hesabın var mı? giriş yap

  • ubisoft'u ubisoft yapan oyunlardan biri olan rayman'in, 2011 kasım çıkışlı devam oyunu. oyunu yeni bitirdim. fazla konusuna değinmeden görüşlerimi bildirmek istiyorum: harika! mükemmel tasarlanmış dünyası ve o dünyayı keşfederken size eşlik eden müzikleri ile kolayca içine çekebilen bir oyun olmuş. bir rayman oyunundan beklenildiği üzere zor ama inanılmaz eğlenceli. bir platform oyuncusuysanız, denemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. rayman'in 3d felaketlerinden sonra bu oyun rayman severlere ilaç gibi geldi diye düşünüyorum.
    oyunun eksik bir tarafı varsa, o da hikayenin oldukça zayıf olması. oyundan mümkün olduğu kadar zevk almamızı hedefleyen firma sanırım hikayeye takılmadan, arkadaşlarımızla eğlenerek vakit geçirmemizi istemiş. evet, oyunun local co-op modu gerçekten çok eğlenceli çünkü oyun, bizlere birbirimizi pataklama imkanı veriyor ve bu da ortaya oldukça komik bir resim çıkartıyor. ve elbette oyunu co-op modunda oynamak, oyun süresini ciddi ölçüde kısaltıyor, ayrıca daha yüksek puanlar almanıza imkan tanıyor. 4 kişiye kadar çıkan co-op modunu denemenizi yine mutlaka tavsiye ediyorum. evet, 9 ve üzeri puanları bileğinin hakkıyla alan bu macera oyununu sadece konsoldan değil pc üzerinden de oynayabilirsiniz.
    iyi eğlenceler diliyorum. perilere benden selam söyleyin!

  • link
    eşi derken bahsedilen bu kişi bir bilim insandır ve adı da özlem türeci'dir. yani tek vasfı uğur sahin'in eşi olmak değildir. ne kadar da kendini bilmez bir üslup

    edit : bunun için gereksiz duyar diyenler olmuş, en basitinden empati kurmanızı öneririm. öyle olunca özlem türeci'nin kariyerine, yaptigi işlere ve şahsına saygısızlık yapıldığının farkına varırsınız belki de

  • adam demiş ki konuşulması gerekenler varken konuşulmaması gerekenler konuşuluyor. ekonomi demiş, destek demiş aşı demiş maç neden var dememiş bunlar varken o anlamsız demiş. adam demiş. adam gibi adam demiş. bunlar her konu değil. hepimizi ilgilendiren konular. marketten çıkınca ulan ne aldık da bu kadar tuttu demiyor muyuz? aşı var mı aşı oşdun mu? iptal edilen kararın iptali çıktı çok iyi yürütülen süreçte. kapanın deyince oluyor mu? bunlar uzmanlık gerektiren konular mı? gökhan yapma böyle imamoğlu mu yavaş mı diye düşünürken bir de özoğuz mu diye düşüneceğiz. bir de şu meşhur z kuşağı hikayesi var. anne babasını mı dinler athena gökhan'ı mı? vur be. sen vur.

  • messi'yi gören nesil, deniz baykal'ın istifasını da görmüştür. resmen gıpta ile bakılacak bir nesiliz.

  • “zaman çarkı döner ve çağlar gelip geçer; ardında efsaneye dönüşen anılar bırakır. efsaneler solup söylenceye döner; söylencelerse, ortaya çıkmalarını sağlayan çağ geri geldiğinde çoktan unutulmuş olurlar. üçüncü çağ’da, kehanetler çağında, dünya ve zaman dengede durduğunda, puslu dağlarda bir rüzgar eser…
    kehanetlerin gerçekleşeceği zamandır bu. zaman çarkı, çağların deseni’nde bir ağ örmektedir; dünya’da dolanan bir ağ. dünyanın gözü kör edildiğinde, zamanın kendisinin bile ölebileceği bir zaman…”

    1948 – 2007 yılları arasında yaşamış fantastik edebiyat türünün en saygın yazarlarından robert jordan’ın her biri en az 700 –bir kısmı 1000’in üzerinde - sayfadan oluşan 14 ciltlik külliyatının adıdır zaman çarkı.
    muhteşem bir seri.

    robert jordan serinin 12 kitaptan oluşacağını ve 12. kitapta hikayenin sonlanacağını okurlarına iletmişti. fakat ömrü vefa etmedi ve 11. cilt yayınlandıktan sonra öldü. hastaligi sirasinda başıma bir şey gelirse diye bir kısmını yazmış olduğu onikinci ve son cillte neler olacagini brandon sanderson’a anlatmış, kendisiyle eskizlerini paylaşmıştı. bu sayede okuyucu hikayenin sonunu brandon sanderson’ın kaleminden öğrenebildi.
    ancak, sanderson okuyucuya bir sürpriz yaptı ve robert jordan’ın serinin en kalın kitabı olacağını açıkladığı 12. cildi 3 parçaya böldü. böylece seri toplamda 14 cilde ulaşmış oldu.
    serideki kitapların isimleri sırasıyla:
    1. dünyanın gözü
    2. büyük av
    3. yenidendoğan ejder
    4. gölge yükseliyor
    5. göğün ateşleri
    6. kaos lordu
    7. kılıçtan taç
    8. hançer yolu
    9. kışın yüreği
    10. alacakaranlık kavşağı
    11. düş hançeri
    12. fırtına toplanıyor
    13. geceyarısı kuleleri
    14. ışığın anısı

    robet jordan yüzlerce, binlerce karakter yaratmış. sadece karakter değil, pek çok ırk ve tür de yaratmış. aes sedailer, aşıklar, kahinler, kurtlar, tenekeciler*, asha’manlar, karanlık dostları, terkedilmişler, ogier’ler, trolloc’lar, myrddraal’ler, seanchan’lar, aieller, shaido’lar, beyaz pelerinliler, atha'an miere, muhafızlar…
    anlatmakla bitmez jordan’ın dünyası, son derece detaycı bir anlatıma sahiptir. tasvirlere boğulursunuz okurken, sayfalarca ve sayfalarca tasvir eder. her yeni karakteri, her yeni mekanı en ince ayrıntısına kadar öğrenirsiniz. hayal gücünüzü kullanmanıza pek gerek kalmaz bu ince tasvirler sayesinde. karakterlerin her birini de en ince ayrıntısına kadar gözünüzde canlandırabilirsiniz; yüzü yuvarlak mı, saçları kıvırcık mı, elleri ince mi.. aklınıza ne gelirse.. resme yeteneğiniz varsa karakterin robot resmini oracıkta çizersiniz hiç zorlanmadan.
    açıkçası beni bazen yoruyor bu uzuuuun uzun tasvirler. pek çok wot fanı da özellikle 5. ciltten sonra hikayenin yavaşladığından, olayların çok ağır ilerlediğinden şikayet etmiştir. ben olayların yavaş ilerlemesinden değil de çok fazla ayrıntıda boğulmaktan yorulmuştum. olaylar örgüsü çok fazla dallanıp budaklanıyor, her bir ciltte yüzlerce yeni karakter ortaya çıkıyor. takip etmekte zorlanıyorsunuz. bu nedenle seriyi okumaya başladığınızda kafanız dingin olmalı, kendinizi kitaba vermeniz lazım. ve ciltler arasında çok fazla uzun aralar vermeyin, benim gibi balık hafızalıysanız karakterlerin isimlerini unutmanız işten bile değil.

    düzeltme: @imam i muazzam'ın uyarısıyla 3. kitap adı. yenidoğan ejder de neymiş yea..