hesabın var mı? giriş yap

  • csi tarzı filmlerin vazgeçilmezlerinden biri de görevli polis memuru veya dedektifin bizim hayatımızda duymadığımız en zırt kimya formülleri hakkındaki bilgi birikimini durduk yere ortaya dökmesidir.

    - dedektif, olay yerinde bu tişörtü buldum..
    - şunu görüyor musun.. potasyum permanganat.. dostum bu şey koca bir boğayı beş saniye içinde öldürmeye yeter.. hmm.. peki neden gömleğine bulaşmış olsun ki ?

    - dedektif şuna bir bakmanız lazım..
    - boya kazıdıkça çıkıyor. magnezyum stearat.. suyla birleşimi patlayıcı etki yapar.. peki neden boyada stereat kullanmış olabilirler ki ?

    - dedektif buna göz atmak isteyeceksiniz..
    - şunu gördün mü.. sodyum hipoklorit... bildiğin çamaşır suyu. peki renklilerde neden çamaşır suyu kullanmış olabilirler ki ?

  • milliyet com tr isimli sitede yayınlanmış olsa foto galeriye koyar 100 fotoğraf gezdirirdi. ancak bbc o kadar zeki değil malesef tek sayfada 100 filmi yazmış. miliyetten biraz ticari zeka alması gerek ama milliyetin de bbc'den öğrenecek çok şeyi vardır. mesela azcık edep ve azıcık okuyucuya saygıyı öğrenebilir.

  • aslinda avukat muvekkil diyaloglari na girmistim bu entryyi, istek uzerine buraya da giriyorum.

    (daha muvekkil olmamis bir musteriyle gecen bir diyalogdur aslinda, aradim mamafih daha uygun bir baslik bulamadim.)
    avukat kardesimin basindan geciyor, gecen sene
    yer: rize
    mekan: kardesin ofisi

    m: avukat hanim, ben aileme dava acmak istiyorum
    k: konu nedir?
    m: evlatlik oldugumu ve bunu benden gizlediklerini dusunuyorum.
    k: bunu ailenizle paylastiniz mi?
    m: evet soyledim
    k: ne dediler?
    m: oglum gerizekali misin? 5 cocuktan sonra neden seni evlatlik alalim?

  • çanakkale savaşı'nda atatürk'ü tanıtan kimse olmadı. atatürk, bölgede liman von sanders başta olmak üzere bütün önde gelen alman subay kadrosu ile restleşmeye girmişti, çünkü almanlar coğrafyayı tanımıyordu ve çıkarma noktalarını çok yanlış tespit edip, yanlış bir savunma düzeni kurmuşlardı. atatürk bu durumu fark etti, hatta istanbul'a, enver paşa'ya haberler göndererek ''burada vaziyet çok karışık, ivedi bir şekilde çanakkale'ye gel ve yerinde önlem al'' demişti çünkü liman paşa kendisini dinlemiyordu, kendisinden üst rütbeli olduğu için. dinlemeyen bir isim de enver oldu. atatürk bu durumu anılarında kaydederken şunları söylemiştir: ''ben ordunun, kayıtsız şartsız, bütün sırlarıyla, alman askeri heyetine verilmesine, teslim edilmesine çok müteessirdim. daha karar verilmeden önce, bir tesadüfle bu olayı öğrendiğim vakit, sesimin erişebildiği makamlara kadar itirazlarda bulunmayı vazife saydım. itirazlarıma hiç kimse cevap vermedi... cevap vermeye lüzum görmedi.''

    atatürk, çanakkale savaşı'nın en kritik anında, rütbesi yetmediği halde bütün ordu kuvvetlerini kendi kumandası altına almak istediği zaman, ordu komutanıyla arasında o meşhur diyalog geçmişti:

    -hiç çare kalmadı mı?
    +bütün mevcut kuvvetlerin benim kumandama verilmesinden başka çare yok!
    -çok gelmez mi?
    +az gelir!

    atatürk, büyük bir özveri göstermişti ve bunu yaparken, bu ağır sorumluluğun farkında olup ''sorumluluk, ölümden ağırdır'' demişti.

    liman von sanders, ''türkiye'de 5 yıl'' isimli anı kitabını yazdığında, atatürk'e de yer ayırmış ve ilk başta çanakkale'de anlaşamadıklarından dert yansa da, atatürk'ün hakkını teslim etmekten geri kalmamış ve ''sorumluluk almaktan büyük zevk duyan, önemli bir asker'' yorumunu yapmıştır.

