitesinde radyo televizyon sinema 2. sınıf öğrencisi bir genç..

    ablam aysegül karlı 6 şubat günü sabah saat 9-11 civarı adıyaman merkez eskisaray mahallesi 1 nolu sağlık ocağı caddesi maşallah apartmanında yaralı olarak enkazdan çıkarılıyor.

    bir ambulansa teslim ediliyor,o saatten sonra kendisinden hiç haber alamıyoruz,öldü mü kaldı mı nerde gömüldü mü hiçbir bilgimiz yok..isimsiz olarak kimliği berlienemeyen bir şekilde yatıyor olabilir ablamın bilinci yerinde değilmiş,birazda panik atakdı kendisi sürekli bayılmıştır..o yüzden ismini söylememiş olabilir yoğum bakımda olabilir..

    aynı enkazda babamı,amcamı,yengelerimi,kuzenlerimi teker teker ellerimizle tek başımıza çıkartıp hiçbir teker teker gömdük..

    annem yaralı bir şekilde çıkartıldı şuan durumu iyi ama dişleri paramparça halde kırılmış hep, abim 2 ayağı kırık ve kaburgaları hasarlı şekilde çıkarıldı, ama ablam ayşegül karlı'dan halen haber alamıyoruz.

    6 gündür ne yemek yedim ne uyuyabildim,annem çok kötü durumda ablamdan dolayı

    6 gündür elimden gelen herşeyi yapmaya çalışıyorum,ama tek bir gelişme yok..
    hiçbir yetkili ulaşmıyor. ablam kayıp cenazesine bile razıyım artık.. fail meçhul olmasın lütfenn bari mezarında gidip ağlıyayım acımı çekeyim..

    sizden başka kimsem kalmadı,sizin gücünüze ihtiyacım var lütfenn ama lütfen , artık mental sağlığı geçtim fiziksel sağlıgım bile çok kötü halde iğnelerle ayakta durup bunu yazıyorum..

    olayın detaylı twiti: olay özet

    olayla ilgili abimin twitter hesabı : abim twitter

    benim twitter hesabım: benim twitter

    ablamın eşgali: 158 boyunda ortalama 60 kg, siyah uzun saçları var,sağ omuzda büyük bir gül dövmesi mevcut.

    görsel 1: fotosu 1

    adıyaman 112'yi aradığımızda ilk günün kayıtların tutulmadıgını söyleniyor bu nasıl sorumsuzluk..

    edit1: halen bir gelişme yok annem yemek yemiyor 5 gündür ağlıyor sadece kızımı bul diyor abilerim ablalarım allah rızası için gündeme sokalım,ölüsüne bile razıyız artık lütfenn

    edit2: olayla ilgili gazete duvarın haberi gazeteduvar

    edit3: üst edit1: adıyaman,antep,urfa,diyarbakır,ankara,adana bütün hastaneleri gezdim baktım morglarına baktım 4 gündür bulamadım yok malesef..bütün şehirlerin hastane kayıtları , 184, e nabız hiçbiryerde yok malesef hepsini 5-6 gündür bakıyoruz yok yok yok..hiçbir sistemde yok

  • yo yo gol atan futbolcu gibi değildir bu adamın hissettikleri, yaşadıkları. 25 metreden sert ve falsolu vurduğu şut direkte patlamış, seyirciyi gaza getirmiş, rakip defansı korkutmuştur artık bu oyuncu. vuruştan sonra şannsızlara, ezilmişlere sıcak bakan bütün insanlar bu topçuyu destekler. izleyen herkes "ah koçum bi dahaki sefere, zaten bu da harikaydı, arkandayız, seninleyiz" mesajını verirken, top direkten döndükten sonra bir saç düzeltme, bir dudak bükme, kafayı hafif yana çevirme, talihe küsme hareketleri görülür ki bu oyuncuyu daha da yüceltir.

    o şuttan sonra kafasını yavaşça öne eğip defansa doğru yavaşça hareketlenirken herkese yeni ümitler doğurur, koşmaya başladıkça siyah beyazlaşan ekranda kalan tek renk o futbolcudur. sımış olduğu yumrukları, geniş omuzları ve kendinden emin koşuşuyla görev yerine dönerken kendisine çarpan omuzları hissetmez.. kader ona vurmuştur ama yıkamamıştır... artık daha kararlı daha isteklidir. parmak uçlarında koşacak bir aslandır adeta.. o emindir herkesin kendisine baktığından ve inandığından... o sırada kendisine seslenen takım arkadaşına kulak verir:

    -pas versene ororspuuuuu çocuğuuuuuuuuuuuu

  • her yaptığımızın islamda yerinin olması şart değil ki.
    örneğin islamda namaz kıldırma ve cenaze yıkama gibi dini bir takım ritüellerin yerine getirilmesi için kamudan toplanan vergilerden temin edilmek üzere, maaş alınmasının da yeri yok. biz buna bir şey diyor muyuz?

  • bazı kitaplardan ve filmlerden sonra hissettiğim duygu değişmeden öylece, olabildiğince ilk haliyle kalabilsin diye ikinci kez okumuyor veya izlemiyorum. living'i de bu kategoriye ekledim. kurosawa'nın 1952'deki ikiru'sundan kazuo ishiguro tarafından tekrar uyarlanmış 2022 yapımı bir oliver hermanus filmi living. kurosawa'yı pek severim, ikiru'yu da izledim ve sevdim; ama müzikleri ve bill nighy'nin hayranlık uyandıran oyunculuğu sebebiyle başıma bir şey gelmeyecekse living'i daha çok beğendim.

    film, antonin dvorak'ın tempo di valse' i ile başlıyor ve sonrasında akıp gidiyor. the fall filminde beethoven'ın 7. senfonisinin eşlik ettiği sahne en sevdiğim açılışlardan biriydi, şimdi buna living de eklendi.

    living; 70'li yaşlarında olan, yaşamayı uzun yıllar önce bırakan bir belediye çalışanının altı, bilemedin dokuz ayının kaldığını öğrendikten sonra hayatla, duygularıyla, korkularıyla tekrar temas etmesini anlatıyor. bir insanın en mutlu olduğu an, onu yaşamaya dair harekete geçiren an öleceğini öğrendikten sonraki bir an nasıl olur? oluyor işte. ölüm böyle bir şey.

    --- spoiler ---

    öleceğini söylediği ilk kişiye şöyle diyor mr.williams:

    “biraz nakit çektim. neredeyse tüm biriktirdiklerimin yarısı. sorunum şu ki, bu parayı çektim ve buraya geldim. hayatın tadını çıkarmak ya da biraz yaşamak için. ama anladım ki nasıl yapılacağını bilmiyorum.”
    --- spoiler ---

    yalom, varoluşçu psikoterapi kitabında şöyle diyor; kendimizi çok yoğun ya da çok hızlı bir şekilde yaşayıp hayatı tüketmekten koruduğumuzda kullanılmamış hayat, içimizdeki yaşanmamış hayat adına kendimizi suçlu hissederiz. ölüm düşüncesinin olmadığı hayatı bir hayal edin. hayat yoğunluğundan bir şeyler kaybeder. ölüm inkar edildiğinde hayat küçülür.
    aslında yalom, kendi deyimiyle hastalıklı bir ölüm meşguliyeti içinde olun demiyor. güneşe bakmak ölümle yüzleşmek kitabında kundera'nın şu sözlerine değiniyor: “ölümün farkına varmak, bir uyanış deneyimi, büyük hayat değişiklikleri için güçlü bir katalizör olabilir.”