    çanakkale savaşı, anafartalar kahramanı önderliğinde kazanıldıktan sonra, bu kahramanın adı maalesef yine enver paşa tarafından sansüre uğramıştır... dönemin gazete ve dergilerinden mustafa kemal beğ'in önce fotoğrafı kaldırılmış, ardından da adı komple silinmiş ve enver paşa'ya bunun nedeni sorulduğunda, enver küstahça ''muvaffakiyet askerindir. şahsı sivriltmeye lüzum yok!'' demiştir.

    oysa birkaç yıl önce aynı enver bomboş edirne'ye girdiğinde kendi adının gazetelerde ''edirne fatihi enver'' olarak yazılmasını istemişti. fakat çanakkale'de dönemin en görkemli imparatorluğu olan ingiltere'yi durduran muzaffer kumandanı sivriltmeye gerek yoktu!

    mustafa kemal beğ, bu duruma oldukça içerlenir. çanakkale savaşı bittikten sonra istanbul'a istifa dilekçesini yazıp gönderir ve tüm yetkilerinden vazgeçtiğini belirtir. çünkü savaş sonu enver çanakkale'ye geldiğinde, yerli-yabancı tüm subayları karargahında ziyaret etmiş, uğramadığı ve görüşmediği tek isim mustafa kemal beğ olmuştu.

    videodaki zavallı arkadaş eğer biraz tarih okusaydı, atatürk'ü neden tanıttınız? diye değil, atatürk'ü neden tanıtmadınız? diye soru sorardı. gerçekten de atatürk, bunca sansür ve baskıya rağmen 1915'ten sonra yurdunda güneş gibi parlayacak ve onu tanımayan kalmayacaktı.

    işte büyük adam, böyle büyük adam olmuştu.

  • oğul- baba bak şimdi ben senin omzuna vurucam ve hey dostum derdin ne senin diycem.
    baba- tamam ben ne diycem
    oğul- sen de "benim sorunum mu dostum benim tek sorunum senin o pis zenci kıçından büyük olan koca kafan" diyceksin
    baba- tamam

    oğul- hey dostum derdin ne senin ha
    baba- ........(bilimum düşünme süresi)...... kıçın.

  • 1 ve 4'üncü maddeleri değil, üzerinde görüşmeler tamamlanan ilk 4 maddesinin kabul edilmesidir.

    07:30 editi: teklifin tamamı kabul edildi ve yasalaştı.

    peki şimdi ne olacak? önce bi kanun teklifi özetle neyi getiriyor madde madde yazalım:

    madde-1: sosyal ağ sağlayıcı nedir/ne demektir tarif ediliyor.
    madde-2: yer sağlayıcılarına tebligatların ne şekilde yapılacağını tarif ediyor.
    madde-3: yer sağlayıcıları 5651 sayılı kanun'un 5. maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmezse 100bin lira ile 1 milyon lira arası para cezasına çarptırılıcak(teklif metninde "10bin lira" olan ifade önerge ile 100bin lira olarak düzeltilip kabul edildi)
    madde-4: kanunun 8. maddesinde (5651) geçen "erişimin engellenmesi" sözü erişimin engellenmesi ve/veya içeriğin çıkartılması cümlesiyle değiştirildiğini söylüyor.
    madde-5: kanunun 9. maddesinde (5651) geçen "erişimin engellenmesi" sözü erişimin engellenmesi ve/veya içeriğin çıkartılması cümlesiyle değiştirildiğini, içerik çıkartma kararları yer sağlayıcı tarafından 4 saat içinde yerine getirilir, "unutulma hakkı" ile ilgili detayları içeriyor.
    madde-6: sosyal ağ sitelerinin,
    türkiye'de temsilci bulundurması gerektiğini, bulundurmazlarsa tebliğden itibaren önce;
    a- 15 gün sonunda 10 milyon lira,
    b- 30 gün sonunda 30 milyon lira,
    c- 30 günün sonunda reklam yasağı,
    d- 3 ay sonunda %50 trafik daraltma,
    e- 30 gün sonunda %95'e kadar trafik daraltma uygulanır
    sosyal ağ siteleri 5651 sk'nun 9-9a maddeleri uyarınca yapılan başvurularla ilgili 48 saat içince cevap vermek zorunda
    sosyal ağ siteleri 6 ayda bir türkçe olarak rapor vermek zorunda
    sosyal ağ siteleri türkiye'deki kullanıcı verilerini türkiye'de tutmak zorunda
    madde-7: hangi maddenin hangi tarihte yürürlüğe gireceğini söylemekte.
    madde-8: kanunun ne zaman yürürlüğe gireceğini belirten yürütme maddesi
    madde-9: yürütme maddesi

    *** *** ***

    teklif, yasalaşırken bazı maddelerinde; özellikle yürütme maddesinde değişikliğe gidildi ve 1 ekim 2020 itibariyle yürürlüğe girecek şekilde düzenlenerek kabul edildi.
    kaynak: görsel

    yani kanun 1 ekim itibariyle yürürlüğe girecek. sosyal medya platformlarının türkiye ile şu an olan ilişkilerine bir bakalım.
    facebook: türkiye ofisi yok, türkiye temsilcisi var. türkiye'de data merkezi yok. veri paylaşımı yok.
    youtube: türkiye ofisi var, türkiye temsilcisi var. türkiye'de data merkezi yok. veri paylaşımı yok.
    instagram: facebook ortak şirket olduğundan facebook temsilcisi de olduğundan var denebilir. türkiye'de data merkezi yok. veri paylaşımı yok.
    twitter: türkiye ofisi yok, türkiye temsilcisi yok. türkiye'de data merkezi yok. veri paylaşımı yok.

    peki 1 ekimden sonra ne olacak?

    burada türkiye ile hiçbir şekilde ilişki kurmayan twitter üzerinden örnekleyerek gidelim.
    1- kanun 1 ekim 2020'de yürürlüğe girdikten sonra btk başkanınca twitter'a 15 gün içinde temsilci ataması yönünde yazı gönderilecek.
    2- twitter 15 gün içinde temsilci atamazsa sürenin sonunda 10 milyon lira ceza kesilecek.
    3- bu cezayı takiben 30 günün sonunda yine atamazsa 30 milyon lira daha ceza kesilecek.
    4- bu cezayı takiben 30 günün sonunda yine atamazsa türkiye'den hiçbir firmadan reklam alamayacak.
    5- bu cezayı takiben 3 ay sonunda yine atamazsa trafiğinin %50'si yavaşlatılacak.
    6- bu cezayı takiben 30 günün sonunda yine atamazsa trafiği %95'e kadar yavaşlatılacak.

    yani, türkiye'de temsilci bulundurmayan, türkiye'den gelen taleplere cevap vermeyen, türkiye'den bu sitelere giren kişilerin datalarını türkiye'de tutmayan, 6 ayda bir türkiye'ye rapor sunmayan sosyal medya platformlarının trafikleri 6 ay 15 günün sonunda %95'e kadar yavaşlatılarak girilemez hale getirilecek.

    yani, 15 nisan 2021 itibariyle türkiye'de çoğu siteye ulaşamayabiliriz. vpn'li günlere geri dönüyoruz.

    bu yasa ekşi sözlük için ise bir sorun teşkil etmiyor. çünkü zaten ekşi sözlük'ün merkezi türkiye ve haliyle temsilcisi var. yasa kararlarını uyguluyor, kullanıcı bilgilerini paylaşıyor, dataları türkiye'de tutuyor.

    ben olacak olanı size söyleyeyim. türkiye’de temsilcisi olmayan hiçbir sosyal medya platformu temsilci falan atamayacak. olanlardan data ve ip vb talep edilenler de ofislerini kapatacak. bu yasanın bir benzeri fransa’da özgürlüklere aykırı d denerek iptal edildi. bir benzeri rusya’da çıktı ve hiçbir şirket data merkezi vs kurmadı, rusya geri adım attı. almanya yasayı yaptı ama uygulayamıyor; facebook ile davalıklar. bu ülkelerle uzlaşmayan şirketler türkiye ile hiç uzlaşmaz, 9 ay sonra da trafikleri resmen felç edileceği için ne facebook’a ne twitter’a ne de youtube’a vpn olmadan giremeyiz.

    ülkenin gençlerinin işi yok.
    oyun oynamak istese bilgisayar veya konsol alabilecek parası yok.
    makyaj yapmak istese kaliteli malzeme alacak parası yok.
    gezmek istese alıp başını giden döviz kurları yüzünden gezecek, pasaport bile alacak parası yok.

    bu çocukların umudu yok. umutsuz bu çocukların elinde kalan tek eğlence de twitter’da kafa dağıtmak, youtube’da parasızlık sebebiyle yapamadıklarını izlemek. ve siz şimdi bunu da onların elinden alacak bu yasayı meclisten geçirdiniz.

    çok iyi yoldasınız. aynen böyle devam edin. bu gençler bunu unutmayacak, 2023’te bedelini sandıkta size ödetecek. bunu da bilin.

    olan bize olacak özetle.

  • durup dururken aklıma gelen durum.
    kesinlikle kafası dumanlı bir karakterdir.
    dikkat ederseniz ağzından küçük bir ot parçasını hiç eksik etmezdi.

    - köpekle(rin tin tin) hayali konuşmalar.
    - atla(düldül) hayali konuşmalar.
    - gözler devamlı yumuk yumuk.
    - kendi gölgesini vurmaya çalışmak.
    - kızılderililerle içli dışlı bir yaşam. sanırım ot tedarik etmek için.
    - bir kişiyi birden fazla görüyor. hem de boy boy. tam 4 tane.

    bence bunlar yeter

  • sadece bu sezon tff başkanı ve mhk başkanı istifa etti, kamoyuna somut bir açıklama yapılmadan birçok aktif hakem görevinden alındı ama bunların hiçbirisi olmamış gibi lig oynanmaya devam ediyor.

    tam olarak akp türkiyesine yakışır bir süreç.

  • yer trabzon, şehir merkezinde bir lokanta...

    müşteri- bu laz böreği neden yapılıyor?

    garson- neden yapmayalım?

    müşteri- ???!!!